Olgunluğa erişmemiş şairler ödünç alır, olgunluğa erişenler çalar. -George Eliot |
|
||||||||||
|
Sakinliğim,dinginliğim.Geceler Özgürlüğüm tepeler! Hedefim kalp zirvesi... Gelinciği,Taş Masası, Zambak tepesi Eşsiz anların yüksekliği Düşlerimden öptüğüm Umutla seviştiğim Rüzgarına nefesimi bıraktığım Kara yağız,delikanlı geceler. Çekirgelerle şarkılar söylediğim Cır cır böceklerine şiirler okuduğum harbiye! Denge evi... Zifiri karanlıklara yansıyan ay ışığı, Ve kaymasını beklemeden, hayranlıkla izlediğim yıldızlar. Siz orda güzelsiniz! Buşehrin ışıklarındaki olası hikayeler... Beynimin içinden geçiyor her bir ışık hüzmesi Frekanslarınızı alıyorum, Zorlanmadan Dokunuyorum sanki, Hayatlarınıza Kaçınız gerçekten sevdi, Kaçınız, gerçek bir aile sofrasından su içebildi, Kaçınız beden dili ihlâlleriyle,yalan üstüne yalan söyldi Göz göze!Yalanın zehrini iç çamaşırı yapıp kafasına geçirdi Yüzü kızarmadan Kaç kadın şiddete maruz, içi hayvanla doldurulmuş erkekler tarafından Kaç çeşit kemik kırma sesi bu duyduğum, Burun neyse de... Seslere bakılırsa, O omurga düzelmez artık Ağzında koca bir damaklık hayal et! Çenende oluşan disk kayması kayda değerdi Duvara vurunca kafalarını çocukların Bu gelen kof ses, duvardan mı Ailelerin kafalarının boşluğundan mı geldi. Gece gece saç taramak da neyin nesi. Kaç gençten çocuk ilk öpüşmesini yaşamak üzere heycanlı Ve kaç tabu kırılıyor Kaç bakir olmayan adam, bakirelik peşinde Kaç saçma çarşaf takımı hazırlandı bu gece Geleneksel bir ayin eşliğinde Hesap veriliyor kendinden başka birilerine Özel diye birşey kalmadı Herkes mantığını bile sorgulamadığı O ne der?Bu ne derlerin peşinde. Yani şehr'i şâhanem Tahammül etmek zor bazen düzenine Herkes gidiyor,herkes dolduruyor diye Ben gecenin bir saati forum köprüsünün altından geçerken Camlarımı açıp terkedilmişliğe gülümsemekten Keyif almayı bırakmam Geleni geçeni kesmenin ,bir kahveye on beş tl bayılmanın dışında Dans etmeyi denediniz mi mekanınızın önünden geçerken deliliğinizle Sna en uzaktan,baktığım yer,yerimdir! Yalnızlığın en yalın haliyle çıkıp Bu gecede, bu şehirde hatta bu evrende Asla yalnız olmadığımı bilerek indiğim yerdir,Yerim! Masum değilim şehr'i şâhane Masum değiller Çünkü;kimsesiz değiliz! Sadece evsiz, Sadece yersiziz.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ayşe kılınç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |