Yazar Tanıtımı | Günay Aktürk, 1984 yılında Yozgat'ın Sorgun ilçesine bağlı Bahadın kasabasında dünyaya geldi. İlk şiirleri Bahadın ve Kaldıraç dergilerinde yayınlanmıştır. Sanata olan ilgisi henüz ortaokul sıralarındayken babası ozan İsmail sayesinde ortaya çıkmıştır. İlk şiirleri, yaşadığı bölgenin kültürüne bağlı olarak şekillenmiş olduğundan aşk dizeleri olarak ortaya çıkmıştır. Sıkı bir araştırmacı olan Aktürk, gerçekçiliğe olan açlığın da etkisiyle din araştırmalarına yönelmiş, Alevilikle İslam arasındaki bağı çözmeye çalışmıştır. Bir süre sonra ikisinin de apayrı dünyalara kapı araladığı kanısına varıp önce İslamdan, sonra da tüm dünya dinlerinden uzaklaşıp ateist bir düşünce benimsemiştir. Bütün bu süreç boyunca "sanatın ucubesi" olarak adlandırdığı arabesk türü aşk şiirlerinden uzaklaşarak deyiş türü şiirler yazmaya başlamıştır. Aşağıda verilen iki örnek bunlardan birkaçıdır.
İlk Şiirleri,
Yollar uzak umut bitmiş Çaresizlik cana yetmiş Yar gurbete gelin gitmiş Nasıl gülüp eğleneyim
Gözüm yaşlı ahtım ile Karalıyım bahtım ile Yıkık viran tahtım ile Nasıl gülüp eyleneyim
İkinci yeniler,
Ne faniler gördüm ölüden farksız, Ne ölüler gördüm diriden farksız, Ne garipler gördüm ocaksız yurtsuz; Birde padişahı hanlar içinde.
Günay'ım devranı seyre dalmışım, Kendimi âlemden uzak bulmuşum, Çok can'ı gurbette naçar görmüşüm; Şaşırmış yolunu dinler içinde.
Bir gün bir yerde Osmanlı devletini eleştirdiği sırada tepkilere yol açmış ve eleştirisinin nedenini şöyle açıklamıştır; "Ben Osmanlı torunu muyum? Hayır! Ben Osmanlı tarafından katledilmiş bir halkın torunuyum", diyerek; dili, dini ve rengi ne olursa olsun daima sömürülen ve katledilen halklardan taraf olduğunu dile getirmiştir.
Bir süre sonra dünya barışının sağlanmasının tek ve kaçınılmaz yolunun sosyalizm olduğunu görüp toplumsal şiirlereyönelmiştir.
"Vurdular bir sabah kabadayıyı sokakta! Aldı vurdu dört yandan dört yöne bir mafya terörü. Karıştı ortalık. Saklandı çocuklar. Sokakta panzer, sokakta siren sesleri. Sokağa çıkmak yasak! Ve ben o yıllar sırf çocukları korumak için sokakta gördüm halkın direnişini."
2014 yılının Kasım ayında, öldürülen bütün çocuklar nezdinde Berkin Elvan'a** adadığı şiir kitabı, "umudun Çocuğu" nu çıkartmıştır. Şiirleri dışında Hikayeleri ve bir de yayına hazırlanan romanı vardır. 2001 yılından beri Ankara'da yaşamaktadır. |
Yazısının Özellikleri | |
Edebi Etkiler | |
Benzer Yazarlar | Ahmet Arif, Hasan Huseyin Korkmazgil |
Özgeçmiş | |
Bulunduğu Yer | Ankara |
|
Her insanin yuregi yumruğu kadardir derler. Hayır! Her insanin yuregi kavgasi kadardır!
|
|