..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Sevgi bilmekten doğar." -Mevlana
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > gürsel çolakoğlu




17 Nisan 2012
Düğün Mevsimi ve Havai Fişekler...  
gürsel çolakoğlu
Evet, düğün mevsimi başladı. Evlenecek olanlara mutlulukların daim olmasını diliyorum. Fakat havai fişek gösterisinin bu mutluluk üzerine hiçbir katkısı olacağını sanmıyorum. Bugünkü şartlarda evlilikleri mutlu bir şekilde devam edip 25. ve 50. yıllara ulaşırlarsa işte o zaman havai fişek gösterisi yapmalı insan.


:AGFD:
Düğün Mevsimi ve Havai Fişekler…

Evlilik merasimlerinin bir kısmı sade bir nikah bir kısmı ise düğünlerle gerçekleştiriliyor. Nikâhları özelliği olan lüks yerlerde gerçekleştirenler yanında belediyelerin nikah salonlarında yapanlarda var. Düğünlerin şatafatının ise sonu yok gibi. Düğün salonlarında, sokak aralarında, evlerde, harman yerinde, plajlarda, otellerde, sosyal tesislerde, dernek salonlarında, köy kahvelerinde yemekli yemeksiz yapılan düğünler.
***
Evlilik hazırlıklarının koşuşturmaları sırasında yaşananlar. Görümceler, eltiler, kaynanaların beğenmesi de şart olan çeyiz ve eşyaların seçimi ve bu seçim sırasında yaşanan tatsızlıklar. Nikah şahitlerinin belirlenmesi. Kuaför ve fotoğrafçıda yaşananlar. Gelin arabasında muhakkak bulunmak isteyenlerin ısrarıyla bu sıcaklarda arka koltukta gelin ve damadın yanına iki kişinin daha oturması… Düğün konvoylarının trafikte oluşturduğu sıkıntılar, korna sesleri… Gelin arabasının önünü keserek bahşiş almaya çalışanlar… Takı merasimleri… Kaliteli müziğin, ses seviyesini sonuna kadar açmakla yapılabileceğini zanneden müzisyenlerin işkencesi… Düğün salonlarında yazın en sıcak günlerinde çalışmayan klimaların ne işe yaradığını anlamaya çalışan davetliler ile garsonların tartışmaları. Davetiye gönderilmesi unutulanların kırgınlıkları… “Hadi kız oynasana” ısrarları ve çelenk, çiçek gönderenlerin kendi çiçeklerini kontrol etmesi…
Ve düğün masraflarının ödenmesi gereken taksitleri… Bu son cümlede belirttiğim husus en uzun sürecek olan sıkıntı…
***
Birkaç yıldan beri ise dikkat çeken başka bir durum daha var. Böyle devam ederse “kambersiz düğün olmaz” sözünün yerine “Havai fişeksiz düğün olmaz” sözü kullanılacak herhalde. Köy yada şehir düğünü hiç fark etmiyor havai fişek gösterisi herkesin aklında. Bir kısmı birkaç dakikalık gösteri, bir kısmı 5-10 dakikalık gösteri yapıyor düğünlerinde. Daha uzun yapanlarda var. Davetlilerin yorumları işte burada başlıyor. Örneğin “Falancanın düğününde 20 dakika sürmüştü”. “Bunların fişekleri yerli herhalde, fazla yükseğe çıkmıyor” yada “ucuz fişek almışlar” gibi… Düğün sahiplerinin de kendilerini savunacak mazeretleri vardır herhalde; “çok havai fişek aldık ama burası rutubetli bölge ya rutubetlendiler o yüzden patlamadılar” veya “havai fişekleri patlatan kişi uzman değilmiş çırağı gelmiş” gibi şeyler uydururlar.
Bana keyif veren ise, düğünler yada bir açılışa davetli olanların hep beraber kafalarını 45 derece arkaya eğerek havaya bakmalarını izlemek. Çok tuhaf bir görünüm oluyor. Bir de konuşmasalar daha iyi olacak ama konuşuyorlar havai fişekleri izlerken. Ne kadar güzel patladığını, daveti verenin ne kadar başarılı olduğunu hatta ne kadar ince ruhlu olduğunu söyleyip tebrik ediyorlar.
Ben ise havai fişekleri gördüğümde “ayranımız yok içmeye…” ile başlayan sözü hatırlamakla kalmıyor, kırmızı kıvılcımlarda lityum ve stronsiyum, turuncunun kalsiyum, yeşil kıvılcımda baryum, beyaz renkli kıvılcımlarda alüminyum ve titanyum, mavi kıvılcım da ise bakırın havaya saçıldığını ve havaya giden paralar ile gösteriş merakının seviyesini görüyorum.
Evet, düğün mevsimi başladı. Evlenecek olanlara mutlulukların daim olmasını diliyorum. Fakat havai fişek gösterisinin bu mutluluk üzerine hiçbir katkısı olacağını sanmıyorum. Bugünkü şartlarda evlilikleri mutlu bir şekilde devam edip 25. ve 50. yıllara ulaşırlarsa işte o zaman havai fişek gösterisi yapmalı insan.
İşte o zaman patlayan her fişekte gökyüzünde oluşan renk cümbüşü evliliklerinin ne kadar renkli geçtiğini, binlerce kıvılcım ise evliliklerinin her anının ne kadar mutlu olduğunu kanıtlar.
(Gürsel ÇOLAKOĞLU)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gelincik Çiçeklerini Gözyaşıyla Sulamak...
Anlamsızlıklarla Kavga Etmiyorum Artık
Emekçi Olmayan Kadın Var mı?
Deve Kuşundan Özür Diliyorum.

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kadınım Yalnızlık Kokuyordu...
Devlet Adamına Öğüt...
Vitrin Gibi Hisseden...
Issızlıkta...
Aynaya Yorgunca Bakan Kadın...
Gardiyan Gölgeler...
Anneler ve Şehitleri...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ah... [Şiir]
Solduk Ama Ölmeyeceğiz... [Şiir]
Damla Gibi... [Şiir]
Bir Çınar Altında Mesela... [Şiir]
Feleğin İşbirlikçisine... [Şiir]
Aşure Gibi Biri İşte... [Şiir]
İsyanım Var... [Şiir]
Libya'dan... [Şiir]
Şehitlerin Asenaları... [Şiir]
Merhaba Arkadaşım... [Şiir]


gürsel çolakoğlu kimdir?

gurselc@hotmail. com


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © gürsel çolakoğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.