..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Düşünce dilden, dil düşünceden doğar. -Platon
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > İbrahim Kilik




26 Ağustos 2012
Demlik Gülü  
Çay

İbrahim Kilik


Nazın, vefanın, güzelliğin bu denli mütevazı sunumu bizi celbeden ve cezbeden iksir. Sırça saraylardan gülümseyen dilber çağırır biz de yollara düşeriz gönülsüzce, gözsüzce. Gönül gözüyle görenlere selam verebilmektir muradımız. Ateş ,su, semaver,demlik çaydanlık o yüzden en hatırlı unsur ve avadanlık yanımızda. Biz topraktan yaratılmanın künhüne erebilmeyi umarız onalrın sayesinde. Suyun azizliğinden medet umarız dem dem.


:AABB:
Bülbül, gül mevsiminde seher vaktine kadar; gül dallarını gözler ,uykusuz kalır, gülün açılışını görebilmek uğruna. O esnadaki hüznü, özlemi nağme nağme gönüllere değer temreni ateşli oklar gibi. Ve bir şarkıda dile gelir ahvali:
“Senden bilirim yok bana bir faide ey gül!
Gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül.” Bazen de şiirlere konu olur…



Nicedir biz de her mevsim, demliğin sinesinden süzülen katrelerde, güllere emsal bir perinin hayalini görürüz. Bu periye (demlik gülü) demeyi yeğleriz. Buğusunda, berraklığında,ışıltısında nice rüyalar görür ;hülyalar kurarız. Bizim de sinemize temreni ateşli oklar değer. Sükut ederiz. Zaman zaman hurufata emanet ettiğimiz duygular ete kemiğe bürünür, dumanı üstünde nağmelere eşlik eder…



Hasılı sükutumuz da sözümüz de ona dairdir. İpek bir kese içinde onunla ilgili sözcükleri sırtımıza vurur derviş misali yol alırız. Kendimizi vurduğumuz yolun, tozu toprağı Leyla’nın sürmesinden ilham alır. Biliriz ki bu yol gül misal iklimine götürür bizi. Varacağımız ülkenin muhayyel sahillerinin gümüş kumsalları, daha bir artırır şevk ve heyecanımızı. Kalem ve kâğıtla olan ünsiyetmiz daha kavileşir. Harfleri ve kelimeleri ipek tenli bir sevgili gibi görürüz. Ta ki dudaklarımız demlik gülünün tenine değebilsin diyedir bütün bunlar…


Vefa sayfasına dem dem adını yazdığımız sevgili yalnızlığımıza merhemdir çoğu zaman. Gün ışırken, gün aşarken Yahut gece vakti yoldaşımızdır buğu buğu, yudum yudum. Sayesinde, isli bir çaydanlığa bakışımız yunuslayındır. Bize tevazuun buğulu demlerini bahşeder o hep. Tevazu ki rıza kapısını açan altın anahtardır. Kibrin tam karşısında yer alan dilaverdir. Cennette meleklere müderrislik eden lanetli varlığa özgüdür kibir. İşte kibir demlik gülünün olduğu yere giremediği içindir ona bu denli muhebbetimiz belki de.



Nazın, vefanın, güzelliğin bu denli mütevazı sunumu bizi celbeden ve cezbeden iksir. Sırça saraylardan gülümseyen dilber çağırır biz de yollara düşeriz gönülsüzce, gözsüzce. Gönül gözüyle görenlere selam verebilmektir muradımız. Ateş ,su, semaver,demlik çaydanlık o yüzden en hatırlı unsur ve avadanlık yanımızda. Biz topraktan yaratılmanın künhüne erebilmeyi umarız onalrın sayesinde. Suyun azizliğinden medet umarız dem dem.



Bu fani hayatta demlik gülüne duyduğumuz muhabbetten asla şekva etmedik etmeyiz. Yaralı yüreğimize gül ıtırından merhem umar, şükrederiz her daim. Kuruyan dudağımızda bir gül katresidir her dem im… Ankara, 26.08.2012 İ.K





Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Argodan Esintiler
"Yok Bu Şehr İçre Senin Vasfettiğin Dilber"
Kıl ve Tüy
Kılıç ve Kalem
Antalya'da Gün Batımı
Erguvan Akşamlar (N)
Yazmak Serüveni
Buğulu Günler
Muhabbet İksiri Çay
Hiçten Saadetler Ülkesi

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Türkçe Sevdası
Yazmak Yahut Yazmamak
Argo ve Siyaset
Son Mülteci
Yazarlar Şairler ve Şehirleri
Meçhule Yazılmış Mektuplar - 18
Meçhule Yazılmış Mektuplar - 16
Ayrılığın On Yedinci Günü
Erbil Kalesi'ni Gezerken
"Bir Fincan Kahve Olsa" Kitabı Üstüne

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Hüznümüz Kahverengi [Şiir]
Arzu 1 [Şiir]
Cin Biberi [Şiir]
Erguvanlar Lâleler [Şiir]
Zaman Dar [Şiir]
Düş Gülü [Şiir]
Mülteci [Şiir]
Dem Masalı [Şiir]
Çççççççççççççççççççç [Şiir]
Pişmanlık Bestesi [Şiir]


İbrahim Kilik kimdir?

Demlik Güzeli (Namı Diğer Çay) Dilberin gamzeleri. Demliğin dem demleri. Bardakta keklik kanı. Tebessüm huzmeleri. Dostun dosta ikramı. Alır yürekten gamı. Fincanda türkü söyler. İnce bellide mani. Zamanın gül kurusu Gülde gülşen dokusu. Rehavetten kurtarır. Pek de şirin doğrusu. Bardaktır mihmandarı. Herkesin çeker canı. Yalnız bu kadar değil. Sohbetlerin mimarı. İnce bir gülüş gibi. İçe süzülüş gibi. Ülfete kapı açar. Kaldırır hep uzleti. Ankara,03. 09. 2007 İbrahim KİLİK

Etkilendiği Yazarlar:
Demlik Güzeli (Namı Diğer Çay)


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İbrahim Kilik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.