Hiçbir zaman karakterlerimin hüzünlü olduklarını düşünmedim. Tersine yaşam dolular. Trajediyi seçmediler, trajedi onları seçti. -Juliette Binoche |
|
||||||||||
|
Bıraktığım yaşta mı, yoksa yerde misin, bekle dediğim Uzattığımda dokunacak mı parmaklarım eline Yüzüğün takıldığında gözüme sözün kalmış olacak mı söyleyecek?.. Bıraktığım yerde kal, gitme demiştim benden öte Orası memleketimdi, gerçekti toprak orada Ektiğini biçerdi herkes, kötülükten uzak Kendi renginde ve kokusundaydı çamlar, çiçekler Aynıydı baharların baktığı gök, verdiği huzur Sahiciydi aşklar, sevgiler, uzağa itilmiş olsa da duygular... Bıraktığım yerde kal bekle demiştim sana Rafların tozu alındı, toplandı eski bakır tencereler Çelikten oldu şimdi her şey, kırılmaz tas-tabak, çatal-bıçak Acıya daha dayanıklı olsun diye yeniden alındı bardaklar, çay kaşıkları Çelikten artık her şey, tıpkı yüreğim gibi, ben gibi çelikten... Bu yüzden, raflar boş ve dolaplar temiz Aklında kaldıysa bazı güzellikler bizden yana Bir bir dizebilirsin temizlediğim raflara ama senden ricam Önce benden kalanları yerleştirmen en üstten başlayarak; mesela hasretlik ilk sırada olsun kırıntıları duruyorsa hâlâ sevgiyle aşkı koyabilirsin birlikte, düşler, buruk sevinçler, keder, gözyaşı, unutkanlık, iyilik ve kötülük bir de gerçekle yalanı ayırmadan yan yana... Hâlâ varsa rafta boş yer, yalnızlığı koy Maeve Binchy'in "Yalnız Kadınlar Sokağı"nı mesela Agnes Heller'in" Bir Ahlak Kuramı"nı Rüştü Onur'un "Mektubun Avucumda"sını Theodore Zeldin'in İnsanlığın Mahrem Tarihi"ni Metin Altıok'un "Bir Acıya Kiracı"sını ve Baudelaire'in "Elem Çiçekleri"ni en son rafa da sonbahardan kalan şarkı-türkü kasetlerimi ve kağıda yazıp da, aklıma yazamadığım ve henüz olgunlaştıramadığım şiirlerimi lütfen!.. Evet, sanırım çok iş yükledim yine, eziyet verdim sana Aklın karıştı ve unuttun söylediğim sıralamayı Zararı yok, kendine göre yap düzenlemeyi Kırılıp, gücenmem içimde öyle çok raf kırıldı öyle çok güzellik döküldü ki bölünerek zerrelerine Dünyanın her yanı, yer-gök mavi olsa da neye yarar ki her şey yörüngesinden öylesine uzakken!.. Unutma! Sana ayırdığım raflar da var boş ve temiz... Kaldıysa güzel anıların, unutulmaz zamanların yerleştir gönlünce sıra sıra ama sanırım koyacak hiçbir şeyin yok elinde ve gönlünde benden yana!.. Tuh! bütün raflar yine toz tutacak desene kalbinin pasına ek!.. Rukiye Çelik Ankara 10 Temmuz 2020
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Rukiye Çelik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |