..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Ölümden sonra yeni birşeylerin olduğu konusunda umutluyum. -Platon
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Unutulamayan Dönemler > Necmettin Yalcinkaya




6 Aralık 2013
Avucuma Batan Kıymık  
Necmettin Yalcinkaya
Ahh hatalarım, anaç tavuk özelliğimin başlıca ah'ları seni.


:ABGE:
İnsanlar yaptıkları hatalardan hep utanıp ve hiç mi hiç getirisinin olmadığını söylerler, gerçekten bu doğru mu, belki. Ve hafif başımı çevirip geçtiğim yollara baktım.

Hata. Ahh hatalarım sen yok musun sen, benim bütünümün ayrılmaz bir parçası. Bazen elimi uzatıp dokunduğum ateş parçası olup yakıcı alevlerini yüreğime kadar hissettiren. Deli fişek misali peşinde gidip tökezlendiğimde duvarları yumruklamam yetmeyince iki gözü iki çeşme ağladığım, hiç uzağımda durmuyorsun, yoksa ben mi peşin sıra dur durak dinlemeden koştum.

Bazen elimi yakmana bakmaksızın siper olurum sana, başımda dönen çocukluğumun haylazlığı olup didiştiğim gibisin, ebecilik oynarız, kim kimi buldu ya gider o an ki düşlerimizin akışı.

Kim neyi değiştirir ki, bu benim kabul gören, bugüne getiren yanım.

Beni ben yapan sevimli, çekilmez, tez canlı, kıskanç, gerektiğinde yaygaracı ve olmazsa olmazım.

Kızıp yaka silkelesem de sen olmadan bu kadar derya u denizi dolduran insani tanıma sanatını öğrenemezdim. Avucuma batan kıymık olup canımı yaksan da, hayatın tuzu tadı misali şekilden şekile dönüp durdun avucumda. Ara sıra gözlerime hücum eden yaşlara vesile olsan da dudak kenarında beliren hüzünlü tebessümde saklısın. Kızsam da, harman yerinde oynayan iki saç örüklü çocukluğum gibi gözümde tüten yanını unutamam.

Bugün oluşan yaman mı yaman acımasızlığın oluşturduğu çarkı görüp kaçardım ta o yani başında duran Qevere Soru'un yanına.

Ahh hatalarım, sen olmasaydın bir nebze de olsa insanın iyi ve kötü yanını hiç mi hiç göremez, yoksun kalırdım doğrunun peşinde koşmaya.

Engebeleri uçarak geçmeyi öğrenemez, ayaklarıma takılan taşları aşmasının hazzını ve emeğin ne bulunmaz güzellik olduğunu capcanlı görmezdim.

İnan bana, varlığın bana unutulmaz iyi'leri gösterdi.

Hata... Ahh hatalarım sen yok musun sen peşim sıra koşuşturan gölgem oldun, yakamı kurtaramadığım eteğime yapışan yaramaz çocuk gibisin. Atsam atamıyorum. "Git" diyen yaygaracı sesime kulaklarını tıkayan hoyratlığına bilsen nasıl da dış bilirim, yine de avucumda saklanan kıymık olmanı değiştirmiyor.

Ahh hatalarım, seni elimin tersiyle ötelemem, sen olmasaydın inatçı olmaz, umudu saklı tutup kendimi yeniden küllerimden yaratma cesaretim olmazdı.

Ahh hatalarım, anaç tavuk özelliğimin başlıca ah’ları seni.

Yüreğimde taşan sevgi demetlerin ucuna yapışan sevimli, gerektiğinde can acıtan renk cümbüşünden göz kamaştıran arı böceği gibisin.

Göz alıcı, kamaştıran renk cümbüşünle nasılda gelip karşıma gerçekmiş gibi dikiliyorsun, tanımamı zorlaştıran sesiz, munis sevimliğin aldatıcı, görmem hep gecikiyor.

Ahh hatalarım, neden çabucak hiç bana görünmedin, hep bin bir renk ardına saklandın, gizlenmeyi ne çok seversin. Tez canlı, telaşlı, heyecandan tırnaklarını kemiren çocuksu yanımsın. Beklemeye dayanamayan sabırsızlığımın getirisi. Örselenmiş duyguların geride bıraktığı bir demet hüzün yumağı olup acıtırsın dokunduğuna.

Ahh hatalarım, tecrübe hanemin puan getiricisi, kadir kıymeti tanımamın yegâne katkısı.

Her şeye rağmen olumluyarak bildim seni, kendimle sevdim.

Sen olmadan kendimi, civarımı, iyi ve kötüyü tanımazdım.

Sana borçluyum diyemem, lakin olmaman insanı tanımam da yaman bir açık olurdu ve inan bana, bu kargaşanın içinde hayatın o ip incecik dalına sarılmamı getirensin.

Sana kızıp küsmem ne gezer, hep görmezden geldiğim olup çıktın karşıma yıkılmayan dağ misali.

Çocukluğumun yadigârı gibi bazen sevince, bazen de zor olup öfke ve hırçınlığıma elçisin.

Göze hitap eden ışıltı, parıltındır beni sana çeken, içinde hep mavi rengin tılsımını aradım. Bazen şerbet olup kendini suskun halime içiren unutulmaz tat olursun.

Bazen de düş kurduğum diyar kadar yakın mı yakınım ve tekrarlanan küsmelerin tadı tuzu olur her bir an'ın.

Ahh hatalarım, anaç tavuk özelliğimin başlıca ah'ları seni.

Keje Elif ORHAN



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Yanım Eksik Kalır [Şiir]
Alıp Getirmeli Seni Bana [Şiir]
Göğü Kucaklamak [Şiir]
İnadım İnad İşte... [Şiir]
Susturamam [Şiir]
Sana Koşarken [Şiir]
Yapayalnız Bir Başıma [Şiir]
Resmine Baktıkça [Şiir]
Bu Gece... [Şiir]
Sırası Mıydı? [Şiir]


Necmettin Yalcinkaya kimdir?

1960Sarıkamış doğumlu. 1977-78 İzmir Namık Kemal Lisesi Edebiyat mezunu. Ozan Yayıncılıktan 12 Eylül’de Çok Güldük Netekim! Mendil Sen Kokuyordu ve Stres Bileziği ve On Çocuktuk Anı/Öykü. Çeşitli dergi ve sitelerde öykü, şiir yazarlığı. Ayrıca Edebiyatbahcesi. net sitesinin kurucu emekçisiyim. Yürüyüş, sinema, tiyatro ve olta balıkçılığı hobilerim var. Yazmayı ve okumayı seviyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Tolstoy,Ahmed Arif, Nazim hikmet, Cengiz aymatov,


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Necmettin Yalcinkaya, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.