Ev halkı tarafından kale alınmadığımı düşündüğümde evden kaçtım. Yaşım henüz on birdi. İki gün boyunca orda burda sürttüm. Akıl zincirimin ilk halkası işte o günlerde koptu. Sonra, biraz büyüyünce kaçak yollarla geneleve girdim. Hem de defalarca... Alkol komasından çıktığım gün zararlı alışkanlıklardan kurtulmam için nasihat veren doktora; ''Bunlar boş sözler. Bilmeniz gereken bir şey var ki; sigara ve alkol kullansam da kullanmasam da öleceğim. Hepimiz bir gün öleceğiz! O yüzden bana masal anlatıp boş hülyalara dalmamı beklemeyin Sayın Doktor,'' diyen de bendim. Ben seni tanımazdan önce her haltı yedim. Pişmanlık; zamanında yapmaktan zevk aldığın şeylerin bir zaman sonra af dilemesi olduğundan hiçbir yaşanmışlığımdan pişman değilim. Yaşanmışlıklarıma kötü diyemem. Yaşamak telaşı sıklıkla kendini hatırlatsa da geçmişteki günlerim güzel günlerdi. Beni üzense; - di'li geçmiş zamanın yıpratıcılığı değil, deli geçmiş zamanlarımın sensizliği. Vaktinden çok daha erken uslanabilirdim. Hayatıma girdiğin gün uslandırdın beni. Hangi şartlarda olursa olsun, bir şeye kadın eli değmesi gibi var mı?