..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamın tanımı yoktur. -Halikarnas Balıkçısı
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > A.A




24 Aralık 2006
Kalabalık Özlemi veya Yalnızlık Korkusu  
A.A
Belki yakışıklı bir yalnızlık, üzerimizde güzel duruyor olabilir. Neden mi? Biz seçmişizdir o yalnızlığı da ondan. Ya bizim seçmediğimiz yalnızlıklar?


:BJCG:
Yorgun değildir. Hatta uzun zamandır kendini hiç böyle hissetmemiştir; somut kavramlardan sıyrılmış gibi, kendini tüy kadar hafif hissetmektedir. Önünde durduğu eski ahşap kapının kilitleri ağır ağır açılır. İçerideki karanlık, dışarıdaki güneşli hava ile yüz yüze gelince, bir perde gibi geri çekilir. İçeriye doğru birkaç adım atılır… ve sonrasında, soldaki küçük salondan çocuk sesleri yükselir. Bordo renkli oturma takımının ahşap kenarları parıldamaktadır. Üçlü koltuğun hemen yanında bir sehpa ve üzerinde yanan bir mum vardır. Kimseye aldırmaksızın oyun oynayan çocukların yüzlerindeki yaramaz maskenin altında, hayatın tüm sorumluluklarından habersiz, kaygısız bir gülümseme ve arkadaşlarla oyuncakların paylaşımından ortaya çıkan pürüzsüz bir keyif yatmaktadır. İlerlemeye devam eder, kendini adeta havada sürüklenen bir beden gibi hissetmektedir. Ne tarafa gitmek istediğini kendi değil, kendi içinde ama hiç ulaşamadığı bir ‘öğe’ tayin etmektedir. Odadan çıkıp üst kata gitmek için, kısa ve geniş bir koridordan geçer. Sağda mutfak ve kiler, solda ise büyük salonun girişi vardır. En dipteki beyaz merdivenlerden yukarı çıkar. Ancak hâlâ nereye gittiğine anlam verememektedir. Üst kata çıkıldığında, uzun, beyaz bir koridorla karşılaşır. Koridorun sonunda bir kapı vardır. Kendini birden ayaklarının üzerine yürümesi için bırakılmış, küçük bir çocuk gibi hisseder. Zira artık, yere doğru baktığında çıplak ayaklarını görebilmektedir. Hatta elleri, saçları ve tüm bedeni tekrar ona verilmiş gibi, somut bir hâle gelmiştir. Karşıdaki kapıya doğru koşmaya çalışır, gördükleri bembeyaz bir koridor ve duvarlardaki tablolardan ibarettir. Yaklaştığında tabloların, fotoğraf olduklarını anlar. Sırayla, sağdaki ve soldaki fotoğraflara bakarak kapıya doğru yaklaşır. Gördükleri çok tanıdıktır. Çocuklar görür karelerde. Onlar arkadaşlarıdır. Özlediği arkadaşları! Kendi de vardır orada. Ancak arkadadır. Oyuncaklarını paylaştığı arkadaşlarına bakmaktadır. Yüzündeki gülümseme, o andan alınan keyif dışında, çocukluğun tüm saflığını da öne çıkarmıştır. Birkaç resim sonra okul yıllarını görür. Bir teneffüste çekilmiştir fotoğraf. Herkes boy sırasıyla sınıfın kara tahtasının önünde poz vermiştir. O en başlardadır. Ardından diğer resimlere doğru hareket eder ve artık coşkuyla koşmaya başlamıştır. Önünde durduğu resim evliliğidir. Çevresinde duran arkadaşları, onun bu mutlu gününe şahitlik etmektedir. Merak içinde biraz daha ilerler, artık orta yaşlarını çoktan geçmiştir. Fotoğrafa baktığında, eşi ve üç çocuğuyla poz vermiş olduğunu görür. Her resim yeni bir anısını canlandırır. Artık beyaz koridorun sonundaki kapıya az kalmıştır. Hemen yanındaki resme göz atar. Eşi resimde yoktur. Sadece asker olan çocukları, kırışık bir surat ve kırlaşmış saçları karşılar onu. Hızla kalan birkaç resme bakar. Mezar taşları görür. Hem de 3 tane. Kendisi fotoğrafın köşesinde, ağlıyordur… İçini bir korku kaplar. Resme iyice yaklaşır. Mezar taşlarının üzerinde çocuklarının isimleri yazıyordur, hem de şehit ibaresinin altında. Ağlamak ister ama ağlayamaz, gözlerini kapatır. Suratını beyaz kapıya doğru çevirir ve kapının yanına koşmaya çalışır. Yararsızdır çünkü artık koşamaz. Yorgundur ve bitkin gibidir. Ancak bu durumun tam adını koyamaz. Yavaş yavaş kapıya yaklaşır. Kenarı aralık olan kapıyı açmak için belli ki itmesi yeterlidir. Öyle yapar ve içeri girer. Yine çok büyük olmayan, beyaz bir oda ile karşılaşır. Tam karşıda bir fotoğraf daha vardır. Yaklaşır. Bu fotoğraf yalnızlığın resmidir. Ardından ışığı görür ve uyanır.

Ertesi sabah, Şişlideki beyaz köşkte, kimsesiz yaşlı bir bayan ölü bulunur. Girişin hemen solundaki küçük oturma odasında, ahşap kenarlı, eski, bordo renkli koltukta uyuya kalmış ve 96 yaşında, uykusunda eceliyle ölmüştür. Yaşlı bayanın yanında erimiş bir mum durmaktadır ve tam karşısında bir ayna. Muhtemelen son gördüğü görüntü, yaşlanmış kendi suretidir…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Şimdi Git Be Umut, Yalnız Bırak Beni [Şiir]
Umutların da Son Kullanma Tarihi Olmaz mı? [Şiir]
Görürkişi [Şiir]
Sahibi Olduğun T - Shirt, Canını Alır mı? [Deneme]


A.A kimdir?

Artık sevdiği sularda yüzmeye çalışacak biri. . .


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © A.A, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.