Mektubum sanırım fazla uzun oldu, çünkü daha kısa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal |
|
||||||||||
|
Gündemde ilgilendirmezdi bizi gündem olmayanda.. giysilerimiz, sakalim, annelerimiz bile ilgilendirmezdi hatta.. bir tek hüzünlerimiz ve sevinclerimiz vardi. birlikte sevinir, birlikte üzülürdük.. birlikte aglar, birlikte kahkahalar atardik.. aldatmazdik birbirimizin ruhlarini.. Hem hayranlik hemde tarif edilmesi pek mümkün olamiyacak denli derin, beklentisiz ve büyük bir saygi duyardim ona. Bu saygim yalan söylememi engelliyor ve normalde rahatsiz edicek ama onunlayken etkilemeyen bir zorunluluk getiriyordu bana. Durust olma zorunlulugu. onu aldatmak kendimi aldatmakti cünkü.. Tek gecelik iliskilerimde oldu benim tek gecelik olmasini istemedigim. ve uzun süreli iliskilerimde oldu uzun süreli olmasini istemedigim. Kaybolmustum cünkü bu aldatmacanin, karanligin, kimlik bunalimli insanciklarin arasinda.. iste tam o anda cekip aliverdi beni icimdeki derin yariklarin dibinden.. belkide bu yüzdendi saygimin anlatilmaz boyutlara ulasmasi. Sevisirken bile incitmemeye calisirdim onu. Farkederdi onu incitmemeye calistigimi ve belkide istemeden daha cok incitirdim.. Onunla en cok bahar günlerini severdim. Evinin balkonunda yer minderleri üzerinde otururken, sirtim balkon demirlerinin garantisindeyken ve cay bardagi avucumu isitirken ; onun manzarayi seyredisini ve rüzgarla savrulan saclarini izlemeyi severdim en cok sessizce.. Ama rüzgardan cok onun bana verdigi özgüveni hissederdim.. ve sonra durup dururken sacmasapan seyler söylerdim.. söylerdim cünkü, onun gülüsünü izlemek bile icimdeki o aldatmaca dünyasini cok daha derin cukurlara atardi... yanagima kondurdugu öpücük, saclarimi oksayisi, ruhlarimizin daha siki sarilmasi birbirine ve günesin batisini izlemek birlikte..... Sabahlari cok farkli olurdu.. Ben isime o isine.. Ayriliriz.. Yari yarali ruhlarimiz cikar aldatmacanin, karanligin ve kimlik bunalimli insanciklarin dünyasina.. ikimizde sinirli oluruz döndügümüzde.. benim daha önce atabilme sansim vardi bu dünyanin disina kendimi vardiyali calismanin getirdigi avantajlarla. ve bu yüzden hep ben beklerdim gelisini.. Cayi demler, balkonu hazirlar, beklerdim.. gelirdi ve yine karisirdi ruhlarimiz birbirine.. o 7 - 8 saatlik ayriligin verdigi gergin kisilikler karisirdi birbirine.. tek kisilik olurduk yine.. Sikicimi sikici, tekdüzemi tekdüze bir hayat ama hergün yeni kisiler kesfediyorduk birbirimizde.. belkide cok az taniyordum onu.. gizlilikti belki birbirimizi sikmamamizin sebebi.. Cok kisi vardi icinde.. Her aksam her gece yeni bi sevgilim oluyordu o.. ellerimi daha güclü sikardi ve anlardim ki biseyler anlaticak ve yeni bi sevgilim olucakti az sonra.. üzüntülerini anlatirdi aglayarak.. o kadar cok üsümüstü ki bu hayatin icerisinde.. o kadar cok icinde gizlemisti ki düs kirikliklarini.. her anlattiginda daha güclü oluyordu.. daha güclü oluyorduk.. ya benimle bütün hayatini, yada beni bütün hayatiyla aldatiyordu.. Biz ikimiz birbirini simartmayi seven, birbirini oksamayi seven, birbirini sevmeyi seven insanlardik..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Arda Güler, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |