 |
 Anasayfa |
| Son
Eklenenler |
| Forumlar |
| Üyelik |
| Yazar
Katılımı |
| Yazar Kütüphaneleri |
 |
|
Bazı programcılarımızın günümüz içinde başını ağrıtan bir sorun var.
Konu başlığındaki gibi bu sorunun adı sponsorluk.
Sanatçılar,şairler,sunucular vb gibi bu ülkenin kültürünü icra etmek isteyen deneyimli insanlar ne yazık ki sponsor engeline takılıp programını icra edemiyor.
Bu nedenle kalitesiz programlar devam ediyor, işi bilen insanlarda bu kulvara küsüp kendi kabuğuna çekiliyor.
Ankara da yerel yayın yapan bir radyo da programını icra eden 12 yıllık deneyimi olan bir arkadaşım işinden ayrılma konumuna gelmiş.
Sorun farklı: görme engelli dedikleri benim özel insan dediğim bir arkadaşım.
Fakat program hayatı boyunca hiçbir sorun yaşamadan profesyonelce programını icra eden bir dost.
Radyo müdürünün radyoda onun için söylediği bir söz çok dikkat çekici aynen aktarıyorum.
-.... “ Körün topalın bir radyoda ne işi var”....
Arkadaşım telefonda üzgün bir sesle kendisine edilen bu sözü bana söylerken boğazında düğümlenen o son kelimeleri de ne yazık ki bu oldu.
Engelli bir insan yok sen profesyonelsin dedim arkadaşıma ve arkasından ekledim.
..... “ Allah yürek engelli etmesin” insanları.
Şimdi bu arkadaşım başka bir radyo arayışı içinde ama bu seferde karşısına sponsorluk engeli çıkıyor.
Eğer sponsorun varsa işi bilmene gerek yok iki dakikada programcıda olursun gündemde de.
Peki ya sanatçıların durumu;
Onlarda sokaklarda fazlasıyla var nasıl olsa.
Halkın kulağını dolduracak onları oyalayacak birkaç satıra sahip sponsorlu biri var yetmez mi programlarda ?
Ayrıca halk sanatçı görmek istemiyor her geleni kabulleniyor böyle alıştırılmış bu millet hatayı da geç fark etse ne önemi var ki ,.. göstermelik bir şeyler yapılır nasıl olsa.
Peki ya o insanların mağdur olmasını halk istiyorsa.....
Peki suçlu farkında olmadan bizlersek....
Peki biz o insana o lafları işitmesine sebebiyet verdiysek.....
Sanırım herkesi alkışlamamayı öğrenmemiz gerek.
Önce kendimizden başlayarak...
|
Söyleyeceklerim var!
Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?
Yazıları
yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz
ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız,
yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.
Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.
|
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
|
İSA KARATEPE
12 Aralık 1973 yılında Ankara mebus evler’ de doğdu. Ankara Çankaya cumhuriyet lisesinden mezun oldu.
Yüksek öğrenimini yarıda bırakarak vatani görevini yapmak üzere 1997 yılında askere gitmiştir.
Şiir hayatına 1986 yılında ilk kaleme aldığı ‘Anlamı yok ‘adlı şiiriyle başlayan şairin bir çok eseri derleme niteliğinde hazırlanarak iki kitapta toplanmış ve baskı haline getirilmiştir.
‘Gözüne mi durdu’ adlı şiiri Çankaya kültür sanat dergisi kasım sayısında yayınlanmış. Bildim sevdim bittim adlı eseri Filiz Kaya ve Sertan Yıldız tarafından bestelenip Radyo da okunmuştur.
Radyo için kaleme aldığı bir çok eseri mevcuttur ‘Cemşit oğulları’ adlı tiyatro eseri 15 mayıs 2003 tarihinde (Radyo birlik) yayınlanmıştır.
Aynı radyoda reklam sesletmenliği yaptıktan sonra 2003 şubat ayından itibaren ‘Gönül bülteni’ adlı şiir programının hazırlığı ve sunuculuğu ve bunun yanı sıra
Aynı radyoda ‘Genç Zamanlar’ adlı gençlik programının yapımcılığını da sürdürmektedir.
Şiirle yaşayanlar antolojisi kitabı şubat 2003 de yer almış,
Herkes mi ayrıldı adlı kitabı kasım 2003 yılında şiir severlerle buluşmuş seçkin kitabevlerinde yerini almıştır.
Ayrıca şu an çıkmak üzere olan Türkiye yazarlar ve şairler ansiklopedisi ve Türkiye ilim adamları ve sanatçıları ansiklopedisi, ayrıca cumhuriyet dönemi şairleri antoloji kitabında yer almaktadır.
Şu an bayrak radyoda gecenin yüzü adlı programın hazırlayıcısıdır. Ayrıca Trt 1 de yayınlanacak olan Hüzün durağı adlı projenin menejerligi ve hazırlığını üstlenmiştir.
Şiir hayatına girmesinde ve yetiştirilmesinde şair ve yazar ,eleştirmen Hüseyin Yurdabak üstadın etkisi olmuş Şiirle Yaşayanlar Antolojisi 2 . kitabında(Şubat 2003) yer almış ve Ankara da yaşayan şairler gurubu içinde onur belgesi almıştır.
2003 mayıs ayında engelli çocuklar yararına verilen törende şükran belgesi verilen şair şu an çeşitli yabancı dillerde şiir çevirisiyle uğraşmaktadır.
Halk şiir sanatımızın dünü adlı araştırma yazısını tamamlayan şair ve yazar ayrıca TRT deki bazı jenerasyonlar ve yerli yapımlar da ( Bizim evin halleri vb) görev almaktadır.
Etkilendiği Yazarlar:
cemal süreyya
|
|
bu
yazının yer aldığı
kütüphaneler |
|
|
|
|
