Nihat Çeklere üçüncü golü attığında neler hissettiniz?
Peki Hırvatistan maçı sonrası ağlayan yaşlı yaşlı teyzeleri gördüğünüzde, ağlamaklı olmadınız mı?
Neydi başka hiç bir ülkede görülemeyen bu duygusal tepkilerin nedenleri?
-Ezilmişlik mi? Sanmam; Türkiye ne zaman ezilen bir ülke oldu ki? Her zaman bağımsız değil miydik? Ya da artık bağımsız değil miyiz ki bu kadar seviniyoruz...
-Siz de kendinizi sıkışmış hissetmiyor musunuz? Öyle ya uzun bir süredir ülkede gerginlik yok mu? Kimi 'bunlar darbeci' diyor kimi 'bunlar şeriatçı'. Kime inanacağız söylesenize, milli takımdan başka kime inanacağız...
-Çıkışı olmayan bir tünelin sonunu görür gibi oldunuz mu Semih'in golüyle. Öyle ya hep görür gibi olduk bu ülkede, hem de tüm inandığımız değerler gözümüzün önünde harap olurken. Atatürk dedik diktatör dediler, İslamiyet dedik gerici dediler. Güvendik nice nice liderlere ama kimi oğluna gemicik aldı, kimi batı emperyalizmine boyun eğdi. Ama güzeldi Semih'in golü, güzel...
-Galiba futbol ne zaman sadece futbol olursa ancak o zaman rahat eder bu ülke.
-Not: 2008 Avrupa futbol şampiyonu kesinlikle Türkiye olacak... 22-06-08... Helal olsun o namuslu futbolculara, o başabakanın özel çablarına rağmen siyasete bulaşmayan o futbolculara; helal olsun.
-Son bir söz de yayıncı kuruluş Atv'ye: maçlardan önce ve sonra sürekli olarak 'Durmak yok yola devam diyoruz' diyerek ne yapmak istediğinizi bu halk anlıyor, cevabını da elbet verir. Hele o futbolculara soru soran spikerleriniz yok mu... Futbolcuları siyasetin içine çekmek için elinden geleni yapıyorlar ama kimse bu tazağa düşmüyor... Helal olsun bu tuzağa düşmeyen Semih'e, Arda'ya ve tüm futbolculara...