..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bildiğim tek şey, ben bir Marksist değilim. -Karl Marx
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Savaş ve Afetler > memet göktepe




26 Nisan 2010
Yaşam Düşü  
memet göktepe
ideal yaşam


:AIGD:
İDEALİMİZDEKİ YAŞAM

İnsanı diğer canlı türlerinden ayıran en önemli özellik düşünme yetisidir.İnsan yaşam yolculuğunun başından yani ana rahmine düştüğü andan itibaren yaşama
diğer canlılardan farklı tepkimelerde bulunur.Bu tepkimeler belirli aşamalardan geçtikten sonra bilinçli eylemlere dönüşüverir.Özellikle insan soyut düşünme evresine geldiği andan itibaren yaşamını belirli yönlerde dizayn etmek ister,geleceği için kaygılanır ve geleceğini hazırlamak ister.Özellikle bu dönemde insanın nasıl bir gelecek düşündüğü nasıl bir geleceği olması gerektiğinin farkında olması çok önemli bir mevzudur.Çünkü gideceği limanı bilmeyene hiçbir rüzgardan fayda gelmez.Bunu iyi bilmek lazım. İnsan gelecek üzerine hem sosyal hem de bir birey olarak çeşitli idealler kurar ve kurmalı. .Yeryüzünde tek başımıza yaşamadığımızın farkında olmalıyız. İdeallerimizi bu doğrultu da belirlemeliyiz.Günümüzün koşulları ne kadar bizi bireyci ve bencil duruma getirmiş olsa da yine de biz bilmeliyiz ki bireycilik ve bencillik en günümüzün en büyük hastalığıdır tedavisi de ancak tüm insanlığı kendimizle bir tutmakta mümkündür.Nasıl bir yaşam düşü kurmalıyız?Gökkuşağının renkleri altında tüm insan oğlunun bir arada barış ve kardeşlik içinde mutlu ve huzurlu yaşadığı bir dünya şairimizin dediği gibi dolu sofra gülen anne gülen çocuklar için yaşam düşlemeliyiz.Çünkü bir toplumun yoksulluğu ya da bir insanın mutsuzluğu salgın bir hastalık gibi tüm insanlığa bulaşır.Bu bulaşıcı hastalığı engellemenin yok etmenin yolu kendimiz için istediğimizi başkaları için de istemektir.Tüm insanlar için geçerli bir kural ve felsefi düşünce olmalı bence yukarıda belirttiğim husus.Diğer canlılar uyum içinde bir arada dünyanın muhteşem döngüsüne uygun yaşarken biz insanlar hem kendimize hem de o savunmasız canlılara büyük zararlar vermekteyiz.Gün yok ki yeni bir hastalık ortaya çıkmasın.Zaten dele dele ozon tabakasını dibe vurduk dünyamızın sonunun gelmesi yakındır devam ederse bu gidişat. Acilen önlem alımazsa birkaç süper gücün günahını tüm insanlık çekecek.Dünyada açlık sınırını altında yaşayan bir milyara yakın insan var kan ve barut kokusu dünyamızın her tarafına sinmiş durumda. Tüm yoğunluyla Irak’ta Filistin’de çocuklar okul yerine savaşın sendromunu yaşıyorlar.İşte yaşam ideallerimizi kurarken tüm bu ve buna benzer hususları göz önünde bulundurmalıyız.peki şimdi daha önemli soruya gelelim:Biz birey olarak ne yapmalıyız?Öncellikli olarak çok çalışmamız gerekiyor. Toplumda saygın ve topluma yön verebilecek biri olmak için ilk şart budur.Çalışıp kendi ayaklarımız üzerinde durmalıyız.Kendisine faydası olmayanın başkalarına faydası olmadığının bilincinde olmamız gerekli.Bilimi sanatı edebiyatı vazgeçilmezlerimizden kılmalıyız.Çünkü bu alanların hepsi dünyamızı kirliliklerden temizleyecek deterjan görevi görmektedir.Hayattaki bu çelişkilere karşı en büyük kalkanımız olmalı bu alanlar.şimdi ideallerimi sıralarsam sayfalar yetmez.öncellikle ülkemizin en iyi ülke olması için çalışmalıyız dünyada söz sahibi olmalıyız.Dünyamıza ve yaşamımıza kast eden o kadar Çok kirlilik var ki.genelleme yapmak gerekirse tüm insanların barış ve kardeşlik içinde yaşadığı yokluğun ve yoksulluğun yeryüzü lugatından silindiği hormonsuz ve doğal bir yaşam düşlüyorum tabi düşlemenin yetmediğinin farkındayım onun için elimden geldiğince günümüzün koşullarına uygun biçimde kendimi geliştiriyorum.Çünkü idealimdeki yaşamın o kadar basit olmadığının farkındayım bu ağır yükün altına girerken okumanın bana en büyük silah olacağını biliyorum.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Çift Küpe [Deneme]
Yaşamak [Deneme]


memet göktepe kimdir?

yazmak gerçeklerle yüzlemektir. . .

Etkilendiği Yazarlar:
yaşar kemel,oğuz atay,dostoyevski


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © memet göktepe, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.