..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her devrim yokolup gidiyor ve peşinden yalnızca yeni bir bürokrasinin artıklarını bırakıyor. -Kafka
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Toplumcu > serdar özdemir




25 Şubat 2012
Kendini Arayan İnsanlık  
serdar özdemir
Kahredici karanlık artık güneşin yeryüzüne ışık silsilelerini yalatması ile kayboluyordu.


:AGAB:

Kahredici karanlık artık güneşin yeryüzüne ışık silsilelerini yalatması ile kayboluyordu.
Caddenin cılız lambaları kendini yavaş yavaş kapatıyordu.Sesizlik yerini deniz ile sevişen martılararın iniltisine,denizin tutku dalgasına,arabaların sesine,insanların şakırdayan yürüyüş temposuna ve fabrikaların siren sesini andıran mesai sesine bırakıyordu.

Dünya yine ayaktaydı,gürültü yapıyordu ve yeryüzünde yaşayan insanları hariç doğayı,hayvanları rahatsız ediyordu.Kulakları patlartırcasına karışık anlaşılmayan muazam sesler biririne eşlik edercesine gürültü koparıyordu.

Saat sabahın belki altısı belkide yedisi parklarda doşalan eşortman giyinimli insanlar yürüşüz yapıyorlardı.Banklarda oturan sabahın ilk gazetelerini almış gündemi ve dünyayı takip eden yaşam ile ihtiyarlaşmış insanlar.

Güneş Denizin sırtında merhaba diyordu.Bazıları bu eşsiz buluşmayı ölümsüzleştirmek için kareliyor,bazıları ise sadece seyretmekle yetiniyordu.
Deniz kıyısının üst köşesinde bankta oturmuş eliseleri yırtık,çıplak ayaklı saç başı dağılmış saçları yüzü bile birleşmiş orta boylu normal kilolu bir kadın sessizce ağlıyordu.

Etraftakiler sanki onu görmüyor yada umursamıyorlardı.O ise bedeninden ve yüreğinden yaralı bir şekilde oturmuş ağlıyor ve elindeki kanlı mendil ile yüzünü temizliyordu.

Yüreği korku ile kaplıydı sadece titriyor ve ağlıyordu,kulakları hiçbirşey duymuyordu.Beyaz ve mavi renkli eteği toz,kir ve kana bulanmıştı.Oturduğu bankın altına bir kaç kan damalası sızmıştı,kendini ele verircesine.
Kafasında birbir soru ve labirentteymiş gibi kendini arıyordu,kendini aradığı yeri ne biliyor nede kendini tanıyordu,tanıdığı tek siulet çocukluğundan kalma bir resim oluyor yüzünde canlanıyordu.

Bu karmaşa denizinde boğulurken küçük bir yürek kadına bakıyor ve çağırıyordu.
-Abla,abla nasılsın?
Ses yakından geliyordu ama bi okdarda uzak yankılanıyordu.Kadın başta sese anlam veremedi yada dikkate almadı ama bu ses tekrarlanınca yüzündeki karmaşık,dağılmş kirlenmiş saçı yavaş bir şekilde araladı.Karşısında gözleri deniz rengini almış yüreği taze gülüşü mavi bir erkek çocuğu gülümseme ve tedirginlikle ona bakıyordu.
Çocuğun yüzü kadının yüzü ile aynı gibiydi,yani kirli.Çocuğun omzunda boya sandığı,sandığın üzerinde bir çift terlik diğer elinde kadına uzanan hafif boyalı bir bez parçası.

Çocuk kadının gözerine baktı kadının gözleri elaydı kirpiklerin arasıdaki göz korku,öfke ve çaresizliğin simgesini yaratıyordu.Kadın kör bir kuyuya atılmış Yusuf gibi çırpınıyordu.İçindeki çığlıklar vicdanları sağır edercesineydi koskocaman bir dünnyada milyarlarca insanlarında arasınca vicdan arıyordu ama bulduğu sadece fahişe düşüncelerdi.

Bir anda gözleri daldı ve karanlığın korku gölgelerinde yapayalnızlğı oynadığı bu dünyada evine giderken bir kaç canavarın saldırısına uğramıştı.Kalabalıklar ve insan silsilerinin arasında kulakları patlatırcasına çığlıklar ve yardım istemesine rağmen karanlığa karışan düşünceler gölgeleşiyordu.Bir kaç korkuluk kalabalık insan topluluğunun arasında bedenide tecavüz etmişlerdi.

Yüreğinde isyanlar koparan bu kadın bedenini orda bırakmış ruhunu deniz kenarında bulunan banka atmıştı.Üşüyor yüreğindeki sayısız elleri ile yabancı pis kokuların arasında kendini arıyordu.
Ama sadece kendini değil kaybolan isanlığıda aramaktaydı.
Çocuk tekrar uzattığı mendili uzatır gibi elini geri ve ileriye çoğru çekti ve mavi gülüşü ile tekrar seslendi

-Abla buyur gözyaşlarını silersin.

Serdar ÖZDEMİR
25.02.2012



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
O Benim Babam
Anne! Vurdular Beni
Diclenin Çığlığı (3) Umudun Toğrağa Düşüşü
Bir Garip Aşk Hikayesi (2) Acının Miladı
Bir Garip Aşk Hikayesi (1)
Diclenin Çığlığı Bölüm (1)
Mavi Gülüşlü Kız (2) Umuda Sesleniş
Mavi Gülüşlü Kız (1)
Dicle'nin Çığlığı (2) Umudun Tükenişi

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Çünkü Sen Aşk'sın [Şiir]
Sahi Sen Kimsin? [Şiir]
Adaletin Sessiz Çığlıkları [Şiir]
Susmak ve Dinlemek [Deneme]
Yaratılmak İstenen Toplum ve Gençlik [Deneme]
Ötekileştirmek ve Hayvanlaştırmak [Deneme]
Dünyada Gülümseyecek Bir Yaşam Vardır [Deneme]
Anlar ve Yarınlar [Eleştiri]
Yeryüzünün Tanrıları 'Devletler' [Eleştiri]


serdar özdemir kimdir?

sadece insan olmak istiyorum. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Ahmet Arih,Ahmet Telli,A.Hicri İzgören,Nazım Hitmet,Adnan Yücel.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © serdar özdemir, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.