Sanatçının işlevsel tanımı bilinci neşelendirmektir. -Max Eastman |
|
||||||||||
|
3:30 telefonum çaldı arkadaşım Mutlu yeni kuaförden gelmişim saçlarım kesilmiş daha yeni yüzüme alışamamamışım açmak istemedim ilk an gel diyecek biliyorum sonra aç dedim boşver git hülya evde olmaktan iyidir onun yanında olmak evde değildim yeni geldim yemek yiyeyim gelirim dedim gel ben söyleyeyim yemek beraber yiyelim dedi yok hayır yiyip geleyim dedim tamam dedi çaresiz benim de gitmemekte ısrar edipte yediğim iki yumurtadan başka bir şey değil aslında ama hep ondan olmaz ki ben hiç hesap ödemiyorum onun yanında neyse nisan kitabevinde buluştuk 4:00 sıraları yanında bir arkadaşı varmış oturuyorlar keyfi yerinde belli hoş –spor seveceğim gibi de bir gömlek giymiş üstüne traş olmuş kendine bakmış hoş tatlı görünüyordu biraz 3 kişi oturduk lafladık filan sonra mutlu yürümek istedi benimde canım istiyordu zaten kalktık adalardan uzaklaşalım istiyorum dedim tülomsaş parkı tarafından hasan polatkan bulvarına çıktık burger kıng de bir şeyler yedik karaib korsanlarına afm de sinemaya girdik seslendirmesi bir haikaymış o salonun esk. Bir numaralı semtidir zaten o bulvar afm de öyle bir numaralı sinema salonudur sonra bir de bilet alma sırası falan bekşemedik hemen bir telefonla halletti işini daha önce orada çalışmışlığı vardı koca bir paket patlamış mısır almış yanında kola zaten burger kıngteki kolamı bitirememiştim daha oradada yine patates- hamburger- cola menüsü oha oldum yani en güzeli de sinemanın ikinci perdesi oldu bizim için o samimiyet sıcaklığını hissetmeme yol açtı ne çıkardı başımı ona yaslasam benimle herşeyini paylaşıyor olan biri için insan bazen anı yaşamalı derim hep bir daha fırsat olmayabilir böyle bir an ele geçmeyebilir keşke o gün demektense anın tadını çıkarmanın mutluluğmu paylaşmanın tam sırasıydı sıcaklığımı esirgemedim ondan elimi tuttu sarıldı dokundu ama bu beni rahatsız etmedi çünkü ortada yalan yoktu, aldatma yoktu... çıktık sinemadan durğa kadar yürüdük saat 9:30 olmuştu ya hemen binip gidecektim ya da 10:10 otobüsüne kalacaktım. Kal dedi geç olur gideyim teşekkür ederim bu gün için dedim. İyi oldu sen olmasan sinemaya girmezdim dedi Pişmanlık yoktu Onda da memnundu birlikte geçirmiş olduğumuz günden Yüreğine sağlık arkadaşım teşekkürler...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ALEYNA AYAZ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |