Gençliğinde müzik öğrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon |
|
||||||||||
|
DM, ikibin yıldan beri insanlar tarafından bilinmektedir. İnsan sağlığı için sinsi bir düşman olan bu hastalık, insülin ve antibiotikler keşfedilmeden önce koma ve enfeksiyonlar ile ölüme sebebiyet vermekteydi.Günümüzde diabetik hastaların yaşam süreleri uzamış, buna karşılık hastalığın dejeneratif ve ilerleyici komplikasyonları sorun olmaya başlamıştır. DM komplikasyonları ve sebebleri üzerinde on binlerce araştırma yapılmış olmasına rağmen, tedavisine yönelik tam anlamıyla başarılı bir sonuca varılamamıştır.Ancak şurası bir gerçektir ki kötü kontrollü diabette bu komplikasyonlar hızlı ve tahripkar bir şekilde ortaya çıkacaktır. D M, pankreastaki beta hücrelerinin salgıladığı insülin yokluğuna veya insülin etkisine zıt faktörlerin fazlalığına bağlı olarak ortaya çıkan, temelinde çevresel ve genetik etkenlerin yattığı, karbonhidrat, yağ ve protein metabolizmasında bozukluklarla seyreden kronik bir hiperglisemi durumu olarak tanımlanabilir Hastalığın ağır formlarında belli başlı semptomları çok su içme, aşırı iştah, çok idrara gitme, kilo kaybı, yorgunluk, halsizlik şeklinde olmaktadır.Daha hafif şekillerinde fazla yakınma olmayabilir. DM genel olarak Tip I ve Tip II olarak iki sınıfa ayrılır.Tip I DM, 30 yaş öncesinde başlar, hastalar normal kilolu veya zayıftır, mutlak insülin eksikliği vardır,sık olarak komaya girer, mikrodamarhasarı ve böbrek yetersizliği başlıca komplikasyonudur, tedavisi diyet ve insülin ile olur.Buna karşılık Tip II DM, 40 yaş ve sonrasında görülür, hastaların çoğunluğu şişmandır, genetik yatkınlık belirgindir, insülin salınımında bozukluk ve/veya insülin etkisine direnç vardır, komaya nadir olarak girer, makrodamarhasarı ve hızla ilerleyen damar sertliği, myokard infarktüsü vb. komplikasyonlarla seyreder, tedavisini ağırlık derecesine göre 1-Diyet, 2- Diyet + Şeker düşürücü ilaçlar (OAD), 3-Diyet + İnsülin oluşturur. DM şüphesinde kanda açlık kan şekerine bakılır.Farklı günlerde en az iki kez açlık kan şekerinin 140 mg/ dl üzerinde tespit edilmesi halinde DM teşhisi konulur.Tanı kriterlerinden biri de şeker yükleme testidir (Oral glukoz tolerans testi).Bu test için hasta üç gün süreyle karbonhidrattan fakir olmayan normal bir rejimle beslenir.75 gram glukoz suda eritilerek hastaya içirilir.Belirli saat aralıklarında ( 0.5,1, 2, 3, 4, 5 ) kan şekerine bakılarak sonuçlar değerlendirilir.Bu test sırasında kan şekeri herhangi bir saatte 200 mg/dl üzerine çıkmış ise DM söz konusudur. Açlık kan şekeri 140 mg/dl üzerinde olanlarda bu testin yapılmasına gerek yoktur. Özellikle 40 yaşından sonra, tipik belirtileri olmasa da aşağıda belirtilen risklere sahip olanlarda DM taraması yapılmalıdır. 1-Şişman kişiler 2-Hipertansiyonu ya da damar sertliği olan hastalar. 3-Ailesinde DM bulunan kişiler. 4-İri doğum ( bebek ağırlığı 4 kg dan fazla) yapmış kadınlar 5-Kan şekerini yükseltici ilaç kullanan hastalar ( kortizon, idrar söktürücü vb.)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Levent Ümit Temiz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |