..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bir önyargıyı yok etmek, atomu parçalamaktan daha zordur. -Einstein
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Din > Fuat Türker




3 Mayıs 2012
Kur'an'da Erkek Üstün Mü? - II  
Fuat Türker
Kadın Kur’an’la maddi manevi yücelir. Kur’an’ın özel olarak hep kadını koruyan üslubu vardır, hep kadının yanındadır.


:AEHI:
Allah Katında kadınların erkeklerle bir tutulmadığı iddiasının dayandırıldığı Kur’an ayetlerini tek tek incelemeye devam ediyoruz:

Nisa Suresi’ndeki ayetler:

34- Allah’ın, bazısını bazısına üstün kılması ve onların kendi mallarından harcaması nedeniyle erkekler, kadınlar üzerinde ’sorumlu gözeticidir.’ Saliha kadınlar, gönülden (Allah’a), itaat edenler, Allah nasıl koruduysa görünmeyeni koruyanlardır. Nüşuzundan korktuğunuz kadınlara (önce) öğüt verin, (sonra onları) yataklarda yalnız bırakın, (bu da yetmezse hafifçe) vurun. Size itaat ederlerse aleyhlerinde bir yol aramayın. Doğrusu Allah Yücedir, büyüktür.

Ayetteki erkeğin üstünlüğünü ifade eden kelime "kavvam"dır. Bu kelime sorumlu gözetici anlamındadır. Erkeğin, kadını koruması, gözetmesi ve sakınması anlamındadır.

Yukarıdaki ayette kadınların dövülebileceğine izin verildiği iddia edilir. Bu konuyla ilgili olarak şunları söyleyebiliriz:

Ayetteki geçen "darabe" kelimesi çok fazla anlama geldiği halde birçok mealde "dövmek" olarak tercüme edilmiş. Örneğin Nur Suresi’ndeki, kadınlara hitaben "örtülerini yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar" ayetindeki “koysunlar” fiilinin Arapça’sı da darabe fiilinden gelir. O halde ayette kastedilen bazı meallerdeki ifadesiyle dövmek değil, "bir süre ayrılmak" anlamındadır. (Kuşkusuz doğrusunu Rabb’im bilir.)

Örneğin Peygamberimiz (sav) eşlerine hafif bile olsa asla vurmamış, elini kaldırmamıştır. Yaşadığı bir sorun sebebiyle bir süre ayrılmış, anlaştıktan sonra yeniden bir araya gelmiştir.

Bakara Suresi’nden delil gösterilen iki ayet ise şöyle:

228- Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç ’ay hali ve temizlenme süresi’ beklerler. Eğer Allah’a ve ahiret gününe inanıyorlarsa Allah’ın rahimlerinde yarattığını saklamaları onlara helal olmaz. Kocaları, bu süre içinde barışmak isterlerse, onları geri almada (başkalarından) daha çok hak sahibidirler. Onların lehine de, aleyhlerindeki maruf hakka denk bir hak vardır. Yalnız erkekler için onlar üzerinde bir derece var. Allah Azizdir. Hakimdir.

Bu ayet, kadının toplumda bir iftiraya uğramaması için evlenme konusunda belli bir süre beklemesini öngörür. Hatta sadece boşanma durumunda değil kocasının ölümü durumunda da kadın bekler. Kadının hamilelik durumu hiç söz konusu olmasa bile beklemesi yine kadını korumaya yöneliktir. Kadını hemen evlenmesi sebebiyle oluşacak zor durumdan, dedikodulardan, iftiradan korur.

Boşanan kadının kocası bu süre içinde barışmak ister, araları düzelir ve kadın isterse evlenme konusunda eski kocanın önceliği vardır. Aslında ayet, erkeğin üstünlüğünü değil, tam aksine erkeğin kadın üzerinde nasıl hakkı varsa, kadının da erkek üzerinde hakkı olduğunu haber veren ayettir.

Özellikle kadınların kocaları üzerindeki meşru hakları ve sorumluluklarından söz ediliyor olması yalnızca Kur’an’ın indirildiği dönem değil, bugün için bile çok önemlidir. Yıllardır kadın hakları için mücadele veren sivil toplum kuruluşları, feminist hareket ve dernekler bir çözüme ulaşamamış iken Kur’an kadına hakkını verir. Kadın sorunlarında çözüm Kur’an ahlakıdır. Bu ahlak hayata geçtiğinde kadın-erkek hakları diye bir ayrım olmayacak, bunun adı insan hakları olacaktır.

Bakara, 229- Boşanma iki defadır. (Sonra) Ya iyilikle tutmak veya güzellikle bırakmak (gerekir). Onlara (kadınlara) verdiğiniz bir şeyi geri almanız size helal değildir; ancak ikisinin Allah’ın sınırlarını ayakta tutamayacaklarından korkmuş olmaları (durumu başka). Eğer ikisinin Allah’ın sınırlarını ayakta tutamayacaklarından korkarsanız, bu durumda (kadının) fidye vermesinde ikisi için de günah yoktur. İşte bunlar, Allah’ın sınırlarıdır; onlara tecavüz etmeyin. Kim Allah’ın sınırlarına tecavüz ederse, onlar zalimlerin ta kendileridir.

Yukarıdaki ayette söz edilen şudur. Kadının, Allah’ın sınırlarının korunamayacağından endişe ederse, kocasına merhamet ederek hakkını verip ayrılması günah değildir. Bu da eşler arasındaki ilişkinin sınırları içinde "maruf, meşru ve uygun" bir şekilde olacaktır.

Bakara, 282. ayet ise şöyle: Ey iman edenler, belirli bir süre için borçlandığınız zaman onu yazınız. Aranızdan bir katip doğru olarak yazsın, katip Allah’ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan kaçınmasın, yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah’tan sakınsın, ondan hiçbir şeyi eksiltmesin. Eğer üzerinde hak olan (borçlu), düşük akıllı ya da za’f sahibi veya kendisi yazmaya güç yetiremeyecekse, velisi dosdoğru yazdırsın. Erkeklerinizden de iki şahid tutun; eğer iki erkek yoksa, şahidlerden rıza göstereceğiniz bir erkek ve biri şaşırdığında öbürü ona hatırlatacak iki kadın (da olur). Şahidler çağırıldıkları zaman kaçınmasınlar. Onu (borcu) az olsun, çok olsun, süresiyle birlikte yazmaya üşenmeyin. Bu, Allah Katında en adil, şahitlik için en sağlam, şüphelenmemeniz için de en yakın olandır. Ancak aranızda devredip durduğunuz ve peşin olarak yaptığınız ticaret başka, bunu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur. Alış-veriş ettiğinizde de şahid tutun. Yazana da, şahide de zarar verilmesin. (Aksini) Yaparsanız, o, kendiniz için fısk (zulüm ve günah)tır. Allah’tan sakının. Allah size öğretiyor. Allah herşeyi bilendir.

Şahitlik genelde pek yapılmak istenmeyen durumdur. Özellikle de borç alış verişinde şahitlikten çekinilir. Ayette iki erkeğin bulunmadığı durumda bir erkek ve iki kadın olsun buyrulur. Kimilerinin iddia ettiği gibi bir erkek eşitir iki kadın anlamına gelmez. Dahası ayette iki erkek yerine dört kadın şahit olur denilmiyor.

Kadınların erkeklere oranla rahatsız edilmesi daha kolay olduğu için aslında bu ayet kadını korur, kadına kolaylık sağlar. Taraflardan biri şahitleri lehinde ifade vermeleri için zorlayabilir, rahatsız edebilir. Kadınlar için yalnız başına şahitliktense, yanında bir şahit daha bulunması dayanışma meydana getirir. Gerilimi ve baskıyı azaltır, manevi rahatlık verir.

Sonuç olarak; Söz konusu ayetler kadını 2. sınıf değil erkekle aynı konuma getiriyor. Kadın Kur’an’la maddi manevi yücelir. Kur’an’ın özel olarak hep kadını koruyan üslubu vardır, hep kadının yanındadır. Kendisinde bizler için güzel örnekler bulunan Peygamberimiz(sav)’in de buyurduğu gibi:

“Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür."

Mü’min erkekler ve mü’min kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve Allah’a ve Resûlü’ne itaat ederler. İşte Allah’ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Tevbe Suresi, 71)


Fuat Türker

.Eleştiriler & Yorumlar

:: SELAM
Gönderen: Kazim Bayar / /Türkiye
5 Temmuz 2012
Hocam yazınız güzel; ama konu dağılmış. Benimde bu konuda bir makalem var. Değerlendirirseniz sevinirim. Selamlar... yazım şu adreste: http://kazimbayar.blogspot.com/2012/06/kuranayetiyle-kadinlari-doven-din.html




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ahir Zaman'dan Asr-ı Saadet'e
Çağımızın Hastalığının Tedavisi, Taklîdî İmandan Tahkiki İmana Ulaşmaktır
Kur'an'daki Babalar
Şeytanın 'Din'i Olur Mu?
İttihad-ı İslam Nedir?
İşte Büyük Kurtuluş ve Mutluluk Budur! - II
Zan, Gıybet ve Tecessüs Nedir?
İşte Büyük Kurtuluş ve Mutluluk Budur! - I
İslam İle Şereflenen Bir "Hicret Ehli"nin Hikayesi - I
Allah Korkusu [hakkında Detaylı Bir Yazı]

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İlk Öğretmenimiz
Tüm Evren Beynimizin İçinde...
İnsanları Allah'a Yönelten Büyük Gerçek
Merhamet Medeniyeti Örneği; Osmanlı
Sana Ruhtan Sorarlar - I
Kendini İsraf Etmek
Bir Büyük Uygarlığın Yeniden İnşası
Çocuklarımız İçin...
Onların Fazlası Var...
Çocuklara Allah ve Dini Nasıl Anlatabiliriz? - I

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler [Deneme]
Son Perde [Deneme]
Dinin Çıkarlarını Gözetmek [Deneme]
İnsan Neden Kıskanır? [Deneme]
Konuşma Kişiliği Yansıtır [Deneme]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.