Umutsuzluğa düşmeyin. -Charlie Chaplin |
|
||||||||||
|
“Kana kuvvet, göze fer, batna ciladır çorba İllet-i cûa devâ mahz-ı gıdadır çorba Sağlara, hastalara ayni şifadır çorba Ağniya dostu, muhibb-i fukarâdır çorba Hâsılı hâhiş ile ekle sezâdır çorba” Şimdiki gençler anlamayacaktır ne dediğnğ hemen onların anlayacağı dile çevirelim; “Çorba kana kuvvet, göze fer, karına cilâdır Açlık derdine devadır, gıdanın ta kendisidir Sağlara, hastalara şifa olan çorba, Zenginlerin dostu, fakirin sevgilisidir Velhasıl, istekle yenilmeye layıktır.” Ancak, konu işkembe olunca bu şiirin hükmü kalmadı ne yazık ki. Çünkü işkembe de zamlardan nasibini aldı ve nedendir bilinmez birden bire şok bir zamla kilosu 15 liraya yükseliverdi. Bilmiyordum, canım çekip de almak istedim ama yoktu. Süpermarketteki kasap, “abi biz de anlamadık. Birden 15 lira oldu. Öyle olunca da kimse almadı. Bozuldu gitti. Biz de bugün imha ettik,” deyince öğrendim... Büyükbaş hayvan kesimindeki azalmaya bğlanıyor bu durum. İşkembe dedik ama, ciğer, beyin, böbrek gibi tüm sakatatta da durum aynı. Hatta garibanların dığınağı olan kelle kıyması da zamdan nasibini fazlaca aldı. Ben ağız tadıyla işkembe içememekten yakınıyorum ya esas maksadım başka. Bu konuya dikkat çekmek istiyorum elbet. Bakın sakatat fiyatları artınca neler oluyor; Öncelikle lokantalarda işkembe çorbasında taneler azalıyor ya da hiç yapmıyorlar. Dürüst olmayan esnaf ise, iç yağı kullanırken ne idüğü belirsiz merdiven altı üretim dediğimiz yağlara rağbet etmeye başladı. Yemeklerde kullanılan ciğer ise artık tavuk ciğeri. Sucuk, kokoreç yapımında kullanılan barsak da ithal edilmeye başlandı. Döner yerken tanımadığım esnafın yanına bile yaklaşmıyorum artık. Keza köfte de aynı durumda. Tavuk ve hayvan derilerini, ilik, sinir, damar gibi ürünlerin içine atıldığı bir makine icat etmişler. Biraz da soya kıyması katkısıyla – ve allah bilir daha başka neler konularak – ucuz kıyma üretiyorlar. Bu kıymanın müşterisi restoran ve büfeler sayılsa da esas alıcısı kim biliyor musunuz? Herşey dahil servis veren bazı oteller. Turizm sezonu başlamak üzere ya, onlar da stok yapmaya başladılar bile. Kontroller yapılıyor elbet. Ama nafile çünkü minerenin kılfı çoktan hazır. Depolar ayrı yerde beyler... Siz sezon başladığında müşteriye servis edilen ürünü bir kontrol edin bakın neler çıkacak. Elinizde bunu analiz edebilecek teknoloji varsa tabii...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ahmet alpan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |