Hata! Klavye bağlı değil. Devam etmek için F11'e basın... |
|
||||||||||
|
Bundan 7-8 ay önceydi diye hatırlıyorum. Xanhi’nin sokaklarda anlamsızca dolaştığı gecelerden biri olmalıydı. Gökyüzü her zamanki gibi ışığı yutan siyahlığını şehrin huzursuz ışıklarında kaybetmişti. Ben galiba arkadaşlarımla geçirdiğim sıkıcı bir gece sonrası bir an önce eve varmaya çabalıyordum. Kaldığım yerde sokaklar geceleyin başka bir kimliğe bürünürler. Genelde onları tanımak istemeyeceğiniz bir zamandır gece yarısından sonraki her saat. Şafak hafifçe kendini göstermeye başladığı ana kadar bu böyle devam eder. Tavsiyem asla gece dışarıda dolaşmamanızdır. Tabii Xanhi bu söylediklerime de karşı çıkacaktır. Onun söylediklerine kulak asmayın lütfen. Her zamanki gibi saçmalıyordur. Kendisini tanıdığımdan beri, başka bir şey yaptığına şahit olmadım. Ben gece dışarıda dolaşmaktan hiç hoşlanmam. Dolaştığınız tüm sokaklar birbirlerine bağlanır geceleri. Gündüz hayatı o yüzden severim. Başka bir sokağa geçtiğiniz anda bir öncekiyle tüm ilişkinizi kesmişsiniz demektir. Tekrar birlikteliğiniz en iyi ihtimalle akşam eve dönerken – o da bir şeyler almak için yolunuzu uzattığınızda – mümkün olur. Eski püskü bir sokakla birlikteliğin özenilecek bir şey olmadığını çoğu kişi bilir. Bazıları da – yapacak daha iyi bir şey bulamadıklarından olsa gerek – sizi hayranlıkla izlerler. Onların sahip olmadıkları bir şeye sahip olduğunuzu düşündüklerinden, anlamsız hayatlarının ne kadar da keder dolu olduğundan dem vurup, yaşantılarına lanet ederek hayatlarına devam ederler. Ben de aslında bu insanlardan sayılırım. Gece olup tüm sokaklar birbirlerine bağlanmaya başladığında korkum artar. Sokakta yürüyen insanların kim olduğunu hep karıştırırım. Kalabalık ve korkak bir şehirde kaldığım için insanların da benim gibi gündüzü sevip geceden kaçan bir karaktere sahip olduklarını görmek bana sadistçe bir zevk verir. Akşam sokakta yürümeye cesaret etmek, bu şehirde çok az kişinin yapabileceği bir şeydir...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Deniz Aksu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |