..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sevgi sabırlı ve yürektendir, sevgi kıskanç ve övüngen değildir. -İncil
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İstanbul > İbrahim Kilik




2 Temmuz 2010
Taravet ve Şetaret Demleri  
Gönüller Sultanı İstanbul

İbrahim Kilik


Erguvanlar, gözlerinize renk ziyafeti çeker , aylardan nisandır. Zaten, eskiden beri İstanbul nisana, nisan İstanbul’a pek yakışır. Nisanla ve insanla bu denli özdeşleşen,kaynaşan bir başka şehir var mıdır dünyada bilemiyorum?.. Gerçi, İstanbul’a sonbahar da yakışır. Hüznün rengi İstanbul olur yüreklerde o zaman. Yağmur toprağa biraz eğri düşer; nemli sarı yapraklar hüzün deşer yüreklerde . Sanki,buruk bir tebessümdür an, o mevsimde İstanbul’da. Ve şarkılar ayrılık üstünedir. “Yoksun diye bahçemde çiçekler açmıyor bak./Gel görüp açılsınlar devşirip göğsüne tak./Öyle yalnız ki gönlüm aylardır seni özler./Geleceksin ,döneceksin diyerek her an yolunu gözler...”


:AFED:
Erguvanlar, gözlerinize renk ziyafeti çeker , aylardan nisandır. Zaten, eskiden beri İstanbul nisana, nisan İstanbul’a pek yakışır. Nisanla ve insanla bu denli özdeşleşen,kaynaşan bir başka şehir var mıdır dünyada bilemiyorum?.. Gerçi, İstanbul’a sonbahar da yakışır. Hüznün rengi İstanbul olur yüreklerde o zaman. Yağmur toprağa biraz eğri düşer; nemli sarı yapraklar hüzün deşer yüreklerde . Sanki,buruk bir tebessümdür an, o mevsimde İstanbul’da. Ve şarkılar ayrılık üstünedir. “Yoksun diye bahçemde çiçekler açmıyor bak./Gel görüp açılsınlar devşirip göğsüne tak./Öyle yalnız ki gönlüm aylardır seni özler./Geleceksin ,döneceksin diyerek her an yolunu gözler...”


Ayrılık acısının şiddetini biraz olsun hafifletebilmek adına, İstanbul’u erguvan mevsiminde görmeli, baharın havasını çayının buğusu ile harmanlamalı insan diyorum ben. Şöyle, bir cihangir edasıyla kurulmalı Boğaz’a karşı. Mavinin diğer renklerle cümbüşüne şahitlik etmeli. Çayın kekreliği ile baharın baş döndüren kokusunu aynı anda hissetmenin hazzına varmalı. İstanbul cümle güzelliği ile sarmalı insanı. Güzellikleri, derin bir nefes alarak ciğerlerine doldurmalı. Karnı acıkınca Eminönü’nde balık ekmek yiyerek, mütevazı bir öğünle açlığı savmalı ki yemeğe fazla zaman ayırarak güzellikleri feda etmekten kurtarmalı kendini. Bir ara Mısır Çarşısı’na dalmalı egzotik baharat kokularını karıştırmalı ciğerlerine dolduduğu erguvan ve yosun kokularına.O kokuların gizemi, bir kat daha döndürmeli başı. Mutluluk sarhoşu olmalı insan…


Sonra , lâlezara inmeli cerenler tüm albenileri ile. Endamları İstanbul’un endamı ile karışmalı. Elif kametli minarelerden ezanlar yükselmeli. Cümle güzellliklerin üstüne bir uhreviyet buğusu yayılmalı. Güzellik, taravet ve şetaret demleri çayımızın demini daha keskinleştirmeli . Genzimizde baharın keskin kokusu, gönlümüzde bıçkın hayallerle ufka bakmalı. Zamanı durduramasak da anın tadı çıkarılmalı, an yaşanmalı… Lâle ve erguvan şehri İstanbul hatırlarımızda güzellikleri ile kalmalı.


Her semti ayrı iz bırakmalı yüreğimizde. Nedim’in İstanbul’unu Nedim gibi. Fatih’in İstanbul’unu Fatih gibi kabullenmeli gönüller. Yahya Kemal’le yedi tepesine, yedi ayrı gözle bakmalı; yedi güzelleri yedi göllerde yüzerken hayal etmeli. Mavi gözleri buğulu İstanbul , yalnız Türk’e ve Türklüğe ram olan bir dilber olarak kalmalı dünya durdukça. Yad ellerde telef olmamalı. Harimi ismetini emanet ettiklerince ölüm pahasına olsun korunmalı İstanbul. Fetretin değil, vahdetin gülü açmalı bahçelerinde… Ayasoyfa mahzun ,Süleymaniye öksüz kalmamalı.

Köhne zamanların şetaretli ve taravetli dilberi olarak,tazeliğini ve güzelliğini korumalı. Ağaçlerın dallarında çiçekler, gönüllerimizde sevgilinin gamzesi salkımsaçak… Albenisi İstanbul’un, hep böyle gözleri kamaştırmalı. Hayal şehir hayallerde gül olup açmalı.

Sözün hitamında tekrar başa dönersek, yolunuz İstanbul’a düşmüştür. Aylardan nisandır,erguvanlar gözlerinize renk ziyafeti çeker. İstanbul nisana , nisan İstanbul’a pek yakışır… Boğazın serin sularına vefa, sevgi, hasret ,hüzün usaresi karışır. İstanbul’da güzellikler birbiriyle yarışır. Devreder devran güzellikleri dünya durdukça başka devirlere… İstanbul’u istanbul gibi sevmek yaraşır bizlere… İstanbul gönlümüzde İstanbul olarak kalır.
Ankara,01.07.2010 İ.K




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İstanbul kümesinde bulunan diğer yazıları...
Erguvanlar Açtığında İstanbul

Ankara'da Yazılmış Bir İstanbul Yazısı


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Türkçe Sevdası
Yazmak Yahut Yazmamak
Argo ve Siyaset
Son Mülteci
Argodan Esintiler
Yazarlar Şairler ve Şehirleri
Meçhule Yazılmış Mektuplar - 18
"Yok Bu Şehr İçre Senin Vasfettiğin Dilber"
Meçhule Yazılmış Mektuplar - 16
Ayrılığın On Yedinci Günü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Hüznümüz Kahverengi [Şiir]
Arzu 1 [Şiir]
Cin Biberi [Şiir]
Erguvanlar Lâleler [Şiir]
Zaman Dar [Şiir]
Düş Gülü [Şiir]
Mülteci [Şiir]
Dem Masalı [Şiir]
Çççççççççççççççççççç [Şiir]
Pişmanlık Bestesi [Şiir]


İbrahim Kilik kimdir?

Demlik Güzeli (Namı Diğer Çay) Dilberin gamzeleri. Demliğin dem demleri. Bardakta keklik kanı. Tebessüm huzmeleri. Dostun dosta ikramı. Alır yürekten gamı. Fincanda türkü söyler. İnce bellide mani. Zamanın gül kurusu Gülde gülşen dokusu. Rehavetten kurtarır. Pek de şirin doğrusu. Bardaktır mihmandarı. Herkesin çeker canı. Yalnız bu kadar değil. Sohbetlerin mimarı. İnce bir gülüş gibi. İçe süzülüş gibi. Ülfete kapı açar. Kaldırır hep uzleti. Ankara,03. 09. 2007 İbrahim KİLİK

Etkilendiği Yazarlar:
Demlik Güzeli (Namı Diğer Çay)


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © İbrahim Kilik, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.