..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
En bilge insanlar bile arasıra bir iki zırvadan hoşlanırlar. -Roald Dahl
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > İ. Ekrem Keleşoğlu




7 Ekim 2003
Sahte Cennetlerin Yaşandığı Gece  
İ. Ekrem Keleşoğlu
Gömleği, kiraz lekeli çocuk; Dere kenarındaki yabanıl otlardan, çicek demetleri getirdi... Sevdi Papatyalardan yapılmış bir tacı, başına taktı.... Sevdi.


:BAGE:
Kadın;  Bir yitik menekşeyi, kuru ve yabanıl bozkırda, sahte cennetlerin yaşandığı gecede gördü. Herkesten uzak, bakışında av yakalamak duygusu olmayan duruşunu sezdi. Örgülü saçları, pileli eteği ve elinde bez bebeği ile, bir kız çocuğunun gelip içeri girmesini bekleyen hafifçe açılmış, kapı aralığını gördü...
Eteğini düzeltti, kurdalesini taktı ve o kapı aralığına yöneldi.. Aralıktan; Arka cebinde sapanı, dizleri kabuk bağlamış yaraları ve gömleğinde kiraz lekeleri olan bir çocuğun eli uzandı.. Ve  içeri girdi..
Bir çınar ağacının gövdesine yaslanıp; uzayıp giden yeşil çimenlere, sonsuz göğe,  uzaklardaki bulutlu tepelere baktılar. Oyundan eve gelmeyen çocukları çağıran annelerin sesini duydular. Akşamları eve dönerken, uçurtma ve ekmek getiren babaların elinden tuttular. Yazlık sinemaların afişlerine baktılar. Köhne bir bakkaldan horozlu şeker aldılar. Mahalle aralarında koşturan çocuklarla ip atladılar. Bebeğini emziren bir anneyi yanağından öptüler. Tulumbalı çeşmeden su içtiler..Kana kana..
Gömleği, kiraz lekeli çocuk; Dere kenarındaki yabanıl otlardan, çicek demetleri getirdi.......................Sevdi
Papatyalardan yapılmış bir tacı, başına taktı..... Sevdi.          
Elele tuttukları çocuk halkası genişledi. Çoğalttıkları sevinç, yanyana geldiklerinde başka çocuklarla bir okul şarkısına dönüştü.  Bütün kardeşleri, kiraz lekeli gömlekli çocuğu sevdiler ve onlar da bu şarkıya katıldılar. Elele vererek güneş halkasını genişlettiler.. 
Hazindir ki; üvey kız kardeşler, onun masum  duruşundaki aşka ince bir burukluk duydular.  Onlar da güzeldi. Hatta onların kırmızı papuçları bile vardı. Ama onların fırtınalı bir gecede başlarını dayayacakları, yumuşak bir baba sineleri, nasırlı bir elle başlarının okşanmışlığı yoktu..
Ve nasırlı ellerin tarlaya ektiği buğday tanesinden,  onu ekin haline getirip biçmesinden, ateşin karşısında bir nimet haline getirmek için verilen emekten haberleri yoktu. Ve bunlar için akıttığı terden.. Çocuğuna okul defteri, anasına ilaç, sevdiğine iki metre, dallı basma almak için, kuru ekmeğinin diliminden bile vazgecen yüreklerden haberleri yoktu.. Uzayıp giden tren yollarının hasret, uzaklara giden göçmen kuşların ise ayrılık demek olduğundan haberleri yoktu.                      
Allıturnam / Bizim ele varırsan / Şeker söyle / Kaymak söyle
/ Bal söyle/ 
Gülüm gülüm / kırıldı kolum / tutmuyor elim  / Turnalar oy ...
Türküsündeki hüzünden de haberleri yoktur...Onların, kendi fakirliklerinden haberleri yoktu...
 
 
 



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İlk Kalkan Gemi Nere Gidiyorsa Oraya...
ve Ne Zaman Eliyle Kalbinden Sızan Işığı Öper
Duruyorum İçimdeki Işıksız Nehrin Kıyısında
Fırtınalarını Bir Limanın Mendireğine Asmak
Denizkızı...
Aşk; Aşk Oluyor...
Benim Bir Aşkım Var...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
İçimdeki Hüzün [Şiir]
Pandoranın kutusunu açıyorum... [Şiir]


İ. Ekrem Keleşoğlu kimdir?

Varlığımın iki nedeni var. Aşk ve Hüzün

Etkilendiği Yazarlar:
Dostoyevski, Herman Hesse, Mallerme, O.Elitis, Kafka


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İ. Ekrem Keleşoğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.