..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Öyküsel > Aslıhan Tibet CEYLAN




1 Nisan 2014
Mutluluk Diyeti...  
Başlangıç

Aslıhan Tibet CEYLAN



:ACEG:

Mutluluk Diyeti…


Sevgili Dostlar,
Genlerimden bana miras kalan sırları, kabiliyetlerimi, bildiklerimi, öğrendiklerimi sizlerle paylaşma zamanı geldi. Sizlere yaşamımdan kesitler sunacağım. Hep birlikte kainatın mucizelerine …tanıklık edeceğiz ve bunun sonucunda hayatımızda büyük yer edinecek bir tiryakiliğimiz olacak; bedava mutluluk seçiciliği…

Bir saattir beyaz ekrana bakıp nereden başlamam gerektiğini düşünüp duruyorum anlatmak istediğim binlerce şey var ve benim sizlerle paylaşacaklarım kainatta küçük bir zerre. Cünkü öğrenmenin sınırı yok. Uzun bir kararsızlık sürecinden sonra dün geceden başlamaya karar verdim.

Binnur… Elinde bir tepsiyle odaya girip,
“Bu yıl kara hasret kaldık. Biraz önce yağmaya başladı ama tutmaz, sabaha erir. Yine de şanslıyız. Sıcak bir dost meclisinde, Amalia Rodrigues’in şahane sesi eşliğinde her tanenin bir semazen edasıyla döne döne toprakla buluşmasını izlemek çok huzurlu.” dedi. Sesindeki ahenk öyle şiirseldi ki, kulakta normal bir cümle değil de çok özel bir romandan küçük bir kesit okuyormuş hissiyatı uyandırıyordu. Bana dönüp,
“Biraz önce bu ambiansı ruhumuza çekelim dedin diye salep yaptım.” dedi. Mis gibi tarçın kokusu bütün odayı kaplamıştı. Zarif bir kıvraklıkla salep fincanını sehpaya bıraktı. Tarçın kokusu, adeta ruhumu alıp Güney Asya’nın uçsuz bucaksız egzotik doğasına götürdü. Bir kez daha derin derin nefes aldım…

“Binnurrr! Tarçın, insanlık tarihinin en eski baharatlarından biri. M.Ö. 3000′de Çinliler tarafından kullanılmaya başlanmış biliyor musun? Bir dergide okumuştum.”
Salebinden bir yudum aldı, gözlerini kapattı:
-Hakikaten çok güzel…
-Sadece lezzetli değil Binnur’um, ayrıca Allah’ın bize sunduğu mucizelerinden biri. İbn-i Sina’ya göre tarçın, ısıtıcıdır. Vücuttaki bütün kötü etkileri çekip iyileştirir. Çillere iyi gelir. Sirkeyle birlikte dudaklardaki uçuklara iyi gelir, yaraları iyileştirir. Tarçın yağının felç üzerinde olağanüstü olumlu etkisi vardır. Baştaki ağırlık hissini giderir, beyni rahatlatır. Kronik nezleye karşı kullanılır, kulak ağrısını giderir. Katarakta ve bütün göz hastalıklarına iyi gelir, gözdeki ağır rutubeti giderir. Öksürüğe karşı yararlıdır, İbn-i Şerîf de Yâdigâr adlı kitabında tarçının tıbbi kullanımdan sıkça bahsetmiştir.
Ben kendimden geçerek anlatmaya devam ederken Binnur’un yüzünde yine o muhteşem, biraz hayranlık biraz şaşkınlık ifadesi içeren gülümsemesi vardı. Ben kendimi kaybedip anlatmaya başlayınca hep böyle bakardı bana.

Şehir geceye sarılmış uyurken biz hala aylardır görüşmemişiz gibi hararetle sohbet ediyorduk. Dönüp cama vuran kar tanelerine baktım:
-Dilek tutalım mı?
Kız çocuğu sevincine geçmiş sesiyle, “Tutalım.” dedi ve tuttuk. Onu kar taneleri eşliğinde evine uğurlarken bir dilek de onun için tuttum.

En sevdiğim özelliklerimden biridir dilek tutmak. Bir çiçeği dikerken, büyümesini beklerken, çiçek açtığında o güzelliğe bakarken… Koklarken… Ormanı seyrederken, denizin kokusunu içime çekerken… Sayısız durumda hep dilek diler, evrenin ruhuna üflerim…
Kış geceleri en sevdigimdir. Cocukluğumun o umarsız haline bürünürüm. Burnuma sedir kokusu gelir. Sobanın sıcaklığını yanı başımda gibi hissederim, yine o küçük kız çocuğu olurum. Tam da bu hayalin ortasında kedimin zıplayışı ile benim zamanıma döndüm. Ilgilenemediğim zamanlarda böyle yüreğimi ağzıma getirerek intikam alırdı. geceye sabaha ilerlerken içimde kuvvetli bir yazma isteği oluştu. Okuduğum bir kitapta şair “Ilhamın en önemli ihtiyacı huzur ve sessizliktir.” diye yazmıştı. Sanırım haklı.
Etrafıma bakındım ve yıllarca yaşadığım yeri huzurlu kılmak için akılları zorlayacak bir çaba sarf etiğimi fark ettim. Ve bu farkındalığı nasıl başardığımı yazmaya karar verdim.

Aslıhan Tibet CEYLAN….




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın öyküsel kümesinde bulunan diğer yazıları...
Mutluluk Diyeti... 1. Koşul


Aslıhan Tibet CEYLAN kimdir?

Bir Garip Tibet Kahve, Kitap, Kedi Avcısı. . . Arar, Bulur İçer, Okur Sever Resmeder Ölümsüzleştirir. Hep MUTLUDUR. .

Etkilendiği Yazarlar:
Gogol,Kemal Tahir ,Jack London,Jean-Paul Sartre,John Steinbeck


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Aslıhan Tibet CEYLAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.