Dilerim, tüm yaşamınız boyunca yaşarsınız. -Swift |
|
||||||||||
|
Gözüm kara görmez dibimdeki parlaklığı. Sırtımda iradesizliğin saldırgan kumaşından yapılma ceketim Oturuyorum bir göl kenarında. hayatın güzelliği cıvıltıları hala kulağımda, Sırtımda ceketim oturuyorum bir bankın ucunda. Bir yıkıntı: gölün bana gösterdiği. Savaş, intikam, yenilgi. Kaybedişin tüm resmi argümanları. Ve yoksun diye haykıran Egemen varlık zaferlerinin ortasında, Gözyaşı kurumuş sessiz bakan bir çocuğun Kumaşından sırtı ceketli bir resim Gölün bana gösterdiği. Oysa yenilirken ve yenildiğinde Hatırladığın ve bildiğin dünya İşte hala aynı dünya. Gölde yıkanmaktan bıkmayan -Ne yapsın adı kara- karabatak da, Arkamda -babasından habersiz-babasıyla oynaşan çocuk da. “amca dese, gir içeri” beklentisinde hayatın güzelliği cıvıltıları kulağımda. Sırtımda ceketim oturuyorum bir bankın ucunda Gözüm kara ve gittikçe kararıyor... Uzanmak istiyorum banka Ceket; ağır geliyor bu sıcakta. İntikam hırs aşk ve savaşkanlık Yeminler yeminler yeminler… Öğrenilmişliği kazanma ve varolmanın Bitişik egemenliğini. Gözüm kara ve gittikçe kararmakta. Ağır geliyor sözlerimin anlamı. Göl bir resim gösteriyor bana, Uzanıyorum banka. Sıcaktan giymediğim ceketi , Üşümeyeyim diye Üstüme örtüyorum. ... Kendinden nefretin, aşkla kılıç muharebesi Hayat ve hayata isyanın varoluşcu pratiği. Ve bir ölüm. Düşman, Hiç olamadığı kadar kendisi Ve hep nefret ettiği kadar. Sıcak duşun altında saatlerce ağlayanın Yarım saat sonra buz gibi suda kendisine gelmesi. Ve bir silkiniş,bir isyan,bir nefret. Ve gözün kısılmışlığında görülen kinin İnsanın yine ta kendisi olduğu gerçeği, Bu cengin yapıtaşları. Düşman Gözbebeğinde parlayan o bebeğin, -O yokedici ve görkemli bebeğin- Aşkın kalıcı izi olmuş olduğu gerçeğinin, Katlanılmazlığı. Ve katlanılmazlığı aşkı bu hale getiren bedenin Varoluşunu aşkla tanımlayan bu ruhla bütünleşemeyeceği gerçeğinin. Düşman hiç olamadığı kadar kendisi. kurulsun cenk meydanı Bir müzik: hem gölgeyi hem dansı ve hem de kızılı anlatan Gözalıcı bir yokoluş Bir görkemli veda Hakediyor kaybeden Düşmanın gözünün içine bakıyorlar Her iki gözde kısık ve kazanacağından emin. Başlasın müzik... Kendinden nefretin, aşkla kılıç muharebesi İki tarafta kendisiyle mücadelenin sonunda. Saflar net, kılıçlar keskin. kılıçları incelten: Aşk ve Karanlıkta gölgelerin dansı. Kendinden nefret. nefretlik bir benin, yaşamın ucuna yolculuğu. Ve dans.gölgelerle Düşmanın gözbebeğinde her ikisi de Gördükleri yokedici ve gözalıcı bir bebek. Varoloşa yüklenen anlamın Gözüne değen o iz. Çakmak çakmak çakan Yokedici ve gözalıcı O yiten aşk. Aşkı öldürmeye çalışıyor her ikisi de. Her ikiside bir gözbebeğine çekiyor kılıcını Sanıları ve İstedikleri : “o gözbebeğinde ki O bebeğin yapabilecekleri; şeytanın ta kendisi olduğunu ispatlamış olma savaşı, bir kurtuluş savaşı.” Gerçekten uzak, gerçeğe isyan Bir dans Aşkla tanımlanmış varoluşların Aşkı öldürme hıncı gözbebeklerinde ki şeytan. Hiç bir aşığın gözünde bir gün daha Yaşamaması gereken o iz.: Katlanılamaz yenilgisi varoluşun. Cervantesin aşkı bu Bir aşkla varoluşun Sahte aşkla savaşı. Bir “Aşk için ölmeli aşk o zaman aşk” diyenin Ancak Bir varoluşçuda görülebilecek Gerçek Onur savaşı. Ve katlanılamaz gözüne şeytan girmiş bir aşka bir gün daha. Dans devam edecek ve bir boşluk kaplayacak gökyüzünü Gözler kısıldıkça artan ellerinin parlaklığıyla Kılıç savuruyorlar birbirlerine. Gördükleri parlaklığı yok etmek istiyorlar artan hınçlarıyla Kılıç savuruyorlar birbirlerine. Cervantesin olmayan yılgınlığıyla, Tutunmayanın evet isyanıyla. Kılıç savuruyorlar birbirlerine Biliyorlar aşk ölecek ve varoluş ta. Gözalıcı bir yokoluş Bir görkemli veda Hakediyor kaybeden Gerçekten uzak, gerçeğe isyan Bir dans Kılıçlar salınıyor havada Müzik görkem ve karanlık tam kıvamında Kılıçlar sallanıyor havada Aşk ve aşık ve maşuk Hepsi burada ... Toparlanıyorum kalkamadığım bankta Bir sigara yakıyorum. Ceketi katlayıp yanıma oturtuyorum Çocuk hala çocuk Ve karabatak sanki hiç suda değilmiş gibi Suya dalmaya devam ediyor hala. Ceketi bankta unutuyorum Ağzımda sigara Boşluğa yürüyorum. ...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © gürbüz çetinkaya, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |