YAĞMUR DOLANIYOr

Dolanıyor yağmurlar yazıyor serseri kaderi rüzgar kalemiyle
Leş arayan akbaba hantallığı yaşamdır yavaş bulutlar eliyle
Getirdiği belki sadece üç beş kelime haince kendine saklar niye
Göçmen kuşlar her tarlaya kitapları özgürce yağdırsa su niyetine
Gölgem izmaritini fırlatır göklere tanrıya teğet geçer öfke busesi
Kızınca yağmur sırılsıklam ağlar mı ne keyfince saklanır geceleri
Bu ne bilge düşmanlığı ve o kadar aymaz kabız ezel ebet yobazı
Yağ işte ille de kayırdığı toprağı boyar sulu sümük salya kurnazı
Zaten hep küserim kara yağmura ve ikiz çocuklarına, cahil döllerine
Karar verdim nerde dolanırsa hatırını sormam, uğramam limanına
Bir kerecik olsun sularıyla defterine öğretimizi yazmadı beyazından
Bir damla emeği fosile sormadan yağdırmadı umudun sol yanağına

Çağırmadan gel kapı açık, anılar suskun ve susamış rahmetine
Şahit ol, yağış duasına çıkarken evrim yetim ve sabırdan yoksul
Artık tüm yapraklar küser anında eylem örgütlü tek bir ağızdan
Bütün ağaçlara alınteri kokan özgürlük yazılımlı kağıt kalem ver

Azgın egolara, yağar paylaşım kızgınlığı, lav rengini boyar giyinir
Islatsa, kozmik enerji yüklese verse neyse sabrımız usulce soğur
Ne ekersem ta alfabesiz zamana inadına gerisin yağar örgütlü çamur
Artık sulasan ne olur boş bellekler, kayıp nesil, evrimlerden savrulur

BEDİR HATEM