Yazar Tanıtımı | sükutun fısıltısını duymaya çalışıyorum |
Yazısının Özellikleri | kaygılarımı yazıyorum |
Edebi Etkiler | Fuzuli, Nabi, Necip Fazıl, Mehmet Akif, Cahit Zarifoğlu |
Benzer Yazarlar | hiçbiri |
Özgeçmiş | 1967 Aşkale doğumluyum |
Bulunduğu Yer | İstanbul |
|
ATEŞ BAZENDE YAKMAZ
Öteden beri, Hakk âşıklarının ve şairlerin ilham kaynağı olmuş "şem" ile "pervane"...
Şem; ışık, lamba, mum, kandil demektir. Pervane de kelebek ailesindeen kanatlı bir böcek. Nerede bir ateş, ışık lamba varsa, onun etrafında yanıp da canından olma pahasına, ölesiye döner de döner pervane...
Tasavvuf edebiyatında şem ile pervane bir semboldür... Sâlikin kesretten kurtulup, vahdete ulaşması ve aşk ile vuslata ermesini anlatmak üzere kullanılmıştır...
Şems ile mevlânâ, şem ile pervane yakıştırması meşhurdur... Tabi ki aşka dair mevzular, en az kelebek kanatları kadar hassas, kar tanesi kadar hafif, yağmur damlası kadar berraktır... Biliyorum... Böyle derin bir mevzûnun boyumu aştığının da farkındayım...
Aslında ateşten bahsetmek istiyordum, onun bazen yakmadığından. İşte bu girift noktada büyük şair, Üstad Necip Fazıl aşkı çıkardı karşıma. Rab'im, Rabb'im, bu işin, bildim neymiş Türkçesi; Senin aşkın ateştir, ateşin gül bahçesi.
|
|