..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Bana ev hikayesinden söz açmayın. Artık benim oraya gideceğim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > Tugay




14 Şubat 2004
Benim Yerime Benim Hayatımı  
Tugay
En çok aklımda kalmış olan şey okuldan gelir gelmez oturup flüt çalmam. Bir törendi, tümüyle bana ait. (..) Bir de başkalarına çalma faslı vardı. (..) Zamanla başkalarına dinletme, gösterme isteği ağır bastı. Kendimle zamanı’nda başkaları için hazır


:AIJA:
Çocukken televizyon yoktu Allah’tan, kendi kendime oynamaya fırsatım oldu. Neler oynadığımı pek hatırlamasam da, benim için kaybolma zamanıydı, kendimde kaybolma.. En çok aklımda kalmış olan şey okuldan gelir gelmez oturup flüt çalmam. Bir törendi, tümüyle bana ait. Küçük not defterimi çıkarıp içinden parçalar seçer çalardım. Elli tane parçam vardı diye hatırlıyorum en son.. Dağlar dağlar, Samanyolu, Annem annem, Dağlar kızı Reyhan...
Bir de başkalarına çalma faslı vardı. O da hoşuma giderdi ama kendimle kaldığım zamanın yerini tutacak gibi değildi. Zamanla başkalarına dinletme, gösterme isteği ağır bastı. Kendimle zamanı’nda başkaları için hazırlık yapar oldum. Tadı değişmişti, yani her an birileri için çalıyorsunuz. Hiç yalnızlık yok, yapayalnızlıkta... Çaldıkça dinleyenler arttı. Sahnedekiler çalar, söyler, oynar; salondakiler dinler. Uzun süre hoşuma gitti bu. İçimdeki boşluk duygusu kapımı çalana kadar. O kadar kaçmışım, ama kurtulamamışım.
Birileri benim yerime benim hayatımı yaşıyordu sanki. O boşluk duygusu sahnede azalır gibi oluyordu. Ya inince? İnince yok olmuş gibi oluyordum, ya da başka biri! Aşağıda, sahneyi sürdürmeye çalıştığım da oluyordu ama olmuyordu işte, alaşağı ediyorlardı insanı ( kendi kendimi alaşağı ettiğimi anlamam zamanımı aldı tabi).
O boşluk duygusu başka şeylerle yani insanlarla da azalıyordu, sabit yakınlıkta tutamasam da. O boşluk yerli yerinde dursun, yıllar geçip gidiyordu. Hiç hamlesiz değildim, oyalanacak birçok şey buldum hatta. Yararsız da değillerdi..
Dere tepe düz gidip, bir de dönüp bakıp arpa boyu yol gittiğimi gördükten sonra bi gün kendime sordum: “Gerçekten ne yapmak istiyorsun ?” ( Açıklaması şöyle bunun: hani hiçbir “ama”yı düşünmeden, hani sıfırdan başlıycak olsaydın. Hani yani bari kendinden saklama gerçekten ne yapmak istediğini!! )
Bir süre daha dansettim boşluğun çevresinde. Bu hayatı ben mi yaşıycaktım. Yoksa kiraya mı vermiştim boşluğa, başkalarına.
Buradan, bugünden küçük, yavaş, minnacık gözüken adımlar atmaya başladım boşluğa doğru, düşmekten ödüm koparak. Sanki deniz kokulu yeşillik bir yere gelmiş gibi oldum. O küçük, yavaş, minnacık gözüken adımlar içimi doldurmaya devam ediyor.
O günden beri taşları, tuğlaları, ahşabı.. her ne lazımsa yerli yerine koyuyorum.

k e n d i n i z e i y i b a k ı n
Tugay
Başar
25.11.02



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yüzleşme kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kapı, Açılınca Yok Olur.

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kekeça ve Oyun


Tugay kimdir?

Anlatmak, olabilecek bütün yollarla, araçlarla anlatmak çekiyor beni. "Bütün" yolları deniyor muyum? Yoo! Yalnızca artık alışmış olduğum ve biraz da kapıkomşum yollar. Müzikle uğraşıyorum. Belki yaşıyorum demek daha doğru. . Müzikle yaşadıkça, kıyısında kalmış hissettiğim olmuyor da değil.

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Tugay, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.