Umutlarım her zaman gerçekleşmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid |
|
||||||||||
|
Bak üstadım bu resim güzel olmalı Her şey olmalı içinde Hepsinden önce Gözler önemli Öyle gözler çizeceksin ki, Seni başka ülkelere götürecek Başka denizlerin kokusu olacak gözlerinde Gülünce kahverengi, ağlayınca yeşil Bak bu kısma dikkat et, Saçlarını çiz onun, Kızıl şafak anını çiz Serin çağlayanlar gibi dümdüz aksın Ve parlasın çocuk gözleri gibi Ve saçlarına bir çiçek iliştir Öyle bir çiçek ki, O yokken hicrânından Kıpkırmızı yanacak yaprakları Ve geldiğinde yemyeşil parlayacak... Her şey olmalı gözlerinde Mesela üç ton sevda ekle Kürdîlihicazkâr bir piyano çalsın Ve söylesin hüzün nağmelerini Ve kuşlar yeni baharları müjdelesin Türküler, şiirler söylensin Dostluğa ve umuda dair Yalancıdır hep aynalar Gir kalbime gör kendini Gerçek yüzün bir bende var Gir kalbime gör kendini Onu düşünüp çaldığımda sazımı Tellerin bağrımda titreyişini Mızrabın onu söyleyişini, Garip başlayıp müstezat biten Ne kadar varsa o kadar eksik Geldiği kadar giden Türkülerimi çiz Değirmen deresi bölük bölüktür İçerde yüreciğim delik deliktir Dünya dedikleri bir gölgeliktir Ay karanlık gece vurdular beni Yârin çevresine sardılar beni Bak bu kısım katiyen Mâhûr Kemanın çığlığı fa-diyez Ve içli bir tambur, Rast üzerinden Var ile yok arası Gülünce kahverengi, ağlayınca yeşil Kirpiklerini çizerken sakınma Kış geceleri gibi uzun uzun çiz, O kirpikler ki Her inip kalkışında Bir avuç bulut, Her bakışında Daha da derinleşen bir deniz... Bak üstadım bu resim güzel olsun, Hazan yapraklarından çıtırtı Güz güneşlerinden serinlik Hatta bir kere daha Nevâ Orada bir an sus Sûzidîl kat istersen bir tutam daha Ey gonca açıl, zevkini sür fasl-ı bahârın Ben bülbülüyüm, sen gülüsün bâğ-ı edânın Karlı çam ormanlarını da ekle Şiir ekle, fırçanı sevdalara doğru savur Kıtalar arası sevdalar olsun İçinde Kafkaslar İçinde Şeyh Şâmil’in orduları Yedi kapılı şehirleri Mısr’ın Uğruna ölünmüş aşklar Aşk için verilmiş başlar Sazlar, erik ağaçları Amine Hatun’a şerbet veren Gül yüzlü peri olsun Taze toprak kokusu olsun Çocuklar olsun Ve artık ne olacaksa olsun Ve ellerini çiz, Silah tutmaktan daha çok Yazmaya yaraşan ellerini, Yazdıkça hüznümü alan Yazdığı kadar yazmayan ellerini Ki, elleri olmasa Ne yeşil çiçek, ne gözleri Bilmezdim Ve ısmarlamazdım sana bu resmi İşte öyle çiz ellerini Gözleri gibi Gülünce kahverengi, ağlayınca yeşil... Çiz içinden nasıl gelirse Bakma ben onu ne kadar söyledimse O kadar bilmedim Ne kadar tarif ettimse sana O kadar görmedim gözlerini Ve ne kadar mevcut ise söylediklerim O kadar yok, Sadece sözleri var, Öyle var ki, Hiç eskimeyecek kadar Gülünce kahverengi, ağlayınca yeşil...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hakan Köse, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |