Sen Sustuğunda
![]() / sustuğunda gemiler yanar, / yanar rıhtımlardaki tüm bekleyişler
![]() / sustuğunda gemiler yanar, / yanar rıhtımlardaki tüm bekleyişler
evet hasan abi, / bu gün seninle konuştuk uzun zamandan sonra
"bizi güllerin iklimi tüketti, / toprağı yaran filize vurulduk... /
ben sana kesik ayaklı adamların ülkesinden bahsettimmi hiç? / etmedim mi?
camlarımı kırmış birileri, / kapımın kilidi darmadağın... / penceremden içeri
ben / bir sokak çalgıcısıyım, / salon müzisyenlerinin tersine;
elleri böğründe / bakışlar kalır ardında / gittiğinin,
bir serçe kadar sıskadır şimdi dilim / ve / aklıma
dün gece / sen / yorgun gözlerinle /
şimdi / bir ney sesidir zaman, / saatler sufi çalar,
birazdan / bir bıçak inecek yüreğine rüzgarın; / dinginleşecek,
sustun, / gittin, / seni bekliyordum oysa ben...
ocak'tı; / ayaz'dı, / bir sabaha karşıydı, /
ADEM ile HAVVA / ... / ben, /
coğrafyanda / kaybolmuş / bir çocuk sesiyim /
umut, / akşamdan kalma / bir türkü tortusudur
ne kadarda severdim / o hallerini yağmurun, / sana
demin, / daha demin / uzanıp ucuna dağlarının,
paylaşmak...hayat adına ne varsa...ama demiş ya nazım..."yar dudağından gayrı"...
aslında göç göçe eklenmiş bir yaşam...her şehirde ,arkasında tuzlu izler bırakan bir çocukluk çukurovadan başlayıp en uzak kentte en erken gün doğan ve en erken gün batan kentte noktalanan bir yolculuğu oldu çocukluğumun...yıllar sonra ege tarafına atıldım...şimdilik oradayım...işimden dolayı en sevdiğim sınıf öğretmenliğini okuyamadım...
ege
cümleleri devirmeyi severim ve imlasızlığı...
Yaşar Kemal
yaşar kemal...
http://www.blogcu.com/asivemavi36