..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Sanatçının işlevsel tanımı bilinci neşelendirmektir. -Max Eastman
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yazarlar ve Şairler > Ali ŞAHİN




15 Mart 2006
"Kırlangıç Yıldızı" ve Leyla Şahin  
Ali ŞAHİN
Bir kitap ve bir şairden hareketle 80 sonrası şiirimize bir yaklaşım denemesi, değinmeler...


:DAAC:
"sonunda bir güzel insan
savaşa savaşa düşürdü
güzel tenini toprağa
'ölüm adın kalleş olsun'!
("Enver Gökçe" adlı şiir, Kırlangıç Yıldızı, Leylâ Şahin, s.62)

"..her biri ayrı bir ses ve renk olan; ve barış,kardeşlik, eşitlik hürriyet;ve bu yüksek değerler için direnişi gündeme getiren..." (L. Şahin) 40 Kuşağı toplumcu şairlerinden Enver Gökçe için yazılmış yukarıdaki dörtlüğün de yer aldığı Kırlangıç Yıldızı'nı ben de 2001 yılı nisanında bir rastlantı ile ele geçirmiş ve okumuştum: "Can Arkadaşım Melal'e, şiirin, dostluğun sonsuzluğunda... 89, 4 Kasım" diye imzalanmış kitabı geri almadan İstanbul'a dönen sahibi unutunca bende kalmış kitap. Kitaplıkta gözüme çarpınca alıp yeniden okudum sindire sindire...10.12.1954 Şavşat doğumlu şairimize yolun yarısında Enver Gökçe Şiir ödülü ikinciliği kazandırmış, yapıtı oluşturan dosya. Bu da şiiri değişik şekilde yeniden irdelememi sağladı, adına düzenlenen ödüle değer görülen yapıt, o çizgiye ne denli bağlı, daha doğrusu şairin kendi deyişiyle O "yüksek değerlere" yaklaşımı da irdelememe yol açtı ve hak ediyor dedim kendi kendime.

İlk kitap için oldukça geç kalınmış diye düşündürüyor insanı, ancak Kitabın kapağında hazır olan 3 kitabından daha söz edilmesi, ödüllerin değerini bir kez daha gündeme getiriyor bence; hiç değilse bu tür çalışmaların kitaplaşmasına vesile oluşturuyor, o bile az şey değil bence...Çıkacağı duyurulan "Ateşte Parmak Uçları", "Mayıs Şarkıları", "Lirika" adlı yapıtlar aradan geçen 15 yılı aşkın süre içinde ya çıkamamış ya da değişik adlarla çıkmış olacak: Çünkü . "Kırlangıç Yıldızı" (1989) adlı yapıtın yayınından sonra "Mayıs Şarkıları"(1989) ve "Acı Toplayan İpekli Çardak Kuşu" (2000) yayınlanmış diğer iki yapıt ortada yok bilebildiğim kadarıyla. Şair Arif Damar, Leyla Şahin'in Kırlangıç Yıldızı'nın ilk kitabı olmakla birlikte, ilk kitabının yayımlanmasını çokça ertelediği "Ateşte Parmak Uçları" olduğunu belirtiyor.

İlk şiiri henüz 5. sınıfta iken Doğan Kardeş'te yayımlanan Şahin, ortaokulda, "Çevreye Işık", Lisede "yeni Adımlar", Başköy, Direniş vb. dergilerde görünmüş;"Cumhuriyet ve Devrimlerimiz" konulu şiir yarışmasında "Son İkindiler" şiiriyle birincilik aldı. Şiirlerini 1970’li yıllardan itibaren yayınlamaya başladı. 1975-76'da "Türkiye'de Birlik " gazetesinde çalışarak köşe yazıları yazmış, 1977-87 arasında dergilerde az görülmüş, Sesimiz, Türkiye Yazıları, Güney, Kıyı, Yeni Olgu, Demokrat, Karşı Edebiyat, Broy... dergi ve gazetelerinde aralıklarla şiirler yayımlamış, bir yazısında bunları değerlendiren A. Damar; "Bir LŞ var... Genç şairin şiirlerini beğendim ben. Bana göre her yönden kişiliğini buldu o. Yayınlanabilir bunlar, yayınlanmalıdır da." (Devrimci Demokrat, 24 Temmuz 1980) demektedir daha 1980'de... Yine şair Behçet Necatigil, "Gürültü yapmadan diyeceğini diyen soluklu ve yürüklü şiir" diye değerlendirmektedir şairin şiirlerini.

Kitap, 3 bölüm olarak düzenlenmiş: yapıta adını veren "Kırlangıç Yıldızı" bölümünde, "Mektup 1-10" (13-33); "Ölçeksiz Haritalar" bölümünde, "Sevdanın ve Sevincin Adresi 1-3" ve "Ölçeksiz Haritalar 1-2" (37-53); "Menekşe Töreni" bölümünde ise, "Aslıhan", "Aziz Ol", "Aşkın Gülüşü", "Rüzgar Vurgunu", "Camlar Kırıldı", "Güç", "Genciken Ölenin Türküsü" ve "Enver Gökçe" (55-63) adlı şiirler yer alıyor... Ölüm acı, ölüm kalleş... Her yaşta ölüm erken ölümdür oysa ama "Giderim giderim yolum yokuştur/ Bir yanım hasret bir yanım ateştir/ Genciken ölene ölüm zor iştir/ Erir içim usul usul kan gider " (s. 61) diyor türkü formatında yazılmış "Genciken Ölenin Türküsü (s. 61 )"nde...

Hasan Hüseyin:
" kolay değil öyle genç ölmek
yeşil bir yaprak gibi yüreği
koparıp ateşe atmak
pek öyle kolay değil
hem öyle bir ağaç ki şu yaşamak denilen şey
her bahar yeniden yeniden tomurcuklanır da
yalnız bir bahar çiçeklenir " (Kızılırmak)
diyor ve ekliyor ardından da " elbet bir bildiği var bu çocukların "... "... Şu dünyada bir nesneye / Yanar içim, göynür özüm / Yiğit iken ölenlere / Gök ekini biçmiş gibi” diyen Yunus Emrelerin izinde. İzlek de öyle Halk şiiri tadında: kerpiç ev, zula, gurbet, sıla, göycek bala, sevda, kelepçe, mahpus, hasret, ölüm... Ben çok sevdim, bu türküyü. Songül Karlı da beğenmiş olacak ki, "Yalan" albümüne almış türküyü (Kan Gider, söz: Leyla Şahin - müzik: Lütfü Gültekin). "Baba kerpiç evden aldım zulamı/ Gurbet mi burası yoksa sılamı/ Yitirdim yollarda göyçek balamı/ Erir içim erir erir kül gider // Düşmüşüm ardına güller boyunca / Söylerim sevdamı diller boyunca/ Elimde kelepçe kollar boyunca/ Mahpuslarda yata yata gün gider// Giderim giderim yolum yokuştur/ Bir yanım hasret bir yanım ateştir / Genciken ölene ölüm zor iştir / Erir içim usul usul kan gider" (Genciken Ölenin Türküsü, s. 61)

"Aslıhan"ı birlikte okuyalım: "Ben sana reyhan demem/ yaprak döker, dal olursun/ ben sana aslı demem/ kerem gider lal olursun.// Ben sana balam derim/ canımın içinde bir özgecan olursun." (s. 55)

"Hem hece şiirine yatkınlığı, hem destansı bir soluğu var. Ceyhun Atuf Kansu geleneğinden süzülüp gelen, söylenilen şeylerin yaşanmışlığı duyumsanan lirik özlü, yalın bir şiir." Leyla Şahin'in şiiri. "Kadının tarihsel olarak geç bırakılmış olması onun dizelerinin arasına erkek göğsünün girmesine engel olmuşsa da ruhunda derin yaralar açmış, sevmiş, aşka giden yolda emek de vermişlerdir. Leyla Şahin’in “ Mektup1” adlı şiirinden dizeler buna sadece bir örnek: “-yolculukların sonu var mı?- / son yolculuk aşk: yıkar gider boynunu,/ ardında ince bir rüzgâr bırakarak” (Betül Tarımar; Erotizm, Kadın ve Aşk). Yine: "(...) bir gemi getirdim kapına: birlikte gidelim./ sen içli, uzun geceli kadınlar için yaratılmışsın,/ uzun sabahlar için/ buğday tarlaları, usulbaşlı geyikler, yollar için.../ göğsüne düşür beni: yeryüzünün şarkılarını dinleyeyim orada/ gecikirsek alıp başını gider aşkın usul ırmağı - küskün -/ dönmez bir daha" (Aşkın Gülüşü, s. 57 ) de bu bağlamda değerlendirilebilecek bir şiir.

80 Kuşağı şairleri; Metin Cengiz (1953), Şükrü Erbaş (1953), Abdülkadir Budak (1952), Şavkar Altınel (1954), Oğuzhan Akay (1955), Roni Margulies (1955), Süha Tuğtepe (1956), Suat Vardal (1957), Orhan Alkaya (1958), Mehmet Yaşın (1958), Akif Kurtuluş (1959), Seyhan Erözçelik (1962), Sami Baydar (1962), Ali Asker Barut (1962) Hakan Savlı (1964), Küçük İskender (1964), Sunay Akın (1962), Akgün Akova (1962), Metin Celal (1961), Turgay Kantürk (1961), Altay Öktem (1964), Turgay Nar (1961), Sefa Kaplan (1956), Vural Bahadır Bayrıl (1962), Gülsüm Akyüz (1949), Ayten Mutlu (1952), Oya Uysal (1952), Arife Kalender Önel (1954), Yelda Karataş (1954), Leyla Şahin (1954), Lale Müldür (1956), Neşe Yaşın (1959), Günseli İnal (1947), Zerrin Taşpınar (1947), Zeynep Uzunbay (1962)... (Feridun Andaç) ile hak ettiği yere oturuyor "kalbim kalbim ekmeğimi böl aşkla paylaştır/ ateşe kömüre mürekkebe yakın kıl beni" diyen şair Leyla Şahin, adına ödül kazandığı Enver Gökçelere yaraşır bir şekilde.

Dönemi değerlendiren Feridun Andaç'ın "Yeni şiir" arayışından ise, daha çok 'yeni söylem'lerin içi boşaltılarak şiir yazılmaya başlanıldı diyebiliriz. Popüler kültürün etkisi, 12 Eylül'le yaşanılan çözülme, yozlaşma şiirin de gelişme kanallarını tıkadı. Bu süreci bir arayış dönemi olarak nitelendirmek daha doğru gibime geliyor. Deyim yerindeyse 'şiir enflasyonu' yaşanılan bir süreç..." dediği dönemde şiiriyle öne çıkabilmiş bir şair Leyla Şahin.

----------------------------------------------------
Leyla ŞAHİN, Kırlangıç Yıldızı, Şiirler, 1989, Papirüs Yayınları, İstanbul, 62s.

Ali ŞAHİN



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Emeklinin Günlüğü'nden
Şiir Yazmanın Güçlüğü Üzerine
Cumok Kastamonu Konferansı İzlenimleri / Ali Şahin


Ali ŞAHİN kimdir?

Kültür, Sanat, Edebiyat ve Eğitim konuları başlıca ilgi alanlarım. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Toplumcu-gerçekçi yerli- yabancı şair ve yazarlar


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ali ŞAHİN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.