Ben bir öğretmen değil, bir uyandırıcıyım. -Robert Frost |
|
||||||||||
|
Şarkıların yüreğime battığı bir günün sonundayım yine. Yeni bir şarkı radyoda, kalbimi tırmalıyor işte. "Yapma, dokunma bana. Kim dokunduysa sana, ona git, orada kal..." Süzülürken damlalar pınarlarından gözlerimin, düşünüyorum sessizce diğer taraftan. 'Yüreğim de böyle mi söylüyor acaba?' diye soruyorum kendime çaresizce. Yüreğimi ve mantığımı karşı karşıya getirip, benliğimi bir köşeye sıkıştırmayı başardı yine bir şarkı işte. Ne demeli şimdi?
'Git, verdiğin tüm sözleri yutuyorum bir solukta, unuttum bile seni, hadi git' mi demeliyim?.. Zor!.. Unuttun mu gerçekten, unuttun mu göl kenarındaki o sakin, o sessiz, o saatlercesine, o zamansız bakışlarımızı... İçimde bıraktığın derin yalnızlığı, büyük acıyı unutabilir miyim gerçekten acaba? Olur mu dersin zaman, ilaç bu yaraya da... Unuttun mu gerçekten, 'Beni bırakma'ları, unuttun mu sevdiğim 'Günışığım' diye biten sevgi dolu söz yumaklarını... Önce bir tebessümü çok gördün bana, zamanla en yakının yaptın sonra! Bir zamanlar gözünün görmesine tahammül edemediğini, sonra sesini duyamayınca göz yaşları ile aramadın mı? Sayısını bile bilmediğim 365 günleri bir kalemde silip atmaya mı çalışıyorsun sen? Yapabilir miyim sanıyorsun senli günleri gördükten sonra sensizliği... Dayanabilir mi bu yürek, sensiz 365'lerce gün ve geceye... Kim dokundu yüreğine? Nerede unuttun beni? Şimdi diyebilir mi yaşanan bir dolu zamanın sonrasında bu yürek sana, 'Git, nerde unuttuysan beni orada kal.' diye. Seni, senli zamanlarda bırakmayı isterdi kalbim. Başaramadı... Hala bende, hala benimle, senli ama sensiz zamanları yaşamaya çalışıyor bedenim. Ruhum, sensizliğe alışmaya çalışıyor. Sen git... Gittiğin yerde kal. Ben, gittiğim yere kadar giderim. Gitmediği yerde, bende kalır, seni, seninle bir olmuş ruhumu, her ana birebir şahitlik etmiş olan bedenimi, geçmişteki her şeyimi olduğu yerde bırakır, devam ederim yoluma ayrı bir yolda... Hiç bir şey sormadan sana, tek bir ânı anımsamadan. İsminin tek bir hecesini anmadan yürürüm o yolda. Kendimi ezdirmem sana... Kaldığı yerde kalır her şey. Giderim bende, sessizce, yavaşça. Geride kalanların kolları arasında, gözyaşlarıyla...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Erman, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |