Hiçbir kış sonsuza dek sürmüyor, hiçbir ilkbahar uğramadan geçmiyor. -Hal Borland |
|
||||||||||
|
"tamam annecim(anneme annecim derim!) geliyorum" dedim.elimi yıkadım.masaya oturdum.yemekte makarna ve köfte vardı.bir de çorba.çorbayı sevmem ama yine de içtim çorbadan da azıcık.sonra gidip tabak değiştirdim. içinde çorba içilmiş bir tabakta makarna yiyemem.tabağı anneme uzattım.annem biraz makarna ve köfte koyduktan sonra "yeter mi?" dedi."yeter" dedim.biraz daha koydu "yeter" dememe rağmen.babam "bugün okulda ne yaptınız?" diye sordu. "ders" dedim.yemeğimize devam ettik.bir anda midemde birşeyler olmaya başladı.sofraya istifra(neden istifra diyorum ki basbaya kusacaktım) edeceğimi sanıp banyoya koştum.banyoya geldiğimde hiçbirşeyim kalmamıştı.biraz bekledim.kusmadım.bir ses duydum klozetin içinden.sifonu çektim.ses kesilmedi.azıcık yaklaştım klozete. "baksan da göremezsin çünkü görmek istemiyorsun" dedi biri."üstünüze işemeden gidin klozetimden" dedim. "üstüme işeyemezsin çünkü çişin yok" dedi.aman allahımdı.nerden bilmişti çişim olmadığını.iyi bir tahmin miydi sadece?"kimsin sen?" dedim."ben senden başkası değilim" dedi."sen neysen ben de oyum, tahmin et sence ben kimim?".durdum.dururken düşünüyordum.birden hiçbirşey görmediğimi farkettim."neden her yer karanlık?" dedim."zaman durdu" dedi."kimsin sen?" "benden ne istiyorsun?"."ben senin ruhunum..."."ne? anlayamadım..sen benim içimde değilmiydin?"."unuttun mu ağaçtan düştüğün o günü..hani yukarda sana ait birşeyler kalmıştı..işte o benim.."."ne?bu kadar kolay mı ruhun bedenden ayrılması?"."evet bu kadar kolay". "peki benden ne istiyosun?"."benimle gelmeni"."nereye?"."bir soru daha sorma..sadece benimle gelecek misin gelmeyecek misin?"."geleceğim" dedim şuursuzca.sonuçta o benim ruhumdu.ona güvenebilirdim. "yarın kahvaltıdan sonra" dedi.gitti. ertesi gün uzun bir kahvaltı ettim.kimseye veda etmedim.nası olsa ruhum zamanı durdururdu..sofrayı toplarken kusacak gibi oldum.klozete koştum yine.sonra geçti.ruhum gelmişti."hadi" dedi."gidiyoruz.." etraf karardı.olduğumuz yerden uzaklaşmaya başladık hızlıca.ruhumu görmüyordum ama hissediyordum. çok hızlandık.ben gözlerimi kapattım nası olsa birşey görmüyordum."aç gözlerini" dedi ruhum.yavaş ama kararlı bir şekilde açtım gözlerimi.eski evimizin bahçesindeydik.erik ağacını gördüm.yerde kanlar içinde yatan bir çocuk gördüm.annemi gördüm.babamı gördüm.çocuk cesedinin yanında kendilerini yırtarcasına ağlıyorlardı.usulca yanlarına yaklaştım.babamın omzuna dokundum.anneminkine de.farketmediler.çocuğa baktım."!!!!!!!!bu beniiiiiiimmmmmmmmm!!!!!!!!!!" diye bağırdım.ruhum geldi yanıma."evet bu sensin.."."nedir bu?şaka falan mı?" dedim."hayır" dedi ruhum."aslında benden ayrıldıktan sonra hiç yaşamadın..sen sadece benim düşümsün.."."O YÜZDEN Mİ BU KADAR MUTLUYUM?!"(o yüzden mi hayat bu kadar silik insanlar değersiz ayrıntılar önemsiz?...). siz siz olun yüksek biyerlerden atlamayın ya da düşmeyin..(yüksek biyerlerden düşerken ya da atlarken sizden bişeyin yukarda kaldığını hisseder misiniz?)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © akın unan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |