Bölüm 3: Oyun devam ediyor

Günlerden pazartesi. Saat 2.00’ydi ve Yeşimler’ in eviydi. Her şeyin başlamasına sebep olan o gizemli CD’yi takıyorlardı bilgisayara. Ve şimdi karşılarına seçenekler bölümü çıkmıştı. Seçenekler şöyle idi;
1-Oyuna en baştan başlayacağım
2-Oyuna kaldığım yerden devam edeceğim.
Gamze 2. seçeneğe tıkladı. İşte! Kaldıkları yerden başlamışlardı. Yani Level2’den.
—Yeşim sen dün bir şey bulmuştun. Nasıl çıkacağımızla ilgili! Neydi o?
—Taşın üzerine rujla anahtar deliğinin şeklini çizelim. Ve o izlerin yardımı ile taşı kıralım. Sonra da taşı anahtar deliğine sokalım.
—İzlerin yardımı ile mi?
—Yani rujla çizdiğimiz anahtar deliğinin oluşturduğu izlerin dışını kıralım. Geriye de anahtar deliğinin şekli kalsın. Onu da kapının anahtar deliğine sokalım.
—Olur.
Ve rujla kapının anahtar deliğine sonra da taşa tıkladılar. Ardından da taşı alarak yere tıkladılar. Planları işe yaramıştı. Taş anahtar deliğinin şeklindeydi artık. Yalnızca taşı alıp kapının anahtar deliğine tıklamak kalmıştı. Ve bunu da yaptılar. Ama hiçbir şey olmamıştı. Gamze;
—Yeşim bence taşın arkasına kemerin sivri yerini batıralım. Ve taşla kemer bu şekilde birleşikken kapının anahtar deliğine sokalım.
—Olabilir.
Gamze’nin dediklerini uyguladılar. Tabi onlar bunu yapar yapmaz kapı aralandı. Ve aralandıkça sanal bahçeye ışıklar süzüldü. Bu ışıkların arasından ise bir yazı çıkmıştı.Level3…
Karşılarına 2.Bölüm’ de geçmiş oldukları kapının aynısı çıkmıştı. Tek fark bu kapının etrafı yeşil otlarla değil toprakla kaplı olmasıydı. Sanırım bir de kapının anahtar deliğinin şekli farklıydı. Cesedi birkaç dakika önce geçmiş oldukları kapıya tıklayarak aldılar. Dikkatlerini ise ekranın altındaki eşyaya odakladılar. Eşyalar diyemeyeceğim çünkü ekranın altında yalnızca ilk bölümden aldıkları kâğıt parçası vardı. “Kâğıtla ne yapılır?” diye düşündü Gamze. Anladığım kadarıyla Yeşim de aynı şeyi düşünüyordu.
Gamze yere, toprağa tıkladı. Böylece biraz toprak parçası almışlardı. Yeşim toprak parçasıyla kâğıdı birleştirdi. Kâğıt şimdi silindir şeklini almıştı. İçi ise toprakla doluydu. Gamze bu şey ile ( toprak ile kâğıdın birleşmesinden oluşan cisim ile) kapının anahtar deliğine tıkladı. Kapı 2.Bölüm’ün sonunda olduğu gibi aralanmaya başlamıştı. Aynı o bölümde olduğu gibi kapı aralandıkça ışıklar saçılmıştı etrafa. Ardından da Level 4 yazısı…
Önlerinde beş kişi duruyordu. Hangisinin, yanlarında taşıdıkları cesedi öldürdüğünü bulacaklardı. ( Yeşim beş kişinin de erkek olduğuna ve cesedin de kadın olduğuna dikkat etmişti ) Aralarından bir tanesi çok zengine benziyordu. Bu giysilerinden anlaşılabilirdi. Üzerine siyah ceket, mor gömlek, siyah pantolon, siyah ayakkabılardan oluşan bir takım giymişti. Elinde ise mor bir şemsiye vardı. 2.adamın üzerinde ise yeşil bir kazak, siyah bir pantolon ve siyah ayakkabılar vardı. 3.adam mavi bir şapka takmıştı. Üzerinde ise mavi bir gömlek, siyah pantolon ve siyah ayakkabılar vardı. 4. adam kahverengi şapka, kahverengi gömlek, kahverengi kemer, kahverengi pantolon ve kahverengi ayakkabılar giymişti. 5. adam ise mayoluydu. Bu adamların hepsi esmerdi. Ve korkunç tiplerdi. Neden kadını öldürmüşler di ki? Belki kavga etmişlerdi. Ama bir kavga sonucu cinayet! Fazla ağır öyle değil mi?
Gamze bir şeyler hatırlamışa benziyordu. İlk geldikleri odada yatağın içinde kahverengi bir kürk manto vardı. Kahverengi takım giymiş adama ait olabilirdi. Bunu Yeşim’e açıkladı.
Yeşim;
—Olabilir ama cinayeti işleyeni bulmamız için tek hakkımız var. Söylediklerinden emin olmalıyız.
—Doğru! Hadi bu adamların üstünü arayalım.
5. adamdan bir şey çıkmadı. 1.sinden gözlük, 2.sinden tarak, 3.adamdan ise içi su dolu bir pet şişe çıktı. 4. adamdan da bir havlu.
—Bu havlu ile o kadını boğmuş olabilir, dedi Gamze.
Yeşim bunu doğruladı. Ama
—Belki 5. adam ilk geldiğimiz odadaki yorganla boğmuştur.
—Ve bir iz bırakmamak için yanına eşya almamıştır.
—Evet
Peki, bu cinayeti kim yapmıştı. 4.mü? 5.mi? Yoksa 1. mi? Ya 2. ise! Belki de 3. dür!

Bölüm 4: Gamze anlatıyor
Gamze;
—Bir kitap okumuştum. Cinayetleri çözmenin en kolay yollarını anlatıyordu.
—Anlatsana! Belki yardım eder.
—Yaşlı bir kadın ve iyi bir arkadaşı aynı evde kalıyorlar. Yaşlı kadının arkadaşı bir gün ölüyor. Kadın buna çok üzülüyor ve bir araştırma yapıyor. Kadın yaşlılıktan vb. bir şeyden değil, Mark John adında birinin o kadını bıçaklaması sonucu ölüyor. Kadın bunu nasıl mı buluyor? Polislerden yardım alıyor… Polisler de parmak izi arıyorlar. Parmak izi çıkmıyor. Bu cinayeti işleyenin eldiven kullandığı anlaşılıyor. Çevredeki tüm eldivenler araştırılıyor. Bir eldiven, bulunan izlere uyuyor. O eldiveni cinayet tarihinde bir tek kişi almış. O kişi de;
Gamze tam bunu söyleyecekken Yeşim araya girdi ve
—Mark John, dedi
—Peki, biz nasıl parmak izi arayacağız.
—Oyunun başından beri bunu söylemeye çalışıyorum Gamze! Ama beni dinlemiyorsun.
—Nasıl yapacağız?
—Ekranın sol üst tarafında bir kutu var. Ona tıklıyorsun ve parmak izi bile arayabiliyor
—Sen nereden biliyorsun?
—Oyun CD’sinin kılavuzunda yazıyor.
—O zaman şu işi hemen yapalım hadi!
Bu kutuya tıklanınca bir bölüm açıldı. Parmak izi vb. şeyleri arayabiliyordu. Uzun bir araştırmanın sonunda suçlunun adının James olduğu öğrenildi. Pekâlâ, 5 kişiden hangisinin adı James’ti!
—Yeşim bak!
—Neye?
—4. adamın boynunda bir dövme var.
—Hani?
—İşte orada!
—Oh! Gördüm.
—Katil o!
—Neden?
—Dövmeye bak!
—İnanamıyorum! “J” harfi!
—Tıkla hadi.
—Tamam. Sakin ol!

Ve o kadar uğraş buna değmişti! Ekranda büyük harflerle;
WELL DONE
Yazıyordu!
—Başardık!
—Yaşasın!
—Evet!
—Oh! Bu arada gitme vakti de gelmiş!
—Tamam, yarın görüşürüz.
—Görüşürüz.

Ve bu iki kız iyi birer dost olmuşlardı. Artık her şeyi beraber yapıyorlardı. Moda hakkında tartışıyor, sinemaya gidiyorlardı. Gazete ise daha çok satıyordu. Okul ile ilgili sıkıcı şeyler yazılmıyordu. Ya da hayvanlar hakkında herkesin bildiği şeyler yazılmıyordu. Artık bu iki kız “popüler” dostlardı… Ve hepsinden önemlisi iki “bilgisayar oyunu sever” olmuşlardı.


YAZARIN NOTU: Bir bilgisayar oyunu oynamadan önce oyun kılavuzunu okuyun!