Anladım ...
Tekrarlardır aşkın her defasında yeniden başlaması.
Kişiler, zamanlar ve bazen de mekanlardır değişen.

Yerli yerindedir diğer her şey ...
Elinizle koymuş gibi bulursunuz onu;
çünkü aşktan kaçılamıyor hiç bir zaman.
Belleğiniz yeniden canlanır.
Zaman yeniden anlama kazanır,
belki istemezsiniz ama tutamazsınız kendinizi ...
Kendinize yenilirsiniz.
Dört zaman vardır yaşamınızda,
aşktan önce,
aşkla aynı iklimde,
aşktan sonra,
bazen de yakalanana kadar aşktan kaçarken ...
Bu zamanlardır size,
yaşadığınızı hissettiren.

Yeni duruşlar seçersiniz kendinize,
yeni kelimler,
yeni anlamlar türetir
ve yeni cümleler kurarsınız kendinizce.
Ama aynıdır hepsi.
Bir başka hayata geçmedinizse.
Umursamaz tavırlar takınırsınız kendinize;
ama umursarsınız.
Umursamak yer etmiştir gövdenizde.
En sevmediğiniz şey olsa bile.

Güven diye bir şey daha vardır,
aşkın molekülünde.
Güvenemezseniz mutlu olamazsınız.
İçinizi yer bitirir o hain erince.
Bazen güvenseniz de mutlu olamazsınız.
Değişir ruh haline ve duruma göre.
Yeni şarkılar keşfedersiniz.
Kendinize adıyacağınız aşk hikayeleri.
Usulca birbirinizin kulağına fısıldarsınız,
en güzel cümlelerinizi.

Ve kanarsınız birbirinize.
Kanmak ...
Her şeyi baştan var etmek.
Bazen bir evde,
bazen herhangi bir gecenin içinde.
Artık her şeysinizdir birbiriniz için.
Ya da öyle sanırsınız.
Ne zaman ki çıkar,
ilk anlaşmazlıklar, kavgalar.
O zaman ortaya çıkar yarım kalmış duygular.
Ve tam o anda ödeşemezsiniz birbirinizle.
Ya ayrılık kalır payınıza,
ya da kırgınlık.
Dönüşü yoktur o anın ocağına.

Ayrılıp yeniden de barışsanız,
kırgınlığı zaman aşımıa da bıraksanız,
olamazsınız bir daha eskisi gibi.
Her şeye iyi gelen zaman sizi çoğaltır.
En iyisidir ayrılıp bir daha görüşmemek.
Nasıl olsa bir yerlerden yeni mutluluklar edinilir,
yeni aşklar yaratılır.
Aynıdır aşk.
Siz başka bir gezegene gitmedinizse ...