Gerçeğin dili çok yalın. -Euripides |
|
||||||||||
|
O ki bir deli, adam.Nerden başlanırki onu anlatmaya.On yedi yaşında deli fişek bir yeni yetme iken atom mühendisi olmayı düşleyen bu adam birgün nereden bilebilirdi ki Türk rock müzik aleminin “babası” olarak anılacağını. Evet ilk başlarda farklı hayaller kuran bu genç adam dünyada patlak veren rock müzik akımından herkesden önce etkilenmiş ve kendini notaların büyüsüne kaptırmıştır.Uzun uzadıya hayat hikayesini anlatamak değil amacım bilen biliyordur nasıl olsa.”İllaki” merak edenler varsada internette birçok siteden araştırabilirler.Ayrıca bir dipnot olarakda “Gökhan Aya Münir Tireli Bir Erkin Koray Kitabı adlı eserede başvurabilirler. Altmışlı yılların sonunda patlak veren özgürlük akımıyla genç kuşak bir uyanış göstermiş ve özellikle Amerikanın Vietnam ile olan savaşından hareketle yönetimlere karşı seslerini çıkarmaya başlamışlardır.İşte böyle bir ortamın gençliği tüm dünya da isyanlarına doğunun sakin ve mistik felsefesini katık edip içinede adından belli sert hareketli ve protest seslenişe uygun rock müziğinide almışlardır. Tüm bu ortamlar içinde Beatles ler ve tabii John Lennon gibi üstatlar gençliğe önder olularken Türkiyeden de bir genç adam bu müziği benimseyip neden bende yapmayayım diyerekten yola koyulur. İlk hareketle on yedi yaşında Alman lisesinde bir öğrenci iken Gs lisesinde verilen o günkü adıyla jazz konseriyle kariyere start verilir.Hatta o günlerde bu lisede ortaokul İkinci sınıf öğrencisi olan rahmetli diğer bir üstadada yol göstermiştir.Barış Manço... Daha sonrasında ise kısaca özetlersek çeşitli klüplerde çalışmalar, 1963 yılında çıkan ilk plak sonra şöhrete taşıyan “Kızlarıda Alın Askere” plağı sonrasında ortalığı yıkan konserler biribiri ardına çıkan plaklar “Anma Arkadaş, Çiçek Dağı, Aşkımız Bitecek, Şaşkın, Fesupanallah, Arap Saçı, sonraki yıllardaki hitleri Çöpçüler, İllaki ve daha burada sayamadığım nice eserler... Kurulup dağılan gruplar, çıkılan felsefe seyahatleri, yurt dışı gezileri, şöhret, para, parasızlık günlerine kadar dolo dolu geçen koca bir ömür...Tabii bu arada bence hayatının en önemli anlamı ve halende onun için uğraştığı kızı Damlayıda unutmamak gerekir. Erkin Babanın hayat hikayesi oldukça uzun.Benim amacım onun biyografisini anlatmak değil.Onun müziğini yorumunu ve hayata bakış açısını nacizane kendimce anlatmak.Tabii bu yazıyı neden yazıyosun ki diyenlere de onun şu an ki genç nesilden en fanatik hayranı olduğumuda söylememe gerek yoktur sanırım. Erkin Koray’ın müziğine baktığımızda onun öncelikle son derece deneysel ve yeniliklere açık biridir.İlk başlarda günün rock müzik formatına uygun sertlikte ki melodik yapıdaki underground tarzı sonraki yıllarda biraz yılların verdiği olgunluk, biraz ülke şartları ve birazda bunun paralelinde ki ekonomik şartlarla ortaya çıkan arabesk motifler içeren şarkılar. Erkin Babayı anlamayıp onu bir arabesk şarkıcısı diye itham edenlere gerçekten kızıyorum.Çünkü o oluşmuş ülke şartlarında taverna ve arabesk müziğin piyasaya yayıldığı bir dönemde bir darbe sonrası 80 Türkiyesinde yeni doğmuş kızı damlayı büyütmek ve geçimini sağlamak zorunda olan bir babaydı her şeyin ve rock’ın babası olmasının ötesinde... Şunu düşünürmüsünüz lütfen 5-10 yıl öncesinde plakları yok satan konserlerinde etrafın yıkılıdığı cam çerçevenin indiği bu adam geçim derdi için elinde bir org İstanbulda bir pizzacıda şarkılar söylemek zorunda kalmıştır.Çalışmak ayıp değildir tabii ki ama böyle şaşalı bir geçmişe sahip gerçek bir sanatçının bir pizzacıda şarkı söylemeside biraz onur kırıcı bir şey olmalıdır. Ama o bundan da gocunmaz ve o zaman öyle gerekmiştir yapmışızdır gene gerekirse gene yaparız der.Arabeskçi diye düşünmeden laf edenlere arabesk bir ritm adıdır ve gocunulacak bir şey değildir der evet arabesk ritmleri özellikle 80 lerde yaptığı şarkılarında çokça kullanmıştır ancak o günlerde çalıştığı çevresindeki müzisyenler arabeskin ustalarıdır ayrıca yukarıda sıraladığım nedenlerde vardır.Bu insanlara örnek olarak Vedat Yıldırıborayı ve yakın dostu Orhan Gencebayıda gösterebiliriz.Ama hiç bir zaman kendien bay arabesk denmesinide istemez.Çünkü o herşeye rağmen bir rock gitarcısıdır.O kendini böyle tanımlıyor... Erkin Koray’ın müziği akıcıdır yalındır.Mesela bir Barış Manço şarkılarında melodinin yanında sözlerinde atasözlerine deyimlere yer verip bilmecelere başvurup, öğüt verirken Erkin Babanın Sözleri yalındır her dinleyen rahatça şarkının ne dediğini anlayabilir.Ya da aynı dönemin bir diğer üstadı Cem Karaca gibi siyasi ve svri protest sözlere başvurmaz.Erkin Babnın sözleri gerçek bir 68 linin dilekleri olarak çoğunlukla aşkı, yare özlemi, ya da yarin terkedişine yapılan sitemleri anlatır.Zaten 68 kuşağının parolası “savaşma seviş” değilmidir. Burada Rahmetli Barış ağabeyi ya da Cem Karacayı kötülemek değildir.Yanlış anlaşılmasın.Onlarda kendi tarzlarında sanatlarını en iyi şekilde icra etmişlerdir.Şahsen ben onlarıda halen keyifle dinlemekteyim.Burada anlatmak istediğim Erkin Koray’ın müzik tarzını ana hatlarıyla ortaya koymaktır. Onun şarkılarında elektro gitarının senktoplarıyla kendinizden geçerken bir yandanda kendine has tondaki sesinden anlayabilenlerdenseniz büyük bir haz alırsınız.Sözleri zaman zaman damar diye tabir edebileceğimiz bir ruh haline sokarken ustaca çaldığı elektro gitarı sizi isyankar bir havaya sokar.Örneğin bir Anma Arkadaş ya da bir Akrebin Gözleri. Tabii şarkıları yalındır derken hiç bir felsefesi yoktur anlamına gelmez.Şaşkın daki “Aşk şarabı içmesi hoştur şaşkın şarap peşinden koşması boştur şaşkın” dan anlam çıkarabilenler açılımından çok şeyler anlarlar. Erkin Koray ilkleride getirmiştir.Türkiyedeki ilk elektro gitarlardan birine o sahip olmuştur.İlk elektro bağlamayı o yapmıştır.İlk rock bar kavramı ounla doğmuştur Türkiyede.Ayrıca Türkiyede ilk saç uzatan erkeğinde o olduğu söylenir.Çok iyi gitar çalmasının yanında annesi Vecihe hanımında müzik öğretmeni olmasından da dolayı piyanoyu paralelinde orguda çok iyi çalar.Sizce tüm bunlar onun çok yönlü bir sanatçı olduğunun bir ispatı değilmidir. Ben kendimi çok şanslı hissediyorum.Bu büyük adamın 3 konserine yetişmş bir insanım.Tabii canlı performansda 30 yıl öncesinde olduğu kadar atak olamasada halen bir çok genci cebinden çıkarabilecek bir perfonsmans gösteriyor.Tek başına konser verebilen ender sanatçılardan biridir.Üstelik artık ilerlemiş yaşında daha doğrusu olgunluk çağında birçok yaşıtları artık köşelerine çekilmişken o hala dimdik ayakta yıllara meydan okuyarak yaşamını sürdürmekte. Erkin Babanın hep bilindik klasik şarkıları yanında bilinmedik ama cok güzel pek çok parçası bulunmakta.Bilmeyenlere tavsiyem müzik marketlerde albümleri satışta.Gidin alın dinleyin paranızı helal edeceksiniz merak etmeyin. Sonuç olarak bir Erkin Korayı hayranı olarak biraz da elimiz kalem tutup klavye bastığından kısa bir Erkin Baba yazısı yazdım.Bu çılgın adama selamlar olsun.Allah da uzun ömürler versin ve daha nice yıllar bize gençlere gerçek müziği rock müziği öğretsin...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kardan adam, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |