..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kendinden daha uyanık insanları işe aldığın zaman, senin onlardan daha uyanık olduğunu kanıtlamış oluyorsun. -R. H. Grant
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




19 Aralık 2011
Takva İle Kuşanıp Donanmak  
Fuat Türker
Kuşkusuz takva sahibi için Allah’ın sevgisini yitirmek, cehennem ateşinin vereceği azaptan daha şiddetlidir. Allah, her samimi müminin sevgilisidir. O’nu darıltmak, O’ndan uzak olmak çok büyük bir azaptır, acıdır. İşte takva sahibi mümin bundan şiddetle kaçınır.


:AJBF:
Takva, "Allahtan korkmak", "Allah’tan çokça sakınmak", "Allah’a karşı gelmekten sakınmak" anlamlarına gelen bir kelime. Daha açarsak, gelebilecek bir zararı, görülebilecek bir tehlikeyi, duyulabilecek bir acıyı, güçlü bir korumaya girerek önlemek anlamında. Elmalılı, söz edilen bu güçlü korumanın Allah’ın koruması olduğunu ifade eder.

Muhammed Esed Kur’an çevirisinde takva kelimesini, "sorumluluğunun bilincinde olmak" şeklinde yorumlar. İnsan hem kendisine hem topluma ve en fazla Allah’a karşı sorumluluğunun bilincinde olmalıdır.

Takvanın en bilinen anlamı Allah’tan korkmaktır ancak bu korku bildiğimiz anlamda dünyevi bir korku değildir. Takva sahibi insan, Rabb’ine aşkla bağlıdır ve O’nun hoşnutluğundan mahrum kalmaktan korkar... Seven insan nasıl sevdiğini gücendirmekten, sevgisini yitirmekten korkarsa, takva sahibi mümin de Allah’ın sevgisinin yok olmasından içi titreyerek korkar. Ve hissettiği bu derin korku Allah’ın buyruklarına çok titiz olmasına ve O’nun sınırları içerisinde bir yaşam sürmesine sebep olur.

Takva sahibi insan her an, Allah’ın varlığının ve sonsuz gücünün kontrolünde olmanın, O’na yakın olmanın mutluluğunu yaşar. Yarattığı muhteşem sistemler karşısında Allah’ın kudretini ve büyüklüğünü tefekkür eder; haşyet, heyecan ve sevinç duyar. Sürekli mutludur takva sahibi mümin ve Rabb’ine karşı son derece duyarlıdır.

“Varım” diyen her insan ruhunu terbiye etmeli, imanını derinleştirmeli. "Ey Ademoğulları, Biz sizin çirkin yerlerinizi örtecek bir elbise ve size ’süs kazandıracak bir giyim’ indirdik (var ettik). Takva ile kuşanıp-donanmak ise, bu daha hayırlıdır. Bu, Allah’ın ayetlerindendir. Umulur ki öğüt alıp-düşünürler. (Araf Suresi, 26) ayetinden anlaşılacağı gibi, takva elbisesini kuşanmak çok daha hayırlıdır.

Takva sahibi mümin yüzeysel değil, derin imanı yaşar. Yıkılmayan gerçek ve derin bir iman en büyük nimettir. Bu imana sahip insan, büyük bir güce sahiptir. Derin iman için Allah aşkını samimiyetle yaşamak, Allah’a saf ve temiz olarak, tam bir teslimiyetle teslim olmalıdır. Asıl kilit konu ise Allah’ın dünya hayatında yarattığı imtihan sırrının tam olarak anlaşılmasıdır. Yaşanan zorlukların, çilenin ve acının arkasındaki hikmeti görebilmek çok önemlidir. Zaten yaşanan, bu gerçeği görebilenlerle görmek istemeyenlerin mücadelesi değil midir?

Bir başka ayette ise Allah, "... Siz, hayır adına ne yaparsanız, Allah, onu bilir. Azık edinin, şüphesiz azığın en hayırlısı takvadır. Ey temiz akıl sahipleri, Benden korkup-sakının." (Bakara Suresi, 197) şeklinde buyurarak, insanlara elde edebilecekleri en hayırlı azığın takva olduğunu bildirir. Ve insanlar edindikleri azık ölçüsünde değer kazanırlar. Allah, kulları arasındaki tek üstünlük ölçüsünün takva olduğunu, "... Şüphesiz, Allah Katında sizin en üstün (kerim) olanınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır..." (Hucurat Suresi, 13) buyurarak haber verir.

Peygamberimiz (sav), yaşamı süresince insanlara kendi yanlış inançlarını bırakmalarını, Kur’anî bakış açısıyla yaşamalarını öğütlemiştir:

“Sizin şu soyunuz-sopunuz kimseye üstünlük ve kibir taslamaya vesile olacak şey değildir. (Ey insanlar)! Hepiniz Adem’in çocuklarısınız. Hepiniz bir ölçek içindeki birbirine eşit buğday taneleri gibisiniz… Halbuki, hiç kimsenin kimseye din ve takva müstesna üstünlüğü yoktur. Kişiye kötü olması için; başkalarını yermesi, küçük görmesi, cimri, kötü huylu, had ve hududu aşmış olması yeter.” (Müsned-i Ahmed b. Hanbel, 4/158 )

Takva sahiplerinin Kur’an’daki genel tanımlarında birçok özelliklerinden söz edilir. Takva sahibi muvahhiddir; Allah’a bir olarak iman eder. Şirkin her çeşidinden yüz çevirir. Günahların büyüğünden de küçüğünden de kaçınır. Kalbini, Allah’tan ve O’nun anmaktan engelleyen her şeyden arındırır. Hayatını Rabb’i için yaşar, Allah’a halisane teslim olur. Ve yaptığı salih amellerle imanını eyleme dönüştürür.

Takva, yalnızca zahiri bir özellik değildir; insanın en fazla iç dünyasını güzelleştirir. Takva sahibi mümin, batınında da güzeldir. Kur’an’da kalplerin takvasına dikkat çekilir. (Hac Suresi, 32) Peygamberimiz (sav) de, "Takva şuradadır." ( Müslim, Birr 32, 2564) buyurarak kalbini işaret eder ve "Allah’ım nefsime takvasını lutfeyle!" (Müslim, Zikir 73, 2722) diyerek dua eder.

İnsanın imanını, Allah sevgisini, saygısını, Allah korkusunu, takvasını artırması ancak derinleşerek mümkündür. Samimi mümin yüzeysel bir iman yaşamamalı. Yaşaması gereken, yıkılmayan gerçek ve derin bir imandır. Bu imana sahip insan, büyük bir güce sahiptir. Onu kimse yenilgiye uğratamaz; çünkü Allah ve fırkası daima galip olandır.

Sabrı, özveriyi, teslimiyeti, sadakat ve vefayı doruğunda yaşamaya çalışır samimi mümin. İyilik ve takvada yarışır ve güzel ahlak özellikleriyle öne geçer. Rabb’ine olan duası şudur: "... bizi takva sahiplerine önder kıl." (Furkan Suresi, 74)

Ölümün ve cehennemin varlığını düşünmek, imanı derinleştirecek, takvayı güçlendirecek önemli bir tefekkür olur. Kur’an’ın detaylı tarif ettiği cehennem azabından korkmak, cehennemin hemen yakınında olduğunu düşünmek, insanı Allah’ın sınırlarına yaklaşmaktan sakındırır. Kuşkusuz takva sahibi için Allah’ın sevgisini yitirmek, cehennem ateşinin vereceği azaptan daha şiddetlidir. Allah, her samimi müminin sevgilisidir. O’nu darıltmak, O’ndan uzak olmak çok büyük bir azaptır, acıdır. İşte takva sahibi mümin bundan şiddetle kaçınır.

Doğru yolda ilerlerken, Allah’ın dilemesiyle eksikliklerimizi düzelttiğimizde takva sahibi olabiliriz. Allah bu yolda yarış koymuştur; hayırlarda/takvada yarış. Bu rahmani yarışta ‘son durak’ ise Allah’ın takva sahibi kullarına vaadettiği ve onlar için hazırladığı sonsuz cennettir.

"Bu mu daha hayırlı, yoksa takva sahiplerine va’dedilen ebedi cennet mi? Ki onlar için bir mükafat ve son duraktır." (Furkan Suresi, 15)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Ne Kadar Aciziz!..
Gerçek Sevgili
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.