Kuytularda kalmış bakir güzellik
Masmavi çarşafının üzerinden
Tarih emzirmiş güzellikler harikası diyar
Acı ,hüzün ve sevinci gizlediğin sularında
Baştan aşağı sana büründüm ey sevgili !
En yüksekten güzelliğine şahit olurken
Elimi uzattım yaşlı parmaklarına
Bir koldan fazla yol vermedi kale burçları

Eteklerinde dolandım suskun adımlarla
Nerede o üzüm bağların,meyve ağaçların
Nerede gürül gürül akan deli şamran
Fırınlarından yayılan çöreklerin kokusu aynı
Keledoşun,aş’ın,murtuğanın artık tadı yok
Adam gibi adamlar bitmemiş,ama diz boyu riya
On yıl önce uyusaydım,devam etseydi rüya

Anneni gördüm sarp dağların ardında
Erçek adında asil ve mahzun bir kadın
Gündüz iniltileri duyulmaz motor seslerinden
Gece sesini toplar ;ama aşıramaz tepelerden
Martıların ağladığını bilmezdim su kenarında
Sazlıklarda kurbağa iniltileri
Kıyılarında öğrendim hasretlik şarkısını
Kavuşman için deli aşıklar gerek bilirim
Ferhatlar ölmüş bilesin bu da senin talihin.
30 Temmuz 2004 Van