Sanatçının işlevsel tanımı bilinci neşelendirmektir. -Max Eastman |
|
||||||||||
|
Ey Allah’ın Resulu! On sekiz bin âlemin hürmetine koştuğu İslâm’ ın afakına doğmuş kutlu habibsin Boynu bükülmüşlerin rahmetiyle coştuğu Buhran içinde kalmış dertlilere tabibsin Nefs sarayını yıkan Medine’ nin aşk gülü Ümmet’ diye ağlayan, Ey Allah’ ın resûlü ! Gönüllerde ölümsüz sevgiye rehber olan Gözümün feri ne ki ? Sen kâinat ahengi Yegâne müşfik kalpsin sineye selam salan Her iki cihanda da var mı rahmetin dengi ? Nübüvvet döneminde ”dalâlet” ırak ildi Yüreğe merkez Kâbe ziyareti beklerken Kula kulluk etmekse yokluğunla dirildi Varlık bahçelerinde cevahirden bir cevher Gül varken dikenine talip olmuş sermetsin Mevcudatın içinde en nâdide mücevher Yer, gök ve tüm mahlûkat adınla dua etsin Hak zikreden dillerde ilahi aşk bülbülü Ümmet’ diye ağlayan, Ey Allah’ ın resûlü ! Dünya bitâp durumda ruhlar aç nefisler aç Sana biat ederse evvel ahir bahtiyar Kâfirler bile şimdi merhametine muhtaç Hilâlim doğsun ister, çocuk, genç ve ihtiyar Çağrının gölgesinde rıza aşı yenildi Damarda akan kanlar helal eti beklerken Haram lokma yemekse yokluğunla dirildi Varlığa şefkatini anlatıyor kelâmlar Mağmum ve mahzun İslâm nur nefes beklemez mi ? Şefaat için giden bu salât-u selâmlar O Kur’an ahlâkını ruhlara eklemez mi ? Gözyaşıyla taşmasın firaktaki aşk gölü Ümmet’ diye ağlayan, Ey Allah’ ın resûlü ! Dillerdeki dualar şerre karşı muhafız Dünya dediğin nedir? Sensiz arşımız dardır Bir an bile susmasın seni yâd etsin hafız Sözünün gölgesine sığınma arzum vardır Mevsiminde hidayet yeryüzüne serildi Tersine dönen cihan adaleti beklerken Hukuksuz hükmetmekse yokluğunla dirildi Ufkuna uzak olan muzdarip birer hasta Hoşgörünün sultanı, çaresize servetsin ”Sen” kokmayan lâlezar boynu bükük ve yasta Resullerin yıldızı nur yüzlü has Ahmet’ sin Sensiz nasıl gerilsin aydınlığın aşk tülü ? Ümmet’ diye ağlayan, Ey Allah’ ın resûlü ! Ey rahmet peygamberi ! Evrene merhamet ser Güçlü olan ezerken güvenli dal kalmadı İkliminde ölmeye bizlere feraset ver Senden sonra mümine güneş ışık olmadı Hicret günü ensarın savaş için gerildi Öksüze müjde ilim dirayeti beklerken Cahile şükretmekse yokluğunla dirildi O mübarek elleri yeniden asra doğsa Tevazu güneşimiz çağrımıza koşar mı ? Hicran gözyaşlarını kutsî denizde boğsa Şafağı sönmüş belde dirilip de coşar mı ? Senin risaletinle şimdi Mekke aşk çölü Ümmet’ diye ağlayan, Ey Allah’ ın resûlü ! Müjgân Akyüz
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Müjgan Akyüz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |