Coşkun Işıkdemir : Artık kısaca kendinizden bahseder misiniz demeyeceğim, çünkü bir çok insanın fikrinde ve gönlünde yer ettiniz. Direkt olarak konuya girmek gerekirse ilk eserinizi ne zaman, hangi türde yazdınız?

Baki Evkaralı (Bakican) : İlk eserimi ilkokul son sınıftayken “Aşçı Aranıyor” adında yazdım. Bu eserin türü tiyatroydu ve arkadaşlarımla sergiledim.

Coşkun Işıkdemir : 2003 yılında deneme alanında seçilenlerden oldunuz, bu macera nasıl başladı?

Baki Evkaralı (Bakican) : 2003 yılında Ayşe Candan Tunç’un vesilesiyle İz Edebiyat ismindeki internet sitesiyle tanıştım. “Kaçak” adlı denemem o dönem en çok okunanlar arasına girerek sitenin yıllığında yer aldı.

Coşkun Işıkdemir : Peki ya sonra ?

Baki Evkaralı (Bakican) : Sonra aynı yıl Erkan Koç yönetimindeki “Sevgi Pınarı-Şiir ve Öykü” kitabında “Bende Gelirim” ismindeki şiirimle dördüncü olarak mansiyon ödülünü elde ettim.

Coşkun Işıkdemir : Peki sanat tutkunuz sadece bunlarla mı sınırlı kaldı ?

Baki Evkaralı (Bakican) : Hayır. Sinema alanında da ilerleme elde etmek için attığım adımlar oldu. Bu cihetle 2007 yılında “Nakaratlar ve Kafiyeler” adlı ilk kısa metraj filmimi kendim yazıp oynayarak çektim. 2009 yılında ise “Kod Adı: Gökhan” isimli uzun metrajlı bir film çalışmasına başlamıştım ancak çeşitli sebeplerle bu projem yarım kaldı.

Coşkun Işıkdemir : Sadece yazmakla kalmayıp aynı zamanda şiirlere ses oldunuz ve azminizle bu konuda bir çok kişiyi geride bıraktınız. Bu maceraya nasıl koyuldunuz ?

Baki Evkaralı (Bakican) : İlk olarak kendi şiirlerimi tekli şekilde seslendirmeye başladım. Evet söylediğiniz gibi destek göremesem de azimle sanat adına çalışmaya devam ettim. Böylece bir şair dostumun şiir kitabının CD çalışmasında şiirleri yorumladım. Sekiz yüze yakın şiire can oldum. Görme engelli çocuklar için de tiyatral bir şekilde öyküleri seslendirdim.

Coşkun Işıkdemir : Hepimizin bildiği gibi “Ellerim Sen Kokuyor Sevgili” isimli bir kitap çıkardınız ve tüm gelirini kimsesiz bir çocuğun eğitimine bağışladınız. Bu yola nasıl çıktınız, bu fikir nasıl gelişti ?

Baki Evkaralı (Bakican) : Kendimi bildim bileli memleketimi tanıtmak sevdasıyla yanıp tutuştum. Yazma hayatım başladı başlayalı Cenab-ı Hakk’ın rızasını kazanmak amacıyla hareket ettim ve O’na kul olmaya çalıştım. Bu fikir yedi yaşında kurulan bir düştü aslında. Her daim yazdıklarımın hayra vesile olmasını diledim. Minik düşlerimi beslediğim bünyem olgunlaşınca da imkânlar dahilinde bu yola koyuldum. Kitap kimsesiz bir çocuk için çıkacaktı. Gelirinin bir kısmıyla memleketimde kimsesiz bir çocuk okuyacak bir kısmıyla da gençlerimizin hayalleri gerçekleşecekti. Bunu şiar edinerek ilk adımı attım.

Coşkun Işıkdemir : Peki, projeyi hazırlarken destek bulabildiniz mi?

Baki Evkaralı (Bakican) : Projeyi zikrettiğimde kimse başarabileceğimize inanmadı. Kimileri yazmamızı istedi, kimileri farklı şekilde düşüncelerimizi iletmemizi… Gördüm ki politik olmaya, üstadın dediği gibi bas harfi gibi kıvrılmaya gerek yoktu. Kimseden bir destek göremesem de biliyordum ki benim niyetim halis. Cebimde bir çay param vardı yola çıkarken ve Allah’a “Senin rızan için yola çıkıyorum, kimler yanımda yer alacak, bu güzellik için de olacak bilmiyorum, Sen ol yeter ama bana yanımda yer alacak doğru insanları yolla Rabbim” diye hep dua ettim. Nitekim bana Yüce Rabbim’den başka kimse destek çıkmadı. O “Kûn fe yekûn” dedi ve TÜYAP 32. Uluslararası Kitap Fuarı’nda memleketimi temsil etmek ve kimsesiz bir çocuk şiarımı filizlendirmek nasip oldu.

Coşkun Işıkdemir : Azim ve hırs dolu bir hikaye. Üniversitelerin bile psikoloji literatürüne aldığı ve eğitimlerini verdiğiniz beden dili ile ilgili de kitabınız bulunuyor. Bu konuda bir şeyler geliştirmeyi, projeler üretmeyi düşünüyor musunuz?

Baki Evkaralı (Bakican) : Öncelikle o çalışmaları geniş kitlelere ulaştırmak için çabalarımız devam ediyor. Firmalara ve danışmanlık isteyen insanlara da gerekli eğitimler veriyoruz. Yine bununla birlikte seminer çalışmalarımız devam ediyor. Tabii ki herkes gibi beni de onurlandıran bir takım şeyler var. Askeriye’de çalışmamın eğitimlerinin verilmesi ve bugün birçok üniversitenin psikoloji literatüründe bir Serinhisarlının yer alması gibi.

Coşkun Işıkdemir : İlerleyen zamana yaydığınız projeleriniz var mı?

Baki Evkaralı (Bakican) : Film bile olabilecek bir aşk hikâyesi var. Yazar bir bayan arkadaşla birlikte mektuplar hâlinde yazmayı düşünüyorum. Yakın vadede bunun için faaliyete geçtik. Gerekli çağrılarda bulunduk ve bekliyoruz.

Coşkun Işıkdemir : Güzel bir çalışma ortaya çıkacağının kokusunu aldık bile. Başka planlarınız var mı ?

Baki Evkaralı (Bakican) : Onun dışında Serinhisar TV projesi mevcut. Henüz alt yapısı hazırlanıyor. Bu zamana kadar yetiştirdiğim öğrencilerim ve bu işe yeni gönül veren öğrencilerimle birlikte güzel şeyler yapacağımıza inanıyorum.

Coşkun Işıkdemir : İnanmak başarmanın yarısıdır. Sanki başka projelerin de sinyallerini alıyor gibiyim.

Baki Evkaralı (Bakican) : www.bakican.com isimli internet sitemizde çok yakında ünlü yazarlarla birlikte yaptığım ve yapacağım röportajlar yer alacak. Bunun için sitede ayrı bir kulvar hazırlayacağız. Tabi bununla da bitmiyor. En kısa zamanda “Bakicanlı Saatler” isimli radyo programıyla analog ve dijital yayın üzerinden sevenlerimizle birlikte olacağız. “İkra!” ile almaya başladığımız nefesi O’nun rızası adına çalışarak tüketmeliyiz. Başarı, çalışanla birliktedir sevgili Coşkun ve bu yolda bize uyumak yok!

Coşkun Işıkdemir : Kimsesiz bir çocuğa kimse olmak ve şiirlerinizi koklamak isteyenler kitabı nasıl temin edecek ?

Baki Evkaralı (Bakican) : Tüm D&R şubelerinde ve internet kitapçılarında satış mevcut.

Coşkun Işıkdemir : Son olarak ne söylemek istersiniz?

Baki Evkaralı (Bakican) : Bu artık tek başına yürütülen bir çalışma değil, sosyal sorumluluk projesine dönüşen bir çalışma oldu. Öğrencilerim ve dostlarımla yürüdüğüm bu yolda başta Denizli ve tüm Türkiye’nin de bizim yanımızda olacağına inanıyorum.

Coşkun Işıkdemir : Bu güzel söyleşi için bana vakit ayırdığın ve yüreğinin sesiyle sorularıma cevap için çok teşekkür ederim sevgili Bakican. Umarım yürüdüğün bu yolda hiçbir zaman yalnız kalmaz ve güneşli, güzel günlerde soluklanırsın.

Baki Evkaralı (Bakican) : İyi dileklerin için teşekkür ederim sevgili Coşkun.