Herkes aynı notayı söylediğinde uyum elde edilmiş olunmuyor. -Doug Floyd |
|
||||||||||
|
İki gözüm... Sana bu kelimeleri dört metrelik Bir odadan yazıyorum. Belki de hiç görmeyecek gözlerim, İstanbulda günün batışını. Belkide hiç görmeyeceğim, Bu müebbetlikte gözlerinin rengini. İki gözüm... Burada zaman sadece düşüncelerle geçiyor, Bazen bir kuş konuyor parmaklıklara Bazense ali gardiyanın sesi bozuyor gecenin sessizliğini, Yapayanlız bir hücrede ne olmasını bekliyebilirdim ki! Ancak yapabileceğim düşüncelere dalmak, Güzellikleri çıkarmak içinden, Yani iki gözüm seni çıkarmak hatıralardan. Seni saklamak şimdilik atmakta olan yüreğimde; Biliyorum şimdi sahilde simitçiler, Helvacılar işlerini yapmakta; Çocuklar parkta oyunlar oynuyordur, Belkide sen şu anda denize bakıyorsundur, Deniz gözlerinle. Buradan Deniz gözükmüyor ki iki gözüm, Sadece Deniz gözlerin kalmış aklımda Birde hakimin kalemi kırdığında O hüzün yüzün gitmiyor aklımdan. Kapıların üstüne kapılar kapanıyor, Sanki üç adımlık odada alacaklar seni benden, Direniyorum iki gözüm, İnan seni unutmadım, unutamam ki! Her geçen gün içimde büyürken sen. Zaman geçmekte inadına Sayılı gün derler geçermiş Bu kadar azken zamanım Ölüm değil korkum iki gözüm Ölüm değil. Seni bende öldürecekler, Bu kalbim senin için atmıyacak artık Buna yanıyorum. Duvara kazıdım adını, O pis boyasız duvara kazıdım. Ben yarın gideceğim, Adın kalsın yeni gelenlere hatıra. Birde bu gün son kez parmaklıklara ekmek koydum Minik serçe yesin diye. Çok soğuk burası iki gözüm. Senin ışığın aydınlatıyor hücremi. Seninle ısınıyorum. Zaman geçiyor. Öylesine çabuk. Bak sabah olmak üzere, İmam efendi gelmiş dua etmeye. Ali gardiyan dün sormuştu son isteğimi, Bir kağıt bir kalem demiştim. Son kez sana yazmak için iki gözüm. Ve son noktayı koymuyorum canımın içi, Ben seni bir anlık değil, ilelebet sevdim. Az sonra götürecekler beni avluya Avludaki üç ayaklıya Yani son kez gökyüzüne bakacağım. Son koyduğum ekmeği yerken minik serçe Artık ben olmuyacağım, Sakın ağlama iki gözüm. Bu mektup sana ulaştığında, Sen bu satırları okurken yanında olacağım; İstanbul'da ilk bahar olmuş bak Seninle dolaşacağım, Ve seninle bakacağım boğaza deniz gözlerinden Sakın üzülme. Beni öldürselerde Seni alamazlar ki benden, Seni daima seveceğim İki gözüm,Sevdiğim,Aşkım.... Gürsel Pal
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Gürsel Pal, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |