..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Bir kitabın kaderi okuyanın zekasına bağlıdır." -Latin Atasözü
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Ayşegül Doğrucan




3 Kasım 2008
Büşra Mağlup!  
Ayşegül Doğrucan
Şehir dondu kaldı, onlara anlam veremeden, korkudan sessiz sessiz titredi. Sanki bir çıtırtı onları daha çok kızdıracak, daha çok azdıracaktı. Koca şehir çıtını çıkaramadı. Şehir mağluptu, onlar muzaffer…


:AHHF:
     Halkalar denizin üzerinde birbirine karışıyordu. Her damla, üzerinde iz bırakmak istercesine, hatta ona meydan okurcasına büyük bir şevkle düşüyordu denize. Yağmurun sesi dalgalara, dalgalarınki yağmura karışıyordu. Yağmur, deniz, rüzgâr adeta birbirlerine güç gösterisi yapıyorlardı. Bu, belki bir savaştı aralarında her daim yaşanan, belki de ayrılmaz dostların ebediyet dansı…
     Deniz derinliğini haykırıyordu biçare yağmura; yağmur, denizin varlığını devam ettirdiği için minnet duyması gerektiğinde ısrarcıydı. Rüzgar damlaları savuruyor, denizi parçalıyor, sahildeki her şeyi dağıtıp ikisinin de saçma gurularına kızıyordu.
     Saatlerce uğraştılar birbirleriyle, ama üstünlüğünü ilan edebilen çıkmadı aralarından. Yağmur son bir atakla var gücüyle bastırdı. Damlalar o kadar sık düştü ki, göz gözü görmez oldu.
     Yağmurun şerrinden korkan köşelere kaçtı; şemsiyeler beyaz bayrak çekti, kapandı; arabalar motor durdurdu. Büyüklüğü karşısında diğerlerinin acizliğini gören yağmur gururla gülümsedi; bu şevk gücüne güç kattı, daha fazla bastırdı. Deniz de, rüzgâr da görmüştü onun büyüklüğünü. Sokaklardan akan şelaleler kanıtıydı büyüklüğünün.
     “Yetmez!” dedi rüzgâr, “Bu kadar kolay, bu kadar basit numaralarla en büyük olunmaz.” Ve var gücüyle esti. Kendini iri sanan damlalara haddini bildirmek şart olmuştu. Damlalar yollarını şaşırdılar; nereye gittiklerini bilemez oldular; yönlerini bulamadan savruldular etrafa. Yağmurun tehdit ettiği yapraklar titremeye başladılar; dallarından uçacak hale geldiler, öyle ki üzerilerinde kısa süre önce yer edinen yağmur damlaları daha fazla tutunamadılar. Damlaları yapraklardan kovmak yetmedi, ağaca göz dikti rüzgâr. “Senin gücün ancak yapraklara yeter!” diyen ağacı salladıkça salladı son bir hırsla; yapraklara tutunan son damlalar da yapraklarla birlikte yere indi. Kökleri toprağa iyice sarıldı, evlatlarını aynı toprağa veren ağacın. “Yeter artık! Bitirin şu saçma oyunu..” diye haykırdı. Duyan olmadı… Yağmur rüzgâra, rüzgâr yağmura inat şiddetlendikçe şiddetlendi.
     Ve deniz “Şiddetiniz ancak gücüme güç katar!” diye haykırmaya başladı. Gelen her damlayı yuttu, rüzgârın her tokadında, yediği tokattan daha güçlü bir dalga savurdu. Rüzgâr esti, dalga büyüdü; rüzgâr coştu, dalga uçtu. Ne sahiller kaldı, ne de denizi fethe alışkın sandalar, gemiler. Deniz yuttu ne var ne yoksa…
     Şehir dondu kaldı, onlara anlam veremeden, korkudan sessiz sessiz titredi. Sanki bir çıtırtı onları daha çok kızdıracak, daha çok azdıracaktı. Koca şehir çıtını çıkaramadı.
     Şehir mağluptu, onlar muzaffer…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bir Nefeslik...
Bahar Sabahları...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sonsuzu Kucaklamak... [Şiir]
Bir Çocuk Hikayesi [Öykü]
Kaderin Kaşları [Öykü]


Ayşegül Doğrucan kimdir?

felsefeci

Etkilendiği Yazarlar:
Cemil Meriç, Alev Alatlı, Halil Cibran


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ayşegül Doğrucan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.