Kurban ibadeti insanlık tarihi ile başlar. Kur’an ile, Allah’tan başkası adına kesilmesi kesin olarak haram kılınan kurban ‘yaklaşmak’ anlamına gelir. Ve samimi kulu Rabb’ine yaklaştıran ibadetlerden biridir. Nimetlere şükretmektir kurban; Allah’a halisane teslimiyettir.

Kurban tam bir teslimiyet ve itaatle, çok sevdiği oğlunu Allah için feda edebilen Hz. İbrahim(as)’ın kutlu anısıdır. Müminler her kurban kesiminde, Hz. İbrahim(as) ile oğlu Hz.İsmail(as)’ın Yüce Allah’ın buyruğuna kayıtsız şartsız itaat konusunda verdikleri başarılı imtihanı hatırlar ve benzer bir itaati yaşayabileceklerini sembolleştirmeye çalışırlar.

Allah’a Ulaşan Et ve Kan Değil, Takvadır

İnanan insanlar için Allah’ın hoşnutluğunu kazanabilmek, her şeyin üzerindedir. Bu nedenle onlar yaşamları boyunca kendilerini Allah’a daha yakın kılacak yollar ararlar.

Yapılan ibadetler insanı Allah’a yakınlaştıracak önemli bir yoldur ancak ibadetlerin yalnızca fiili olarak yerine getirilmesi yeterli değildir. Allah Katında ibadetleri geçerli kılan, tüm bunları samimiyetle yapmaktır.

Örneğin namaz, oruç, infak, itaat gibi ibadetleri yerine getirirken, kişinin o andaki niyeti ve kalbinden geçirdikleri önemlidir. İnsan ibadetlerini, Rabb’i karşısındaki aczini düşünmeden, yalnızca alışkanlıkla yapmamalı. İnsan sorumluluklarını, Allah’ın kendisinden hoşnut olmasını dileyerek yerine getirmeli, O’na ne denli muhtaç olduğunun bilincinde olarak ibadet etmeli ki Allah Katında beğenilsin. Yüce Allah, kesilen kurbanın eti ve kanının değil, ibadeti yapan kişinin kalbindeki takvanın Kendisi’ne ulaşacağını bildirerek tam da bunu hatırlatır:

Onların etleri ve kanları kesin olarak Allah’a ulaşmaz, ancak O’na sizden takva ulaşır. İşte böyle, onlara sizin için boyun eğdirmiştir; O’nun size hidayet vermesine karşılık Allah’ı tekbir etmeniz için. Güzellikte bulunanlara müjde ver. (Hac Suresi, 37)

Kurban, Allah’tan Başka Her Şeyi Kurban Etmektir

Kurban, Allah’ın hoşnutluğunu kazandırması umut edilen bir vesiledir. Samimi müminler, sahip oldukları tüm nimetleri Rabb’lerinin rızasını gözeterek büyük şevkle harcarlar. Kurban, Yüce Allah’a olan sadakatin, O’nun rızasını hiçbir dünyevi nimete değişmemenin, bu uğurda her şeyi feda edebilecek olmanın kanıtıdır.

Kurban, Allah için O’nun adına, O’na yakınlaşmak amacıyla, O’nun dışındaki her şeyi kurban etmektir. Allah’tan başka İlah edinilen putlar, tutsağı olunan bencil tutkulardır kurban edilenler…

Allah’a gönülden boyun eğen, teslimiyet ve itaatin en önemli örneğini gösteren Hz.İbrahim(as) ve Hz.İsmail(as) gibi, tam bir teslimiyetle teslim olanlardan olmayı dileyelim. Sahip olduklarımıza tutsak olmayalım. Mallar gönlümüzde değil, elimizde olsun. Servetlerin geçici sahipleri elleri boş olarak yokluğa döndükten sonra varlığı devam eden, servetlerin gerçek sahibi olan Allah’a yakınlaşmaya vesile olsun. Allah’ın sınırlarından uzak ancak Kendisine yakın yaşamak duamız olsun…

"Rabbimiz, ikimizi Sana teslim olmuş (Müslümanlar) kıl ve soyumuzdan Sana teslim olmuş (Müslüman) bir ümmet (ver). Bize ibadet yöntemlerini (yer veya ilkelerini) göster ve tevbemizi kabul et. Şüphesiz, Sen tevbeleri kabul eden ve esirgeyensin." (Bakara Suresi, 128)