..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsanın en iyi tarafı ürperebilmesidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




25 Aralık 2011
Ehl-i Kitab'a Tebliğ  
Fuat Türker
Ehl-i Kitap’la ilgili Kur’an ayetlerini ve Peygamberimiz (sav)’in Ehl-i Kitap’a davranışlarını göz ardı eden bağnaz kişiler, Allah’ın tüm Musevi ve Hristiyanları lanetlemiş olduğu gibi sapkın bir görüşü ileri sürerler. Ve bu inancı yaygınlaştırarak, Ehl-i Kitap ve Müslümanlar arasına kin ve nefret tohumları ekmeye çalışır, savaş ve kan sloganları atarlar. Devirlerinin en azgın kimseleri olan Firavun ve Nemrut’a bile tebliğ yapılmış, güzel sözle Allah’a davet edilmişlerken Ehl-i Kitab’a neden İslam anlatılmasın?


:ABGE:
Kur’an, Hristiyan ve Musevilerin çarpık inançları, bozuk ahlakları hakkında detaylı bilgi verir. Bu nedenlerle Allah onları birçok ayette kınar ve davranışlarından razı olmadığını bildirir. Ancak bu durum, söz konusu çirkin davranışları yapanları kapsar. Yaşamış ve şu an yaşayan tüm Ehl-i Kitab’ın, bu ayetlerin muhatabı olduğunu söylemek yanılgıdır. Ehl-i Kitap’tan küfre sapanlar Allah’a şirk koşan, puta tapan, peygamberlerine isyan eden ya da peygamberlerini ilah edinenlerdir.

Ehl-i Kitap’la ilgili Kur’an ayetlerini ve Peygamberimiz (sav)’in Ehl-i Kitap’a davranışlarını göz ardı eden bağnaz kişiler, Allah’ın tüm Musevi ve Hristiyanları lanetlemiş olduğu gibi sapkın bir görüşü ileri sürerler. Ve bu inancı yaygınlaştırarak, Ehl-i Kitap ve Müslümanlar arasına kin ve nefret tohumları ekmeye çalışır, savaş ve kan sloganları atarlar. Devirlerinin en azgın kimseleri olan Firavun ve Nemrut’a bile tebliğ yapılmış, güzel sözle Allah’a davet edilmişlerken Ehl-i Kitab’a neden İslam anlatılmasın?

Birçok Kur’an ayeti bize Ehl-i Kitab’ın hepsinin aynı olmadığı, içlerinde iman edenlerin bulunduğu bilgisini verir. Söz konusu ayetlerin bir kısmını veriyorum:

Siz, insanlar için çıkarılmış hayırlı bir ümmetsiniz; maruf (iyi ve İslam’a uygun) olanı emreder, münker olandan sakındırır ve Allah’a iman edersiniz. Kitap Ehli de inanmış olsaydı, elbette kendileri için hayırlı olurdu. İçlerinden iman edenler vardır.... (Al-i İmran Suresi, 110)

Onların hepsi bir değildir. Kitap Ehli’nden bir topluluk vardır ki, gece vaktinde ayakta durup Allah’ın ayetlerini okuyarak secdeye kapanırlar. Bunlar, Allah’a ve ahiret gününe iman eder, maruf olanı emreder, münker olandan sakındırır ve hayırlarda yarışırlar. İşte bunlar salih olanlardandır. Onlar hayırdan her ne yaparlarsa, elbette ondan yoksun bırakılmazlar. Allah, muttakileri bilendir. (Al-i İmran Suresi, 113-114-115)

Şüphesiz, Kitap Ehlinden, Allah’a; size indirilene ve kendilerine indirilene -Allah’a derin saygı gösterenler olarak- inananlar vardır. Onlar Allah’ın ayetlerine karşılık olarak az bir değeri satın almazlar. İşte bunların Rableri Katında ecirleri vardır. Şüphesiz Allah, hesabı çok çabuk görendir. (Al-i İmran Suresi, 199)

...Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: "hristiyanlarız" diyenleri bulursun. Bu, onlardan (birtakım) papaz ve rahiplerin olması ve onların gerçekte büyüklük taslamamaları nedeniyledir. (Maide Suresi, 82)

Bu (Kur’an)dan önce, kitap verdiklerimiz buna inanmaktadırlar. Onlara okunduğu zaman: "Biz ona inandık, gerçekten o, Rabbimiz’den olan bir haktır, şüphesiz biz bundan önce de Müslümanlar idik" derler. (Kasas Suresi, 52-53)

Yukarıdaki Kur’an ayetleri kuşkusuz Allah lafzıdır. O halde "bütün Museviler ve Hristiyanlar lanetlidir, onlar düşmanımızdır" gibi sözlerin büyük hata olduğu açık değil midir?

Allah sonsuz adalet sahibidir. İçlerinde suç işleyenler, kötülük ve sapkınlık yapanlar olması nedeniyle bütün bir kavmi lanetleyip cezalandırmaz. Müslümanların Ehl-i Kitap’la ilişkilerinde batıl ve hurafeye dayalı görüşler değil, Kur’an ayetleri ve Peygamberimiz (sav)’in uygulamaları esas alınmalıdır.

Müslümanlar, "Kitap verilenlerin yemeği size helal, sizin de yemeğiniz onlara helaldir. Mü’minlerden özgür ve iffetli kadınlar ile sizden önce (kendilerine) kitap verilenlerden özgür ve iffetli kadınlar da, namuslu, fuhuşta bulunmayan ve gizlice dostlar edinmemişler olarak -onlara ücretlerini (mehirlerini) ödediğiniz takdirde- size (helal kılındı.)..." (Maide Suresi, 5) hükmü gereği Ehl-i Kitab’ın kadınlarıyla evlenebilir ve yemeklerini yiyebilirler. İnsan, evlilik bağıyla akraba olduğu ve yemeğini yediği kimseleri düşmanı olarak görebilir mi?

Allah Kur’an’da, Müslümanların Kitap Ehli’ni "La İlahe illAllah" demeye davet etmelerini emreder. "La İlahe illAllah" diyen Ehl-i Kitap, Allah’a bir olarak iman ettiğini ifade etmiş olur. Samimi olarak bu sözü söyleyen insan, Allah’a kalpten bağlılığını diliyle de tasdik eder.

Ehl-i Kitab’ın "Allah birdir" demesine vesile olan Müslümanın bundan sonraki sorumluluğu ise Hz. Muhammed (sav)’in son hak peygamber ve Kur’an’ın da son hak kitap olduğuna iman etmeye ve Kur’an’ı yaşamaya davet etmektir.

De ki: "Ey Kitap Ehli, bizimle sizin aranızda müşterek (olan) bir kelimeye (tevhide) gelin. Allah’tan başkasına kulluk etmeyelim, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah’ı bırakıp bir kısmımız (diğer) bir kısmımızı Rabler edinmeyelim." Eğer yine yüz çevirirlerse, deyin ki: "Şahid olun, biz gerçekten Müslümanlarız." (Al-i İmran Suresi, 64)

Bu davet hikmetle ve güzel öğütle yapılmalı ve onlarla en güzel bir biçimde mücadele edilmelidir. (Nahl Suresi, 125) Ayrıca din konusunda savaşmayan, Müslümanları yurtlarından sürüp-çıkarmayanlara iyilik yapılmalı ve onlara adaletli davranılmalıdır. (Mümtehine Suresi, 8 )

Peygamberimiz (sav)’in de Ehl-i Kitab’a karşı şefkatli, anlayışlı ve nezaketli davrandığını, onlara karşı koruyucu olduğunu, dinlerini rahatça yaşamaları için imkanlar sağladığını görürüz. Peygamberimiz (sav)’in hazırladığı Medine Vesikası, Necran Hristiyanlarıyla yapılan anlaşmalar, Hristiyan ve Musevi kabilelere verdiği emannameler bunun en önemli kanıtlarıdır.

Peygamber (s.a.v.), Hıristiyan olan İbn Harris b. Ka’b ve dindaşlarına yazdırdığı anlaşma metninde;

"Şarkta ve Garpta yaşayan tüm Hristiyanların dinleri, kiliseleri, canları, ırzları ve malları Allah’ın, Peygamber’in ve tüm müminlerin himayesindedir. Nasraniyet dini üzere yaşayanlardan hiç kimse kerhen İslam’a icbar edilmeyecektir. Hıristiyanlardan birisi herhangi bir cinayete veya haksızlığa maruz kalırsa Müslümanlar ona yardım etmek zorundadırlar" maddelerini yazdırdıktan sonra: "Ehl-i Kitap ile ancak en güzel yöntemlerle mücadele edin...(Ankebut, 29/46) ayetini okur. (İbn Hişam, Ebu Muhammed Abdulmelik, (v.218/834), es-Siretü’n-Nebeviyye, Daru’t-Turasi’l-Arabiyye, Beyrut, 1396/1971, IV/241-242; Hamidullah, el-Vesaik, s.154-155, No.96-97; Doğu Batı kaynaklarında birlikte yaşama, s.95)

Peygamberimiz (sav) Mekke’de her düşünceden, her ırktan, her inançtan insanla görüşmüştür. Bu çaba Medine’de de sürmüş, Hristiyan ve Musevi din adamlarını da İslam’a davet etmiştir.

Müslümanların, Musevi cenazesi geçerken ayağa kalkan, Mescid-i Nebevi’de Hristiyanların kendi ibadetlerini yapmalarına izin veren, kendisini ziyarete gelen Hristiyanların oturması için abasını çıkarıp altlarına seren Peygamberimiz (sav)’in sünnetine uygun davranmaları gerekir.

Her insan potansiyel Müslümandır. "La İlahe illAllah"a davet Rahmanî olandır. Ayetleri görmezden gelmek, Kur’an’a uygun olmayan hakaret, kin ve nefrete dayalı politika ise şeytanîdir.

Emri bi’l-maruf nehyi ani’l-münker, her Müslümanın sorumluluğu. Tebliğ, Peygamberimiz (sav)’in yaptığı gibi, Ehl-i Kitap da dahil, insanlar arasında ayrımcılık yapmadan yerine getirilmeli. Çünkü İslam ahlakı tüm insanlığı kapsayacaktır.

Allah Katında din İslam’dır. Hz. Musa (as) ve Hz. İsa (as)’ın tebliğ ettiği hak dinler, zamanla tahrif olmuş, Allah’ın hak dinine uygun olmayan bazı kavramlar ilave edilmiş, bazı hak kavramlar da çıkarılmıştır. Bu yüzden Allah’ın hak dinine tabi salih bir mümin olmak isteyen Ehl-i Kitap, Muhammedi olarak Kuran’a uymalıdır.

Bir Müslüman Hz. Muhammed (sav)’e iman ettim, ama Hz. İsa (as)’a ya da Hz. Musa (as)’a inanmıyorum derse dinden çıkar. Çünkü Allah, peygamberlerine ayırt etmeden imanı emreder. Dolayısıyla Ehl-i Kitap, Hz. Muhammed (sav)’in peygamberliğini kabul etmeli ve onu Hz. Musa (as) ve Hz. İsa (as) gibi sevmelidir.

Ancak bunun aksini düşünen Ehl-i Kitab’a baskı yapmak kuşkusuz İslam’a uygun bir davranış değildir. Allah’ın buyurduğu gibi güzel sözle daveti reddeden her insana Müslüman şöyle söylemelidir:


"Sizin dininiz size, benim dinim bana." (Kafirun Suresi, 6)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Ne Kadar Aciziz!..
Gerçek Sevgili
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.