Bilmek kadar kuşku duymaktan da zevk alıyorum. -Dante |
|
||||||||||
|
“Ey koca çınar; yazdan, kıştan Olmadı bahardan İnce ince yağan beyaz kardan Dalına küsen yapraktan Yardan, Yaradan’dan, haberin var mı? Yurdunun taşından, toprağından Genetiği bozulan aşından, ekmeğinden Yağmurunu esirgeyen bulutundan Barajında tükenen suyundan Küle dönen ormanından, karadutundan Kara gözlü ceylanından, haberin var mı? Sıfırın altında buz tutan yürekten Kendi toprağında öldürülen candan Açlıktan nefesi kokan çocuktan Her gün vurulan, zulme uğrayan Hiçe sayılan, kan kusan kadından Yardıma muhtaç zavallıdan, haberin var mı?” kulağımı tırmalıyor... Duyduklarım yüreğime ses oluyor Ve diyor ki: Olmasın köşkümüz, sarayımız Yeter ki, inmesin gökten bayrağımız Dört duvarlı bir kare kutu yeter bize Herkesin karnı tok, sırtı pek olsun Gün görsün, güneş görsün Kanatsız kuş gibi yerde sürünmesin Bir hiç uğruna günahsızlar ölmesin... Huzur ne demek, mutluluk ne demek Biraz da açlığı bilen görsün Kaldırsın eğik başını fukara Onurlansın, varlığıyla gurur duysun Duldası olsun başının üstünde Bayram etsin aç karnı tutarken eli kaşık Atlayıp geçsin uçurumlardan hızla Büklümsüz yollar serilsin ayaklarına Diken olup batmasın gül ellerine... Ve sonra müjdeler verilsin: Dünya iyilikle yıkandı Kalplerde kötülük, beyinlerde bencillik kalmadı Savaşlar tükendi, analar barış doğurdu Yüryüzünde, gökyüzünde Ne barut kokusu, ne silah sesi var artık!.. Bombalar, dinamitler toprağa gömüldü Mücevher fışkırıyor yerden Yıldız yağıyor gökten Düşmanlık bitti, özgürlüğe merdiven kuruldu Kardeşlik ve dostluk dörtnala koşuyor!.. Ölüm yok, zulüm yok, korku kalmadı gözlerde Çocuklar öksüz ve yetim büyümeyecek Gözyaşında boğulmayacak analar-babalar Herkes eşitlendi, açlıktan ölmeyecek çocuklar Donmayacak kimse sıfırın altında Huzur ve barışla çalkalanacak dünya Günahsız ölümler sonlanacak Varlıkla yokluk arasındaki kaygılar tükenecek Vicdanlar zemzemle yıkanacak Duyuyor musun ey dünya?.. Gözünden gözlüğü Kulağından tıkacı çıkar da bak etrafına Neler oluyor neler... Rukiye Çelik Ankara Ocak 2015
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Rukiye Çelik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |