..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Denemeler"de gördüğüm şeyi Montaigne'de değil, kendimde buluyorum. -Pascal
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Bireysel > M.Mustafa USLU




15 Haziran 2009
Sürgün Serencam / M. Mustafa Uslu  
M.Mustafa USLU

:AFHF:

I.
Oyup asanı çıkardım.. kürek kemiğindendi acının
zor belâ yaşam oynaklarında irinleşti sanrılar
ilk kavgadan sıyırıp attım gövdemi

iki aynalı kapı aymazlığındaydı git-gel aynı yüze varan adım
suyumu içmez, cenk oyunlarımda yırtamazdın denizleri
kıt kalınsa da yürümekleydi söylence varsıllığın
yol boyu kuyularda geçti erinliğim.. taş attığın
dilsizdim ve bilmezdim hangi kavimdenim
kervansaraylarında gezgin ateşiydi
asırlara sürgün bir sancının
göğünden yuttuğum
koyulduğum;

ayna ayna gelir giderdin sıyrıklarıma.. güneşle bir
kuyu kuyu önce bocurgatı inerdi gözlerimin
yamalı sırçası sonra

omuzlayamazdım ve güç dayanırdın karartmalara kendi saklambacından
çelik de değildim pamuk da; cenklerim dağılırdı kucağımda.. bilyelerim
kılıcımı bırakırdım sığınağıma, urganımı.. ışıyan ve yırtandın
savılırdı kuşatma.

II.
Yola çıkıyorsun; unutma kemendi geçirmeyi boyna
küfürlerini sıvazladığı eliyle tokalaşıp
kenti eskicinin birine ısmarla

çamaşır sepetinden, ipinden ve mandallarından söz et
hanidir, değiş tokuşla edinip yedeğinde tuttuğun
yavaşça kendi uzağına yeltensin içiyle avcun
soğuğu duymasın merdiven korkulukların
dokunma ki erimesin demir yanların
aşağından geçenlere örtülüne çık
içine döngü durup kalanlarına
var balkonuna, var; cümle-
‘ten yedeklerinle varsın
boynunlasın orada;

kendinden ırağına payladığınla sallan sallan avuç içinle senin
senin görülmüş son güneşin, son gölgenin arasına senin
oyuncaklarını ger, atlasını as.. onlar altında etinin

tüllerinden arala beni, aşağılarından geçenlerin
lodos da yok havada sus da.. yola çıkıyorsun
gör denildiğinde bakılan küllenişime dokun!

III.
Yola çıkıyorsun; kamçılı şairler de kalktı pus da
gör denildiğinde bakılan küllenişe dokun
kendi közüne değin

göçmen kuşlar kandırıldıkça yaraları dağlı mevsimlerin
yaban otları hışırtısında ateş böceklerine soyun
art arda sayma kaç cemre düşürüyorsun
kirinin, yokla ceplerini kininin; cümle-
‘tende damıtılan sütünü soyunun
uğramadı say konuklarını
çeliğini ve pamuğunu
ürperten senin;

tinler tarihinden birkaç ruh üfle, sırlansın kayıpların; çıplattığına bile kazıma
adını da kendini de.. sakın: birkaç fasikül aşk kalır tarihinden cümle-
‘tenlerin; kraterlerine yoldaş diye sökün edenin

üst aramasında geçmez adresi bir göğün, bir giyinmelerin, bir sevdaların
sokakların ve caddelerin hep vardığıdır dediğim maviliği
körebeliğin düğümünde bilmesin ense kökün;

martılar gülmecesinde iki mavi arasıydın kentin ve aşkın
maviden yanaydım, maviden yanaydın
siyahtı üveyimiz, beyazdı

birdenbire değer, yanıltmasın ıslaklığın; uçma buhurluğundan
ateş böceklerincesin yan yan savrul dinmesin yağmurun
ulağıdır bil, haberini taşır okyanusun; kulak kesilenin
gör denildiğinde bakılan küllenişime dokun
yola çıkıyorsun!..

IV.
Yola çıkıyorsun; sözüm ona diyor hızırına tanrı
bulutlarından bakanlar var saklı saklı

sicim gibi gerilmeli gözlerimiz; bak, milâtlardan önce bile hüküm: sancı
kutsal kitaplardaydı yasak olanı.. topraktan testisinin kırılganlığı
ilk zehre kandın; kuyularımızdı yangın.. bir sürgün ortağı
iyi halden gönderilmişliğe yaşam betimimdi kanlın
buydu işte dünyalığın: ne çok başımız vardı
ne buldulardı, neydi telâşın bulutlardan
baktılar da ilmek ilmekti saçın, ama
çöz, darmadağındı rüzgârların
bir elmaydı, bir buğdaydı
bölüşmemizdi payın.

ne çok başımız vardı, ne buldulardı; neydi telâşın
hanidir kandım, tüm sözlerine sesimi kanattın
şimdi köpek ulumalarına sal karını ağrının

göğüne tüneller kazanım, dönencesinde yok ile varının
göçükler altında kıstır nefesimi buğulanır aynaların
suya vardığınca kendine bakınmandı aranacağın
çıplak ayaklarınla su birikintisine gömdüğün
ürkmesin yıldızların, söylen; soluduğu
zakkum kokusudur dağın, rüyasız
kalmalarıyla riyasızdır dürtüleri
bakir kalanıydı yalınlığımızın.

V.
Yola çıkıyorsun; adımlarına eş kenti üleş eksilttiğimize dargın
payıma düşene hınçlan yamaçlara diz üstü durdukça

yalvaç artığı bir tufandır hıncın; kül özünde öğütülen olsun benliğim
yıkık bir değirmene üfür avuçladığını; suyla ateşine maya çal
gecelerle vardığım ömürlerime azığımdır saçının karacası
rutubetli odalardaydı, pervazımdı; bir sarmaşığın
bir örümcek ağının prangasıydı dört duvarın
dört bilinmezlik arası gidip geldiğimiz
değil miydi yaşamak kaygın
pencerelere el verirdi
sığırtmaçların?

yola çıkıyorsun; sana biattır kentim, kor günlerinden indirdim
yola verdim, buzula erdir yüreğim; gör denildiğinde bakılır
doku küllenişimi, kor günlerinden eğirdim.

Yola çıktın
buzula erdin yüreğim
kor günlerindendi eğirdiğim.

M.Mustafa USLU



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın bireysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
Helena"ya Örgü / M. Mustafa Uslu
Yolda Kalan Bir Düşün Sayıklaması / M. Mustafa Uslu
Eylül Tutulması / M. Mustafa Uslu
Bela - Yı Aşk / M. Mustafa Uslu
Dönüyordu Yeryüzü Kanadığında Kalbin / M. Mustafa Uslu

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kedigöz [bir Kadim Sırra Serzeniş] / M. Mustafa Uslu

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ölümü Yitirmek Denemesi - I / M. Mustafa Uslu [Deneme]


M.Mustafa USLU kimdir?

Kimi, saldı kendini akıntıya kimi, yoz olandan kaçarken mürekkebini ama hepsi, izleri olsun da bilinsin içindi; yandaşını bulmanın verdiği tadda suyunu duyarak.

Etkilendiği Yazarlar:
İkinci Yeni ve sonrası...


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © M.Mustafa USLU, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.