Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed |
|
||||||||||
|
Diyeceğim o ki, maskeler var vesselam o mutluluk pozlarının ardındaki yüzleri gizleyen.. Kaçar mı benden? Kaçın kurasıyım ulan ben? Siz giderken ben dönüyordum bu yollardan.. derdim ama demiyorum işte kibarlığımdan.. Öylesine mutlu bir milletiz ki cinayetler, cinnetler, boşanmalar, adli vakalar almış başını gidiyor.. Kimin eli kimin şeyinde yani cebinde belli değil.. Öyle mutlu mesut bir milletiz ki borç gırtlaktan akıyorken bile mezdeke eşliğinde oryantal takılıyor göbekler atıyoruz.. Ve hatta öyle mutluyuz ki canım ülkemde işsizlik almış başını gitmişse kime ne? Şimdi diyeceksin ki mutlulukla ekonominin ne alakası var? İşsizliğin ne alakası var? Milletin uçkuru bacak arasıyla vurdusu kırdısıyla borcu harcıyla ne alakası var? Sahi, bunu demeyeceksin bana değil mi? Her gün ekranlarda sabah programlarında göbekler eşliğinde kayıpları arıyoruz, katillerin peşine düşüyoruz, yıllardır birbirini görmeyen aileleri birleştiriyoruz, gözyaşları sel oluyor akıyor akıyor akıyor sonra iki oynak müzik oooooh umrumda mı bu dünyaaa durumları.. Al sana mutluluk! Evlilik programlarında güya eş arayan ama kimseleri beğenmeyen padişahın sol billurundan düşme beşinci sınıf şöhret adayları.. Hepsinin hayatı roman, hepsinin hayatı bin bir çileli, hepsinin hikayesi kendi çapında bir başarı ve ayakta kalma öyküsü ama gel gelelim dünyada da yok bir eşleri! Mutluluk? Ya işyerlerinde birbirlerinin yüzüne gülüp arkalarından kuyularını kazmaktan bir beis görmeyenler? Canımlı cicimli bol öpücüklü sahte konuşmaların arasına gizlenmiş gizli kıskançlık ve köpüğü kaçmış çekememezlikler.. Alt perdeden onore eder görünüp azıcık olan zeka pırıltılarını iş yerine bununla değerlendirip ince ince iğnelemeler? Bir yerlere gelebilmek ya da birilerine yakın olabilmek için yalakalık yapanlar, yaltaklananlar, ayak öpenler? Ayaklarının altından koltuk çekilince ise yapılan her tür iyiliği görmezden gelerek bildiği bütün sırları veyahut özel durumları açık etmeyi marifet bilenler? Mutluluk demiştik değil mi? Bir de günümüz aşık mutluları var ki onları es geçersek olmaz.. Bugün a kişisiyle öyle mutlu mesut ve bahtiyar ki, yarın aynı mutluluğu b kişisiyle, bir diğer gün c kişisiyle hatta ertesi gün de d kişisiyle gayet normal bir şekilde yaşayabiliyor.. Sorsan her seferinde "işte aşk dedikleri bu" ya da "sonunda beklediğim aşkı buldum" derler, ama "daha dün şununlaydın ne oldu o büyük aşkınıza" dersen de cevap hazırdır "medeni bir şekilde ayrıldık", "denedik olmadı, yanılmışım", "her insan hata yapabilir", "biz ayrı dünyaların insanlarıyız şekerim" derler.. Sonra da bunun adı aşk oluyor dillerinde.. Standartları mı değişti bu aşkların ben görmeyeli bilmiyorum ki.. Günü birlik ilişkiler tek gecelik yatak arkadaşlıkları, sex partnerliği oldu mu sana allı pullu moderen büyük aşklar.. Çok mutluyuz vesselam! Hadi gülümseyin.. Çekiyorum!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Murat Yüksel, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |