..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Doğru şeritte olsanız bile, olduğunuz yerde kalırsanız er geç ezilirsiniz. -Will Rogers
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Yazarlar ve Yapıtlar > yoköylebisevgili




22 Mayıs 2009
Kadının Kimliksiz Mahkumiyeti ve Naciye  
vüsat o. bener- dost

yoköylebisevgili


KADIIN SORUNSALI VE EZİLMİŞLİK.


:BAJD:
KADININ KİMLİKSİZ MAHKUMİYETİ VE NACİYE
Türkiye'de kadının erkeklere bağımlı yaşama zorunluluğu erkek egemen kültür ve zihniyetin kaçınılmaz bir sonucudur. Kadın üzerindeki erkek baskısı, eril kültürün birçok alandaki hakimiyeti, bu kültürün popüler kültür, medya, iletişim araçları yoluyla da yaygınlaştırılması ve cesaretlendirilmesi kadını ve kadın kimliğini eril kültürün üzerinde yükseldiği bir nesne ve araç haline getirmiştir. Kadın, bu kültür ve kimliğin baskısı altında ya kendi kimliğini reddedip egemen erkek kimliğini içselleştirerek ya da bu kültür ve kimliğe kayıtsız şartsız boyun eğip sadakat göstererek var olabilmiştir. Sonuç olarak her iki durum da kaçınılmaz olarak kadının kendi kimliğinden soyutlanıp kimliksizleşmesine neden olmuştur. Vüsat Bener'in Dost adlı öyküsü de temel olarak kadının tek başına bir kimlik olamayışının yarattığı çaresizliği, erkeğe boyun eğişi, kadının kimliğinden erkek egemen baskı yüzünden soyutlanmasını sorunsallaştırmıştır.


Kadının erkek egemen kültüre boyun eğişini ve sonucunda kimliksizleşmesini temellendirmek için yazar daha hikayenin başında erilliğin belirgin ögesi olan baskıcı bir erkek-koca karakteri çizmiştir. Bu karakter Naciye'nin kocası olan Kasap Ali karakteridir. Kadının ezilmişliğini ve ayakta tek başına duramayışını-durdurulamayışını okur gözünde haklı bir yere oturtmak için Kasap Ali karakteri yazar tarafından baskıcı erkekliğin en uç noktalarına çekilmiştir. Ali'nin mesleğinin kasap olması bir tesadüf değil, yazarın yaptığı isabetli bir seçimdir. Bir diğer erkek karakter olan Niyazi'nin gözünden Kasap Ali'ye baktığımızda Ali'yi ''Eline geçen parayı içkiye yatırır'', ''Bir yanda et parçalar, ötede kanlı ellerini pis önlüğünde temizleyerek rakısını gırtlağına aktarır''(sf:9) bir karakter olarak tanıtmıştır. Kasap Ali bu şekilde kirli, kanla uğraşan, sürekli içki içen bir karakter şeklinde verilerek okurun gözünde daha hikayenin başında antipati kazanmıştır. Aynı şekilde Ali'nin ağzını elinin tersiyle silmesi, suyu testiden içmesi gibi küçük gözükebilen ayrıntılar da kadın üzerinde baskı kurabilecek erkek tipinin çizilmesinde önemli rol oynamıştır. Böyle çizilen bir karakter üzerinden yola çıkarak da Ali'nin karısı üzerinde baskı kuracak ve onu egemenliği altına alacak birisi olduğu anlaşılmaktadır.


İkinci olarak; her ne kadar Niyazi'yi varoluşsal sıkıntıları olan ve nispeten düşünen bir karakter olarak en başta görsek de, O'nun da kadına-Naciye'ye olan bakışında erkek egemen zihniyetin sınırlarını- Kasap Ali kadar yüksek seviyede olmasa da- aşamadığını görmekteyiz. İlk olarak Niyazi ve Kasap Ali arasında geçen kadınlarla ilgili diyalogda Niyazi okur gözünde olumlanmaktadır. Bu diyalogda Kasap Ali'nin genel olarak kadını, özelde ise kendi karısını aşağı gören ''Kadın yüktür yük. Atmaya bakmalı''(sf:11) sözlerine karşılık Niyazi ''Kimse kimsenin yükü değildir''(sf: 11) diyerek okur gözünde ayrıcalıklı bir yere yerleşmiştir. Buna rağmen hikayenin ilerleyen kısımlarında Naciye ile Niyazi arasında geçen öpüşme sahnesinden sonra Niyazi'nin kadınlarla ilgili '' Şu kadınlar kuş beyinli. Hiç düşünmüyorlar ki...'' sözlerini söylemesi okura Niyazi'nin de genel erkek zihniyetinden çok da ayrı olmadığını göstermektedir. Böylelikle varoluşsal sorunlar yaşayıp bunu değişik yollarla gidermeye çalışmasına rağmen Niyazi'nin de Kasap Ali'den çok kesin çizgilerle ayrılmadığı okurca görülmektedir.


Son olarak kadının tek başına var olamaması ve ezilmişliği sorununa Naciye perspektifinden baktığımızda Naciye'nin çaresizlik içinde bir yere tutunma ihtiyacı duyan bir karakter olduğunu görmekteyiz. Kadın kimliği erkek kimliğinin yani kocası Kasap Ali'nin baskısı altında ezilmiş olan Naciye Kasap Ali'ye tam bir itaat halindedir. Tek başına var olamayacağını içselleştirmiş olduğu için ise Kasap Ali'nin çocukları ve kendisiyle ilgilenmemesine, kötü muamelelerine, ailesine olan itaatsizliğine ve duyarsızlığına baş kaldırmamakta, başka bir çıkış yolu olmadığı için Ali'ye korku ile sonsuz itaat etmektedir. Fakat daha sonraları Ali kadar sert ve baskıcı bir karakter olmayan Niyazi, Naciye'nin kendisine olan ilgisini fark etmiştir. Niyazi'nin zihninden geçen ''Naciye'nin hayran bakışlarını üzerimde duydum''(sf:14) sözleri Naciye'nin hayranlığını fark ettiği andır. Daha sonra Naciye'yle yalnız kalmaları, aralarında gerçekleşen yakınlaşma Naciye'de Kasap Ali'den kurtulabileceği ve ''sığınacak bir liman bulduğu'' düşüncesini güçlendirmiştir. Böylece aralarındaki ''ağabey'' mesafesi ortadan kalkmış, Niyazi'nin Ali gözündeki ulaşılmazlığı da yok olmuştur. Bu ulaşılmazlığın Naciye gözünde yok olduğunu Niyazi'ye yazdığı mektuptaki cüretkar sözlerinden anlamaktayız. Naciye'nin Niyazi'yi kurtuluş olarak görmesi ve ona tutunacak bir dal gözüyle bakması da yine Naciye'nin kimliksizleştiğinin, zayıflığının ve tek başına ayakta kalamamasının göstergesidir.


Niyazi'yle Naciye arasında geçen yakınlaşma ve öpüşmeden sonra Niyazi'nin mektubu okumasının ardından Naciye, Niyazi'nin gözünde yine küçümsenecek basit bir kadın haline dönüşmüştür ve reddedilmiştir. Bu da Naciye'de hayal kırıklığına neden olmuş ve Naciye bu hayal kırıklığıyla gerçek hayatına Kasap Ali'nin '' Naciye, kahvemi getir'' (sf:21) seslenişiyle tekrardan dönmüştür.Dikkat edilmesi gereken nokta Naciye'nin reddedilmesi değil, kurtuluşu sürekli ''daha iyi'' bir erkeğe bağlanarak aramakta olduğudur. Naciye kadınlığını ve kimliğini kazanma amacında olmamış, aksine sadece Niyazi'ye umut bağlayarak üzerindeki baskıyı değiştirme yolunu seçmiştir. Kimliğini sahiplenmemesi ve baskılara karşı koyacak güç ve bilgisi olmadığından,yalnızca bir başka sığınak aradığından dolayı da Niyazi'nin kendisini reddetmesi büyük hala kırıklığı olmuştur Naciye için.

Sonuç olarak, Naciye karakteri erkek egemen zihniyetin ve eril baskının mağduru olmuş kadınlığın, kadının kimliksizleşip baskı altında çaresizleşmesinin, ezilmişliğin simgesi olarak çarpıcı bir örnek olarak hikayede önemli bir karakterdir

SERCAN TAŞ

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


yoköylebisevgili kimdir?

insanlık halleri.

Etkilendiği Yazarlar:
orhan pamuk, perihan mağden, murat belge, nüket esen, berna moran, murathan mungan, adalet ağaoğlu


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © yoköylebisevgili, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.