Yazar Tanıtımı | 1980 yılında, Zonguldak\'ın Çatalağzı beldesinde doğdum. İlkokul, ortaokul ve liseyi Zonguldak\'ta okudum. 1,5 yıl okuduğum İTÜ Denizcilik Fakültesi\'nde o dönem benimde üyesi olduğum Basın Yayın Kulübü yazı işleri komitesinde görev aldım. Şu anda, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü kimya mühendisliği bölümünde lisans öğrencisiyim. İYTE\'de; yazılı iletişim, söyleşi, panel,konser gibi birçok alanda etkinlik gerçekleştiren Türkü Kulübü\'nün üyesiyim ve yazılı iletişim çalışma grubunda yer almaktayım. Şu sıralar (19/01/2003 itibariyle), İYTE\'nin ilk kültür-düşün-sanat dergisi olan "Tını" dergisinin ilk sayısının çıkarılması için son çalışmalarımızı yapmaktayız. |
Yazısının Özellikleri | Öykülerimde somut cümleler kullanmayı tercih ediyorum ama manzumelerimde (umarım okuyanlar şiir derler adına) aşırı duygusal olmaktan kaçınamıyorum. Belki de şu ana kadar, sadece duygusal olarak yoğun zamanlarımda bu türü yazmış olmamdan kaynaklanıyordur. |
Edebi Etkiler | Aziz Nesin, Nazım Hikmet,Ahmet Arif, Nevzat Çelik, Bekir Kilerci, Yılmaz Erdoğan |
Benzer Yazarlar | Aziz Nesin, Yılmaz Erdoğan |
Özgeçmiş | 1980 yılında, Zonguldak\'ın Çatalağzı beldesinde doğdum. İlkokul, ortaokul ve liseyi Zonguldak\'ta okudum. 1,5 yıl okuduğum İTÜ Denizcilik Fakültesi\'nde o dönem benimde üyesi olduğum Basın Yayın Kulübü yazı işleri komitesinde görev aldım. Şu anda, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü kimya mühendisliği bölümünde lisans öğrencisiyim. İYTE\'de; yazılı iletişim, söyleşi, panel,konser gibi birçok alanda etkinlik gerçekleştiren Türkü Kulübü\'nün üyesiyim ve yazılı iletişim çalışma grubunda yer almaktayım. Şu sıralar (19/01/2003 itibariyle), İYTE\'nin ilk kültür-düşün-sanat dergisi olan "Tını" dergisinin ilk sayısının çıkarılması için son çalışmalarımızı yapmaktayız. |
Bulunduğu Yer | İzmir |
|
İnsan, kendisini olumlu veya olumsuz yönde çok etkilemiş bir olayı bile, üzerinden bir süre geçince aynı hassasiyetle anlayamıyor. Lise yıllarında sevgilisini gördüğü zaman dili tutulan bir insan, aradan yıllar geçtikten sonra o sevgiliye karşı hissettiklerini ne kadar hatırlar, anlar? "Çok sevmiştim" in ötesinde söyleyebileceği çok fazla bir şey olduğunu sanmıyorum. O zamanki yürek çarpıntısının şiddeti zamanla azalacaktır kuşkusuz. Konuyu sadece aşka yormak istemiyorum, bu örnek hayatın her alanına uyarlanabilir. Beni ilk yazmaya iten, zamanın çarkları arasında ezilen ve minimum hacme doğru sıkıştırılan geçmişteki hissetmişliğimi, hayatın bu doğal saldırısına karşı koruma içgüdüsüydü heralde. Geçmişte yaşadıklarımı hatırladıkça kahretmek ya da "Ya ne iyi yapmışım!" diye avunmak değil kastettiğim, iyi ya da kötü her yaşanmışlığın bir getirisi olduğum gerçeği. Ve ben bu gerçeği, yani beni, tüm bileşenleriyle bilmek zorundayım. İstediğim değişmek değil; gelişmek. En ideal halime ulaşmamın yolu kendime format atmaktan değil,kendimi güncellemekten geçiyor.
Şüphesiz, bu yazdıklarım profesyonel bir yazarın yazma sebebi olamaz. İyi bir yazarım gibi bir iddiam yok; ama bunlar beni ilk defa yazmaya iten sebeplerdi heralde. Yazabilme yanımı ortaya çıkaran sebeplerdi. Şimdi yazdıklarımın hoşuma gitmesini ve şu anda kendimi yazar ya da şair olmaya aday olarak görmemi sağladıkları için yazıyorum bunları.
|
|