Çöl sıcakları hakimken ruhuma,
Buz gibi bir su arıyor gözlerim.
Buza dönmüş kalbin ilişiyor gözüme,
Buz kadar soğuk,
Buz kadar sert.


Çöle dönerken bedenin,
Arkada bıraktıklarının farkında değil.
Çöle dönerken ruhun,
Kaktüsler dikiliyor kalbimde.


Çölün toprağından sızan gül kokusu,
Kamaştırıyor dişlerimi.
Kollarımı açıp koşuyorum birden,
Senin bana koşarak geldiğini görerek.
Serap olabileceğine hiç yeşil ışık yakmıyor aklım.



Ölüme dönerken sırtını,
Yaşama isteğini okuyabiliyorum gözlerinde.
Gözlerine baktıkça okuma aşkı aşılanıyor varlığıma.
Okumayı tekrar sökmek istiyorum,
Kara tahtalardan.
Tekrar söküp,kalbine koymak istiyorum.


Jiletlerle yaptığın tek kişilik gösteri sonrası,
Yüreğinden damlayan kanları,
Bir kadehe koyup kana kana içmek istiyorum.
Bir daha sana kanmamayı umarak...



Kum saatlerini ters çevirmeden önce,
İçlerine yılanlar atıyorum.
Belki akrebi yer de,
Zaman belki durur diye.


O kadar fazlasınki içimde,
Artık çöle bile yerleşsem,
En büyük metropol olarak gösterilecektir kalbim.



| Berk Küm - Çölde Gül hasadı |