..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Özgürlük sevdası insanın başkalarına duyduğu sevgidir; güç sevdası insanın kendine duyduğu sevgidir. -Hazlitt
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk > yaprağın kaderi




14 Nisan 2007
En Son Sevilen ,en Çok Sevilen Midir?  
yaprağın kaderi
yanlış zamanda. yanlış yerde oluyordum ilk defa doğru yerdeyim dediğim de o gitti........


:BCBH:
Bir zamanlık mıdır aşklar? İnsan sadece bir zaman için mi aşık olur karşısındakine? Yoksa aşk her zaman şekil mi değiştirir? Ya da aşk aslında bir yanılsama mıdır? Bu soruların cevaplarını hayatımız boyunca ararız. Başladığımız her yeni ilişkide bu sefer doğru yerdeyim diye düşünürüz. Her yeni ilişkide hayatımız boyunca en çok onu sevmişiz daha fazla kimseyi sevemezmişiz gibi gelir. En fazla sevilen en son sevilen midir? Yoksa en yenisi o olduğu için mi böyle hissederiz?
Bir süre kapıdan hep onun tekrar gireceğini düşündüm. Biliyordum gitmişti ama inanmak istemiyordum bir zaman gerçeklerden kaçtım kendimi gitmediğine inandırdım geri döneceğinden emindim ama bir gün gerçekle yüzleştim. Gelmeyecekti… gitmişti ve ben onsuz ama onun anılarıyla kalakalmıştım. En çok onu seviyordum her şeyden çok ona bağlıydım , ona aslında bağımlıydım . Sanki hayat o hayatıma girdiği gün başlamıştı, o gidince de durmuştu. O hayatımın anlamı olmuştu. Ve o gidince hayatım anlamını yitirmişti. Yolda yürürken ,ders çalışırken ,biri bana bir şey anlatırken hep onu düşünüyordum . Sebep arıyordum kendime, neden gittiğine . Acaba diyordum ,beni hiç sevmedi mi? Ya da beni başta sevmişti ama sonra ben değişmiştim ve gitmişti. Ne zaman bunu düşünsem acıtıyordum canımı ;suçlu sensin diyordum kendime, sen sebep oldun, onun sevdiği gibi kalamadın. Bir süre kendime kızıyordum sonra dayanamayıp yine ona kızmaya başlıyordum. Bana niye bunu yaptığının sebebini bulamadıkça ona daha çok öfkeleniyordum. Sonra birden öfkem geçiyordu, kızmıyordum artık. Anlamaya çalışıyordum onu,anlamasam da seviyordum işte ,ötesi yoktu. Biliyordum bazen gitmek gerekiyordu, kaldığında daha çok acı çekebileceğin bir yaşam vaat ediyorsa hayat, çekip gitmek gerekiyordu. Ama hep merak ediyoruz ya kalsa nasıl olurdu diye hep de aynı cevap çok mutlu olurduk, diyorum. Aslında belki de mutlu olamayacağız, belki de ondan nefret edeceğim ama o gitti ve bence yarım kaldı ya yaşananlar hep iyi olacakmış gibi geliyor .Biz sanki mükemmel bir çift olacaktık kalsaydı; ama gitti ve olamadık ,gitti ve yarım kaldı, gitti ve ben bittim. Geri gelse acaba kaldığımız yerden devam edebilir miyiz sorusu da aklımda , hayır edemeyiz biliyorum. Çünkü ben o gidince çok değiştim. O gidince ona giydirdiğim gömleğin aslında onun olmadığını anladım. Çünkü ben ona aşık değilmişim, aslında ona giydirdiğim gömleğe aşıkmışım. Belki de gömlek ona ait ama ben kendimi buna inandırmak istiyorum. Belki de gömlek diye bir şey yok. Ben tam anlamıyla o adama aşığım ve kendimi acı çekmemek için buna inandırmak istiyorum. Bilmiyorum, hangisi daha gerçek hangisi daha doğru bunu şu an seçemiyorum. Aslında gitmeden önce şaşırtmıştı beni . Tanıdığımı sandığım,sevdiğim adamın belki kendine göre çok büyük bir olay karşısında zayıf bir insanın verebileceği tepkiyi vermesi ,beni üzmüştü. Çünkü o benim kahramanımdı ve her şeyi yapabilirdi. Zor olan şeyler ona zor değildi, o başarırdı, o üstesinden gelirdi ve pes etmezdi. Ama etmişti işte, kendini akışa bırakmaya karar vermişti ve bunu yalnız yapmak istiyordu. Oysaki ben onunla gitmeye hazırdım neden beni de götürmeyi düşünmemişti? Neden bu kadar bencilce sıkıntısını yaşamaya karar vermişti? Belki de beni de suçluyordu hayatında olanlarla ilgili ama insan ne yaparsa yapsın kendi yapmaz mı? Bunun için çevredekilere kızmak yanlış değil mi? Acısını bile tek başına yaşamaya karar veren bu adam, neden kararlarını alırken kendi eliyle yaptığı şeylerden başkalarını sorumlu tutarak içini rahatlatma yolunu seçiyordu. Neden kötü şeyleri başkaları yaptırır da iyileri hep biz yaparız? Şu an sorular beynime hücum ediyor, onları durduramıyorum. Ama bir gün soruların savaşı duracak eminim ve ben artık onu unutmaya başlayacağım artık annem aradığında belki o arıyordur diye telefonum meşgul olmamalıyı düşünmeyeceğim. Arkadaşlarımla konuşurken birden onunla ilgili bir şey söylemeyeceğim. Hüzünlerimi acılarımı hayatın havuzuna atacağım ve hayat onları yavaşça dibine gömecek biliyorum …Bir süre her şarkı bana onu hatırlatacak; ama bir süre sonra bu da bitecek . şarkıları anlamını düşünmeden dinlemeye başlayacağım . Sonra bir gün bir başka adam gelecek ve ben yeniden seveceğim. Ama acaba hep onun izlerini taşıyacak mı hayatım? Yoksa şimdi bu kadar sevdiğime inandığım adamdan geriye hiçbir şey kalmayacak mı? Bunu bilmiyorum. Ama anlayacağım yeni biri girdiğinde hayatıma. Bu sorduğum soruların cevaplarını tek tek vereceğim. En çok sevilen en son sevilen mi sorusunun cevabını gönül rahatlığıyla yanıtlayacağım hem de şüphe duymadan belki de yanılgıya düşeceğim yine bu seferki gibi kim bilir. Ama şu an cevabım sadece cevapsızlığım.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sevgi ve aşk kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ben Sana Daha Seni Tanımadan Güvenmiştim...


yaprağın kaderi kimdir?

siyah gri zamanların ve gidişlerin ardından . . hep yanlış zamanda ,hep yanlış yerde hiçbir zaman olması gereken yerde olması gerektiği zamanda olmaz

Etkilendiği Yazarlar:
Kürşat Başar,Cezmi Ersöz,Ataol Behramoğlu


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © yaprağın kaderi, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.