Hayaller olmasaydı, umutlar dünde kalırdı. - Dolmuş atasözü |
|
||||||||||
|
Akşam üstü fırından çıkardığınız mis gibi keki, dumanı üstünde bir bardak demli çayı paylaşacak birilerini ararsınız. Pencere önünde durup gelip geçeni izlersiniz. Kapı arkasında bekleyip, apartmandan inip çıkanların kapınızı çalarak hal hatır sormaları için dua edersiniz. İki kelime konuşmaya hasret kalırsınız. Hastalandığınızda sadece ateşinize bakmak için bile olsa bir dost eli ararsınız. Arsız, sırnaşık, yapışkan yalnızlık hayatınıza girdiğinde her şeyden elinizi eteğinizi çekersiniz. Sabah kahvaltı hazırlamaya üşenir, kendinize yemek bile yapmazsınız. Bazen kitaplara sığınırsınız. Karakterler en yakın arkadaşlarınız olur. Bir köşede sessiz ve sabırla bekleyen yalnızlık kitabın son sayfasını çevirdiğinizde tekrar çıkıverir ortaya. İnsan sesi duymak için balkonda oturursunuz saatlerce. Birbirleriyle konuşarak, gülerek geçip gidenlerin arkasından bakakalırsınız öylece. Kendinize “keşke benimde bir arkadaşım olsaydı” dediğinizi duyarsınız. Sonra aynalar girer hayatınıza orada kendinizi gördüğünüz halde başka biri varmış gibi sohbet edersiniz. Gençlik yıllarınızı anlatırsınız okul anılarınızı, aşklarınızı. Kah gülersiniz kah ağlarsınız. Yalnızlığın vazgeçilmez arkadaşı depresyon da sizin eve yerleşir. Onlar mutludur, hallerinden memnundur ama siz değilsinizdir. Günler geçtikçe daha bir kapanırsınız hem içinize hem evinize. Gücünüz kalmaz artık yaşamaya. Ne evden dışarı çıkabilirsiniz nede arkadaş edinecek bir ortam bulabilirsiniz kendinize. Eğer kader yaşamınızda bir değişiklik yapmaya karar verip de tesadüfen birini yollamazsa hayatınıza siz artık hep yalnızsınızdır. İnsanların değerini kaybedince anlarsınız ama kazanmak için hiç bir şey yapmazsınız. Bir süre sonra arsız, sırnaşık, yapışkan yalnızlık sizinle konuşmaya başlar. En yakın dostunuz olduğunuza inandırır sizi güveninizi kazanır. “Herkes gitti ama ben buradayım her zaman yanındayım” der. Öylece kanıverirsiniz ona. Sonu gelmez bir ilişki kurarsınız. Ve artık hep yalnız kalırsınız.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © tibet, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |