Bir Derdin Mi Var!..

Bir kalem al eline Dünya'ya kafa tut, bir silah al eline yanlışa kurşun sık, bir davan olsun güttüğün, bir yolun olsun gittiğin, bir derdin olsun hayatta bu benimdir dediğin!..

Bu satırlar sanki yüzyıllar öncesine ait gibi duruyor değil mi? Evet öyle oldu artık ah biz eskiciler. Her neyi savunuyor iseniz, nerede duruyor iseniz. Bir on yıl öncesinin dertlerine güler oldu balık hafızalarımız. Sadece savunur olduk yaşamaya dahi cesaretimiz kalmadı, ikinci cümlede kısılır oldu seslerimiz, yalnız bırakılıyor ve itilip kakılıyoruz. Sonra içerler de yaşanıyor kavgalar söylenmesi gereken sözler. Biz de kitaplara sığınıyor, kalemlere sarılıyor avunmaya çalışıyoruz. A-sosyal deniyor adınıza, muhalif kalıyorsunuz doğruya inat. Körler ülkesinde gören olmak ne zor bir durum. İkaz ikaz ikaz ve kendinizden gidiyor, hep yıpranıyor ve susar oluyorsunuz. Zor iştir gören olmak. Acı verir insana, ben demiştim demek. Bir de yalnız kalırsınız ya işte en yaralayan isyan ettiren tarafı budur. Bir avuç kalmışsınızdır hayatta ve sizi doğruyu belki göreni bulur, ama savunanı bulamazsınız ve dava düşer; Sen suçlusun. Üç maymun bir ortamda ses çıkarırsan hemen afaroz edilirsin. Sizde inatla devam edersiniz oyunu bozmak için, içinizi boğar gördükleriniz, sivilceyi patlatmak istersiniz riya aksın içinden diye. Biraz yağcı iseniz, çıkarcı iseniz, işe yaramaz beceriksiz iseniz, yani insanlara muhtaç iseniz meseleniz yoktur hiçbir şeyle. O zaman hayat kolaydır, süslü birkaç kelime bir kaçta maske tamam.

Muhalif olmak zor iştir, uğruna olmak, ömür vermek, gönül vermek , can vermek can bilmek. Hep yüreği elinde dolaşmanız gerekir hep sevmek. Kostüm giyme ile rol çalmayla yapılmaz, yürek ve bilek ister can ister kan ister, rahatınızın kaçması gerekir. Evde tv dizileri, çekirdek çitleyerek bir kaçta insanla bir araya gelerek dava adamı olunmaz, acıyı içmek gerekir , yanarak pişmek vesselam!..